Güncelleme Tarihi:
Bankacılık Düzenleme ve Denetleme Kurumu yurt dışında kurulu 3 bankaya bir bacağı Türk Lirası olan döviz işlem yasağı getirdi. Yurt dışında kurulu BNP Paribas,Citibank ve UBS, Türk Lirası yükümlülüklerini yerine getirmedi.
Yurt dışında kurulu bu bankalar ile bir bacağı Türk Lirası olan döviz işlemi yapılmayacak.
BDDK'DAN ŞU AÇIKLAMA YAPILDI:
Bilindiği üzere, Kurumumuz, 5411 sayılı Bankacılık Kanunu uyarınca, tasarruf sahiplerinin haklarını ve bankaların düzenli ve emin bir şekilde çalışmasını tehlikeye sokabilecek ve ekonomide önemli zararlar doğurabilecek her türlü işlem ve uygulamaları önlemek, kredi sisteminin etkin bir şekilde çalışmasını sağlamak üzere gerekli karar ve tedbirleri almak ve uygulamakla yükümlü ve yetkilidir.
Bu amaçla, Bankacılık Düzenleme ve Denetleme Kurulu’nun 07.05.2020 tarihli ve 9016 sayılı Kararı ile 5411 sayılı Bankacılık Kanunun 93 üncü maddesi uyarınca, Kurumumuz tarafından yapılacak ikinci bir duyuruya kadar,
- Yurt dışında kurulu BNP Paribas SA, Citibank NA, UBS AG’nin Ülkemiz bankalarına karşı olan Türk Lirası yükümlülüklerini vadesinde yerine getirmediği tespit
edildiğinden, tasarruf sahiplerinin haklarını ve bankaların düzenli ve emin bir şekilde çalışmasını tehlikeye sokabilecek işlem ve uygulamaları önlenmesini ve kredi sisteminin etkin bir şekilde çalışmasını teminen, söz konusu bankalar dahil Türk Lirası yükümlülüğünü yerine getirme konusunda gecikmeye düşen yabancı bankalar ve söz konusu bankaların yurt dışında kurulu grup bankaları ile bir bacağı Türk Lirası olan yeni bir döviz işleminin yapılmamasına ve bu mahiyetteki vadesi gelen işlemlerin yenilenmemesine
- Söz konusu yurt dışı bankalar ile herhangi bir işlem yapan bankaların konu hakkında bahse konu yurt dışı bankalara bilgi vermesine
- Konunun Kuruluş Birlikleri vasıtasıyla bankalara duyurulmasına karar verilmiştir.
PROF. DR SİNAN ALÇIN: NORMALLEŞME SÜRECİ YAŞANIR
Bankacılık Düzenleme ve Denetleme Kurumu'nun atmış olduğu adımları Prof. Dr. Sinan Alçın CNN Türk ekranlarında yorumladı. Alçın, "Merkez Bankası’nın biliyorsunuz dünyadaki farklı merkez bankalarıyla görüşmeleri devam ediyor. Bu kanalların açılması halinde bir normalleşme süreci yaşanır ve bu tip manipülatif hareketlere de zemin hazırlanmayan daha düşük riskli bir ortama adım atabiliriz." açıklamasında bulundu.
Alçın şunları söyledi:
Mayıs ayı başından itibaren özellikle Türk Lirası, dolar değişim değeri üzerinde biliyorsunuz yukarı yönlü bir hareket gözlemledik. Bunun ardında yatan yapısal nedenler var bir de son birkaç gün içerisindeki bu hareketlere ilişkin sebepler var. Yapısal nedenlerden bir tanesi küresel. Hem petrol fiyatlarındaki tarihsel dip düzey öte yandan da koronavirüs nedeniyle doların daha fazla tercih ediliyor olması gelişmekte olan ülkelerin para birimlerinin dolar karşısında değer kaybetmesine neden oldu. TL ise bunlar arasında. İlk sırada değil ama bunlar arasında. Son 3-4 gündür bir hızlanma görüyoruz. Burda bir bizden kaynaklanan durum var bir de uluslararası swap piyasalarında özellikle küresel bazlı bankaların ve oyuncuların hareketlerinden kaynaklanan kısım var. Bizden kaynaklanan risk kısmını oluşturuyor aslında. O da şu; 170 milyar dolar düzeyinde kamu ve özel kesimin bir borç ödemesi gerekiyor 2020 yılında. Bunun karşılığında Merkez Bankası rezervlerine yönelik tartışmalar var. Biliyorsunuz brüt rezervler 52.5 milyar dolar düzeyinde net rezervler de negatif hesaplamalar yapanlar var. Dolayısıyla burada bir sürdürülebilirlikle ilgili bir tartışma yürüyor. Bu risk kısmını artırdı. Öte yandan da swap işlemlerinde bir bacağı bunların Türk Lirası diğer bacağı dolar. Küresel ölçekte büyük bankalar günlük alım-satım işlemleriyle bir anlamda arbitraj geliri elde ederler. Yani ülkeler arasındaki çapraz kurlardan yararlanarak. Dolar alabilmeleri için ellerinde Türk Lirası bulundurmaları gerekiyor. Buna ilişkin olarak da birkaç gün önce BDDK’nın özellikle Türk Lirası bulundurmasına ilişkin işlemlerde bir sınırlandırma kararı oldu. Bunun karşılığında birkaç banka az önce BDDK tarafından yapılan açıklamada da görüyoruz, BNP Paribas, Citibank, UBS AG gibi bankaların Türk Lirası olmaksızın dolar üzerinden tek bacaklı geleceğe dönük işlemler T+1 – T+2. İki gün üç gün sonraya Türk Lirası gelecekmiş gibi dolar alımına yöneldiklerini söylüyor ve bunun üzerinden de onların işlemlerini durdurduğunu açıkladı. Yine dün itibariyle Şubat ayında çıkan yasaya bağlı bir yönetmelik çalışması da oldu BDDK’nın, özellikle manipülatif hareketlere dönük. Burada tabi manipülasyonla spekülasyonu birbirinden ayırmak lazım. Netice itibariyle para piyasalarında küresel düzeyde zaten gelir spekülasyon üzerinden elde edilir. Ama burada hani tek bacakla işleyen ve manipülatif karakterli adımlar varsa bunlar daha ziyade işaret ediliyor gibi gözüküyor.
Bunlar şu süreçte birkaç gün içerisinde ortaya çıkan Mayıs başından itibaren sıkışıklığın getirdiği tırnak içerisinde söyleyelim acil önlemler. Esas itibariyle burada orta vadede swap kanallarının sağlıklı çalıştığı koşullarda bu problemler ortadan kalkabilir. Buna ilişkin olarak da Fed başka olmak üzere Merkez Bankası’nın biliyorsunuz dünyadaki farklı merkez bankalarıyla görüşmeleri devam ediyor. Bu kanalların açılması halinde bir normalleşme süreci yaşanır ve bu tip manipülatif hareketlere de zemin hazırlanmayan daha düşük riskli bir ortama adım atabiliriz.