Güncelleme Tarihi:
SÜT fiyatlarının gerilemesi nedeniyle sıkıntıya düşen üretici çareyi, hayvanını öldürüp, sigortadan para almakta buldu.
Son dönemde artan girdi maliyetlerine karşın süt fiyatlarının düşmesi nedeniyle kimi üreticiler, sigortalı olmayan hayvanı sigortalı göstermeye; kimileri ise, hastalanan hayvanını kasıtlı ölüme terk ederek, sigortadan para talep etmeye başladı.
Tarım Sigortaları Havuzu (TARSİM) Genel Müdürü Bülent Bora, süt fiyatlarının düşmesi ile bazı sigortalıların, hayvanlarını elden çıkarmak için sigortayı araç olarak kullandıklarını ve hayvanları mecburi kesime göndermek için değişik yollara başvurduklarını söyledi.
Basit yöntemler
Bülent Bora, kimi üreticilerin haksız taleplerde bulunduklarını, zararlarını sigortadan çıkarmaya çalıştıklarını belirterek, şunları söyledi: “Son derece basit yöntemler kullanıyorlar. Ölen sigortasız hayvanın kulak küpesini sigortalı bir hayvanın kulak küpesi ile değiştirerek, hasar ihbarında bulunuyorlar. Hastalanan hayvanı, tedavisinin maliyetli olacağını düşünerek, kasıtlı olarak ölüme terk ediyorlar ve sigortadan tazminat istiyorlar. Ya da hayvanı normal kesime gönderiyorlar ama hastalıktan ölmüş gibi göstermeye çalışıyorlar.
Bülent Bora, bu konuda son dönemde şüpheli birçok vaka ile karşılaştıklarını da ifade ederek, tespit edip, belgeledikleri 61 olay hakkında savcılığa suç duyurusunda bulunduklarını kaydetti. Bülent Bora, “Şüpheli gördüğünüz vakaları nasıl tespit ediyorsunuz?” sorusunu ise, şöyle yanıtladı: “Hayvanlar, risk incelemesi yapılmadan sigortalanmıyor. TARSİM’e bağlı veteriner hekimler işletmelerde sigortalanacak hayvanları görüyor ve kulak numaraları ile tek tek kimlik tespiti yapıyor. Daha sonra hasar ihbarında tespite giden eksperlerimiz, ölen hayvanın kayıtlı olup olmadığını denetliyor. Bunun dışında ayrıntısını açıklamanın doğru olmayacağı bazı farklı yöntemler de kullanıyoruz.”
4 bin lira için hayvanı ölüme terk ediyorlar
TARSİM Genel Müdürü Bülent Bora, 2006 yılından bu yana 545 binin üzerinde büyükbaş hayvanın sigortalandığını belirterek, şunları söyledi: “Hayvan sigortasında ağırlığı süt sığırlarının sigortası oluşturuyor. Süt sığırı başına verilen ortalama sigorta teminatı 5 bin 100 lira. Bir hayvan için zorunlu kesim ve ölüm hasarında sigorta teminatının yüzde 80’inini ödüyoruz. Örneğin, 5 bin TL’lik bir hayvanın ölümü halinde 4 bin TL hasar tazminatı ödüyoruz. Maalesef kimi üreticilerimiz çok da büyük olmayan bu miktarlara tenezzül edip, hastalanan hayvanı ölüme terk edip, sigortadan haksız kazanç elde etmeye çalışıyor.”
DİĞER HABERLER
Yapı Kredi, sağlıkta pazar payını yüzde 20’ye çıkardı
YAPI Kredi Sigorta Genel Müdür Yardımcısı Banu Darcan, 2010 yılında toplam 758 milyon TL’lik prim ürettiklerini ve bunun yüzde 45’inin de sağlık sigortalarından kaynaklandığını söyledi. Banu Darcan, sağlık sigortalarındaki 337 milyon TL prim üretimi ile 2010 yılında da sektör liderliklerini sürdürdüklerini belirterek, bu branşta 21 milyon TL’lik teknik kar elde ettiklerini kaydetti. Darcan, sağlık branşında pazar paylarının yüzde 20 olduğuna dikkat çekti. Banu Darcan, sektörde bireysel poliçelerin oranının yüzde 40 iken, Yapı Kredi Sigorta’da bu oranın yüzde 60’a ulaştığına da değinerek, “Geçtiğimiz yıla ait bireysel prim üretimimizin yüzde 20’sini portföyümüze kattığımız yeni poliçeler oluşturuyor” dedi. Banu Darcan, sağlık sigortalarında etik ve tutarlı politikaların önemine de dikkat çekerek, sözlerini şöyle sürdürdü: “Sağlık sigortasında poliçe yenilenmezse, kişi mevcut hastalıklarıyla bir başka şirketten poliçe yaptırma şansına sahip olamayabiliyor. Şirketimizin tanımlamış olduğu kriterlere bağlı olarak sigortalılarımız, ömür boyu yenileme garantisine sahip olabiliyor. ”
Groupama, ‘Başarı Her Yerde’ eğitim projesini başlattı
GROUPAMA, Türk Eğitim Derneği ve Milli Eğitim Bakanlığı ile öğrenciler ve okullar arasındaki akademik başarı farkını ortadan kaldıracak “Başarı Her Yerde” eğitim projesini hayata geçirdi. Proje hakkında bilgi veren Groupama CEO’su Yılmaz Yıldız, öğrenciler ve okullar arasındaki akademik başarı farklılıklarının sadece okul hayatıyla sınırlı kalmadığını, öğrencilerin hayata atıldıklarında da yoğun olarak devam ettiğini söyledi. Yıldız, okul sıralarında farklı nedenlerle başlayan bu eşitsizliğin özellikle sosyo-ekonomik olarak gelir dağılımına etkisiyle toplumsal eşitsizliklerin katlanarak artmasına yol açtığını belirterek; bu projenin, orta ve uzun vadede Türkiye’de fırsat eşitliğine, sosyo-ekonomik farklılıkların azaltılmasına yönelik önemli bir katkı sağlayacağını vurguladı. Yıldız, sözlerini şöyle sürdürdü: “Projenin ilk aşamasında İstanbul İl Milli Eğitim Müdürlüğü tarafından başarı düzeyi düşük iki okul pilot olarak seçildi. Bu okullarda öğretmen açığı bulunmadığı gibi öğrenciler ve aileleri, sosyo-ekonomik ve sosyo-kültürel açıdan benzer özelliklere sahipler. Ancak, öğrencilerin başarı düzeyleri düşük olup, kendi aralarında büyük farklılık göstermekte; aynı zamanda bu iki okulun akademik performansı diğer okullara göre de çok düşük kalmaktadır. İki aşamadan oluşan projenin ilk aşamasında, bu okullardaki tüm paydaşların katılımıyla durum tespiti yapılacak, daha sonra kapsamlı bir aksiyon planı oluşturularak; projenin, ikinci aşamasında uygulamaya konacak.”
Mapfre Genel’den ofislere özel sigorta
MAPFRE Genel Sigorta müşterilerinin ihtiyaçlarından yola çıkarak, yeni ürünü “Ofisim”i hizmete sundu. Ofisim Sigortası, ofis içinde bulunan tüm ofis elektronik ekipman ve cihazları, makine-tesisat ile demirbaş ve dekorasyonu için, elektronik cihaz sigortası - all risk teminatı ile ofislere özel koruma sağlıyor. Ayrıca, hasar anında sigortalılara “yeni değer” üzerinden ödeme yapıyor. Ofisim Sigortası, bu teminatların yanında, tesisat ve elektrik işleri, çilingir, cam işleri, işyerinde meydana gelen bir hasar sebebiyle ortaya çıkan seyahat masraflarının karşılanması ve güvenlik hizmeti gibi pek çok işyeri asistans yardım hizmetini de sunuyor.