Güncelleme Tarihi:
ABD borsaları önceki gün yine alt üst olurken, uzmanlar hisse senetlerinde yaşandığını belirttikleri ‘düzeltme’nin bir süre daha devam edeceğini söylüyor. Asya borsaları Hong Kong, Tokyo ve Şangay’da dünkü kayıp yüzde 3-5 arasında değişti. Avrupa’da Almanya, Fransa, İngiltere borsaları bu global düşüş salgınından en çok etkilenen borsalar oldu. Kayıp gün içinde yüzde 3’e yaklaştı. ABD borsaları açılışta yine düştü. Bu kaybın üçüncü güne taşınacağını gösterdi. Borsalardaki kayıp elbette parayı güvenli limanlara taşıdı. Altın 1346 dolara yükseldi. Dolarda da toparlanma var, doların 6 büyük para birimi karşısında değerini gösteren dolar endeksi yeniden 90 puanın üzerine taşındı ve dün sürekli artış yaşadı. Türk Lirası ise dolara karşı tutunmayı başardı, en az değer kaybeden para birimleri arasında yer aldı. Borsa İstanbul ise ‘flash crash’ rüzgârından kaçamadı ve dün yüzde 1.19 düşüşle 115 bin 467 puandan kapandı. Bu düşüşler global piyasalarda son iki yıldır yaşanan en büyük kayıplara işaret ediyor.
PİYASALAR NEDEN DÜŞÜYOR
UĞUR GÜRSES/ANALİZ
1- Volatilitenin yani oynaklığın, dalgalanmanın düşük risk iştahının yüksek olduğu bir dönemde özellikle cuma günü ABD’den gelen verilerle yapısal değişimlerin oluştuğu ortaya çıktı. Yani, iyi gelen istihdam, yükselen enflasyon Amerikan Merkez Bankası Fed’in bu yılki faiz artışlarının hızı ve sayısı konusunda beklentileri değiştirdi.
2- Geçen hafta Cuma günü, ABD’de açıklanan istihdam verisi önemli bir dönüm noktası gibi görünüyor. Hem tarım dışı istihdam iyi geldi; hem de ücret artışları yıllık yüzde 2.9 gibi yüksek bir orana ulaştı. Bu özellikle enflasyonun yükselişi için ve de Fed’in “fren pedalı” için ikna edici bir veri oldu. Piyasa oyuncuları Fed’in daha sık (2018’de 4 adet 25 baz puanlık; yıllık yüzde 1 ilave) artış yapabileceğine ikna olmaya başladılar.
3- Kimi piyasa oyuncuları risk iştahının iyi bir göstergesi olan ve temelde dalgalanmayı gösteren VIX endeksine bağlı alım satım işlemleri yapıyor. VIX tarihi en düşük noktalarındaydı. Borsa çöküşünü tetikleyen unsurun VIX’i yukarı iten işlemler olabileceği de konuşuluyor. Yükselmeye başladı ve VIX arttıkça borsa satışı arttı bu birbirini de tetikledi.
4- Bu düşüşün arkasında algoritma da var. Çok profesyoneller işi teknik olarak ilerlettiler; “algoritmik trade” ya da kısaltılmış haliyle “algo-trade” yapılıyor. Onlarca veriye, koşula ve habere dayalı algoritma yani formül üzerinden bilgisayarlar alım ya da satım emri veriyor; insan eli değmeden.
5- Şurası kesin; bu sert düşüş 2008-2009 ya da 2011’deki krizler sırasında olduğu sistemik kaygılarla yapılan bir satış netliğinde değil. Tavana değen fiyatlara bağlı olarak pozisyon değiştirme, kazancı likit hale dönüştürme, psikolojik faktörlere bağlı olarak “ön alma” nitelikli görünüyor. Uluslararası mali piyasalar bu düşüşle çalkalanacak, “sular bulanacak” ve sonunda yeniden yeni bir denge noktasına gelinecek.
6- Bu tür sert düşüşlerde, kredili çalışan yatırımcılardan ilave teminat isteniyor (margin call). Bunun da yeni satışlara neden olabileceği unutulmamalı. Piyasalar bunun potansiyel etkisini gözleyecek.
PİYASANIN ENDİŞESİ NE?
ERDAL SAĞLAM/ANALİZ
HAFTA başından bu yana küresel piyasalar karışmış durumda. Özellikle hisse senedi piyasalarında ciddi düşüşler yaşanıyor. Dün itibariyle doların değer artışı biraz törpülenmiş gözüküyor ama yine de faiz artırımları konusunda eski beklentilerin kırılmaya başladığı da açık.
TL ise bu dalgadan en az etkilenen ulusal para birimlerinden biri oldu. Hisse senetlerinde düşüş eğiliminin ise bu gelişmelerle birlikte sürmesinden endişe ediliyor.
Piyasa oyuncuları şimdilik az etkilense bile, ileride küresel gelişmelerin TL’nin değer kaybını artıracağından endişe ediyorlar. Türkiye’ye ilişkin risk algısının görece yüksek seyredeceği bir sürecin geleceği beklentisi, bu tedirginliğin artmasına neden oluyor. Yabancı yatırımcıların olası olumsuz haberler ya da doların küresel değerlenme hareketinin devam etmesi halinde, TL’deki yüklü pozisyonlarına kapatma eğilimine girebileceği konuşulmaya başladı. Bunun da TL’nin değer kaybında önemli rol oynamasından korkuluyor.
Bu nedenle piyasa oyuncuları, daha aşağıya da gelebileceğini belirtirlerken, artık dolarda 3.75’lerin taban olarak kabul edilebileceği yorumları yapmaya başladılar.
Özetle; bu yılın da FED’in faizde yumuşak tavrını sürdüreceği beklentisiyle, gelişmekte olan ülkeler açısından olumlu geçmesi, sıkıntıların önümüzdeki yıllara uzayacağı beklentisi vardı. Şimdi bu beklenti yani kaçınılmaz hareket öne çekilmeye başladı diyebiliriz. Yeni beklentiler gerçek olursa tüm gelişmekte olan ülkeler gibi Türkiye ve TL de, kaçınılmaz olarak, bundan olumsuz etkilenecektir.
SATIŞLAR DERİNLİK KAZANIYOR
ZEYNEL BALCI/TEKNİK ANALİZ
BORSADA bir süredir teknik “düzeltme” olarak görülen kâr satışları ivme ve derinlik kazanmaya başladı. 114.000 ilk destek olarak görülürken bu seviyenin üzerinde gelen tepki alımlarının 115.500 seviyesinin üzerinde tutunması önemli olacak. Aksi takdirde satış baskısının devamı beklenebilir. Bu durumda düşüş formasyonlarından “yükselen takoz” formasyonu gündeme gelebilir. 114.000 seviyesinin altında verilecek destek noktaları sonraki 111.500-111.000 seviyelerinde. Tepki alımlarıyla yukarı yönlü hareketlenmelerde verilecek direnç seviyeleri ise 116.500-117.000 ve 120.000 seviyelerinde. Dalgalı seyirle birlikte bir süre daha destek ve denge arayışı sürebilir.