Güncelleme Tarihi:
GEÇTİĞİMİZ hafta açıklanan çiğ sütün litre fiyatı ne üreticiyi ne de sanayiciyi sevindirdi. Geçtiğimiz hafta Gıda, Tarım ve Hayvancılık Bakanlığı’nda bir araya gelen süt sektörünün temsilcileri, ortak bir karara varamadı. 2014 yılının temmuz ayından bu yana 1.15 TL’den satılan çiğ süt için üretici kesimi 10 kuruşluk zam istedi. Sanayiciler ise zam yapılmasının uygun olmadığını, aksine indirime gidilmesini savundu. Araya giren bakanlık yetkilileri her iki tarafın isteğini de geri çevirerek fiyatın 2016 ağustos ayına kadar 1.15 TL olarak kalması önerisini sundu. Her iki kesim de öneriyi istemeden de olsa kabul etti.
SÜT İNEKLERİ KESİME
Toplantının katılımcıları arasında bulunan Türkiye Damızlık Sığır Yetiştiricileri Merkez Birliği’nin Başkanı Cemalettin Özden, 18 aydır aynı olan çiğ süt alım fiyatının artık üreticiyi zorladığına dikkat çekti. Sütün 6 ayda daha 1.15 TL’den satılmasının zararın boyutlarını daha da arttıracağını belirten Özden, süt fiyatlarının rafta 1 yılda yüzde 8 arttığını ancak üreticinin bu artıştan yararlanamadığını belirtti. Bakanlıkta yapılan toplantıda belirlenen 1.15 TL’lik fiyatın neden kabul edildiğini sorduğumuz Özden şu şekilde cevap verdi: “Üretici kesiminin başka yapabileceği birşey yok çünkü. Köylünün elinde süt işleme tesisi yok. Sanayiciye mahkum. Köylümüz gerilim olmasın, orta yok bulunsun diye fiyatı kabul etti. Ancak böyle devam ederse süt inekleri kesime gidebilir”
DÜŞÜNMEK BİLE KORKUTUCU
Artan yem fiyatlarına rağmen süt fiyatlarının bir türlü yükselmediğine dikkat çeken Türkiye Ziraatçiler Derneği Başkanı İbrahim Yetkin de, “Sanayici Türkiye’deki üretimin yarısını ancak alabiliyor. Geriye süt fazlası kalıyor. Bunun çözümü de süt tozunun alım kapasitesinin arttırılması. Acilen Et ve Süt Kurumu’na bağlı süt tozu fabrikaları kurulmalı. Süt tozu pazarının da gelişmesi gerekiyor. Süt tozu ihracatı da arttırılmalı. Bununla birlikte tüketim arttırmak için de kampanyalar düzenlenmeli. Süt fiyatlarının belirlenmesi için devlet, özel sektör ve üreticiler tarafından bir komite kurulmalı. Süt konseyi şu an için bu görevi yapıyor ancak onların da yaptırım gücü yok. Eğer fiyatlar yükselmezse süt inekleri kesime gider. Süt üreticisi para etmeyen ineği ne yapsın ki. Eğer bu durum yaşanırsa felaket olur. Türkiye damızlık hayvan sayısı azalır. Bu da hayvancılığın sonunu getirir. Düşünmek bile korkutuyor insanı” dedi.
Aslında belirlenen Fiyat yeterli
TİRE Süt Kooperatifi Başkanı Mahmut Eskiyörük ise süt fiyatının yeterli olduğunu, daha fazla yükselmemesi gerektiğini söyledi. Türkiye’de süt fiyatlarının dünya piyasasına göre yüksek olduğunu söyleyen Eskiyörük, “Ancak üretim maliyetlerinin de yüksek olması nedeniyle üretici mağdur durumda. Tüketici açısından da fiyatlar yüksektir. Üretici ve tüketicinin mağduriyetinin giderilmesinin çözümü kooperatifleşmedir. Şuan Türkiye ihtiyacı olduğu sütün fazlasına ulaştı. Süt ve süt ürünlerinde dünyada rekabet şansımız olmadığı için üretimi arttırmak tehlikeli. Tarımla ilgisi olmayanlar kesinlikle üretime girmemeli. Zaten maliyetlerin yüksek olduğu Türkiye’de kaba yem üretecek arazisi olmayanlar bu işi sürdüremez. Bu şekilde üretim yapanlar süt fiyatlarının yükselmesini istiyor. Ben de bir üreticiyim. Ben şu andaki fiyatlardan para kazanabiliyorum” dedi. Avrupa’da geçen yıl kotaların kaldırılmasıyla üretimin arttığını söyleyen Eskiyörük, “Fiyatlar düştü. Şuanda Avrupa’da çiğ süt fiyatları TL bazında Türkiye’nin 20 kuruş altında. Buna rağmen Avrupalı üretici bizim üreticimizden çok daha fazla kazanıyor. Çünkü üretim maliyetleri çok düşük. Rusya krizinin ardından ihracat tehlikeye girdi. Ülkemizde sütlerin büyük bölümü kontrolsüz toplandığı için ihracata uygun değil. Fiyat ve kalite açısından dünya pazarında rekabet edemiyoruz. Kooperatiflerle maliyetleri düşürebilir ve gıda güvenliğine uygunluk sağlanarak dünya pazarında yer alabiliriz” dedi.