Güncelleme Tarihi:
Aserkoff, Türkiye'nin içerisinde bulunduğu bölgesel gerilimlerden ekonomik olarak fazlaca etkilenmeyeceğini vurgulayarak, "Suriye'deki çatışmanın Türkiye hisse senedi piyasasında etkisinin fazlaca olma olasılığı yok. Örneğin, Türkiye hisse senedi piyasasının güçlü performans sergilediği 2003-2007 yılları arasında da Irak meselesi vardı. Sonuç olarak, süregelen Suriye'deki politik meselelerin Türkiye ekonomisine fazlaca zarar vermesini beklemiyorum" şeklinde konuştu.
Avrupa ekonomisinde iyileşme sinyallerinin görüldüğünü belirten Aserkoff, "Türkiye'nin Avrupa'ya olan ihracatının yeniden yüzde 58 seviyesine yükselmesi ihtimaline şüpheyle yaklaşıyorum. Bunun asıl nedeni Türkiye'nin ihracatı Avrupa dışı ihracat pazarlarında hızla büyüyor. Bu gayet iyi bir şey, kötü bir şey değil. Türkiye'nin Avrupa'ya ihracatı 2007 yılından bu yana sadece yüzde 3 seviyesinde artış kaydetti. Öte yandan Türkiye'nin Avrupa dışı ihracat pazarlarına olan ihracatı yüzde 95 oranında arttı" ifadelerini kullandı.
Türkiye'nin uzun vadeli pozitif özelliklerini korumaya devam ettiğini dikkati çeken Aserkoff, "Türkiye'nin uzun vadeli pozitif yanları şirketleri, demografik yapısı ve uzun zamandır devam eden GSYH büyümesine ilişkin geçmiş ve Avrupa'daki güçlü büyüme. Ben Türkiye'nin uzun vadeli pozitif yanlarının önemli olduğunu düşünüyorum. Önemli, fakat bugün Fed'in tahvil alımını azaltma kararının yarattığı şokun ortasında bütün bu pozitif özellikler unutuyor" dedi.
Öte yandan Aserkoff, Fed'in tahvil alımının azaltmasınınTürkiye'den yabancı sermayenin çıkışını artmasına neden olabileceğine işaret ederek, "Türkiye cari açığının ortalamadan daha yüksek bir cari açık oranına sahip olması nedeniyle diğer gelişmekte olan ekonomilere kıyasla daha kırılgan" dedi.