Güncelleme Tarihi:
Ticaret Bakanı Ruhsar Pekcan, 2018'de ihracatta rekor kırıldığını hatırlatarak, "2019'da o rekorun da üzerine çıktık. İhracatımız yüzde 2,04 artışla 180 milyar 468 milyon dolar oldu." dedi.
Pekcan, Bakanlıkta düzenlediği basın toplantısında, 2019 yılı dış ticaret rakamlarını açıkladı.
Geçen yıl küresel ekonomide görülen tüm zorluklara ve olumsuz etkenlere rağmen özellikle ihracatta kaydedilen olumlu ve güçlü performansın Türkiye'nin ne kadar dinamik ve potansiyeli güçlü bir ülke olduğunu ortaya koyduğunu belirten Pekcan, "2018'de rekor kırmıştık, bu sene o rekorun da üzerine çıktık. 2019 yılı ihracatımız yüzde 2,04 artışla 180 milyar 468 milyon dolar oldu." ifadesini kullandı.
Pekcan, ithalatın da yüzde 9 azalışla 210 milyar 394 milyon dolar olarak gerçekleştiğini dile getirerek, "Dış ticaret açığımız da yüzde 44,9 düşerek 54 milyar 323 milyar dolar iken 2019 sonunda 29 milyar 926 milyon dolar olarak gerçekleşti. Dolayısıyla ülkemizin dış finansman ihtiyacına 24 milyar 397 milyon dolarlık pozitif katkı yapmış bulunmaktayız. İhracatın ithalatı karşılama oranı da 9,3 puan artarak yüzde 76,5'ten yüzde 85,8'e yükselmiştir." diye konuştu.
2019 yılı ocak-ekim dönemi verilerine göre hizmet ihracatının da bir önceki yılın aynı dönemine kıyasla yüzde 10,3 artışla 46,6 milyar dolar seviyesinde gerçekleştiğini, 28 milyar dolar hizmet ticareti fazlası verildiğini belirten Pekcan, müteahhitlik sektörünün de yurt dışında 2019 yılında aralık ayı verilerine göre 18 milyar dolarlık proje üstlendiğini aktardı.
BÜYÜMEYE 4,7 PUANLIK REKOR KATKI
Pekcan, net ihracatın Türkiye'nin büyümesine 2018 yılında 3,6 puan katkı sağladığını belirterek şunları kaydetti:
"2019 yılı ilk üç çeyrek verileri itibarıyla net ihracatımız büyümeye 4,7 puan katkı sağlamıştır. Bu Türkiye'de son 18 yılda yürütülen dış ticaretin ülkenin büyümesinde ulaşılan en büyük katkıdır. Avro/dolar paritesinin de ihracatımıza 4,5 milyar dolarlık negatif etkisi söz konusu olmuştur. Bütün bu olumsuzluklara rağmen ihracatın önemli bir düzeyde artması küresel risklere karşı gerek ticaret politikası yönetiminin gerekse ihracatçılarımızın aksiyon alabilme kabiliyetinin ne kadar güçlendiğinin somut bir göstergesidir. Küresel talepteki yavaşlama ve artan belirsizlik küresel ticaret üzerinde baskı oluşturmakta, ülkelerin ihracat hacimlerini sınırlamakta, dünyanın önde gelen ihracatçı ülkelerinin dahi ihracatlarını olumsuz etkilemektedir. 2019'da ihracatını en fazla artıran ilk 50 ülkenin ihracatı yüzde 2,7 azalmıştır. Türkiye'nin ihracatı yılın 9. ayı itibarıyla 2,6 arttı. Türkiye dünya sıralamasında ihracat artış oranında 7. sıraya geldi. Değer bazında ihracat artışıyla beraber Türkiye dünyada ihracat artışında 5. ülke olma başarısını gerçekleştirdi."
Bakan Pekcan, ülke gruplarına göre en fazla ihracatın AB'ye yapıldığına işaret ederek, Yakın ve Orta Doğu ülkelerine ihracatın da yüzde 7,1 arttığını ve 35 milyar dolar civarında gerçekleştiğini söyledi.
Pekcan, Türkiye ekonomisindeki bu olumlu gelişmelere dış ticaretin çok pozitif katkı sağladığını gördüklerine işaret ederek, geçen yıl küresel ticaret savaşlarıyla birlikte Brexit sürecindeki belirsizlikler, Orta Doğu ve Kuzey Afrika'daki gerginlikler, sıcak çatışmalar, İran ve Venezuela'ya uygulanan ambargolar, Fransa, Hong Kong ve Latin Amerika'daki karışıklıkların küresel ticaretin azalmasına, büyümenin aşağı yönlü ivmelenmesine neden olduğunu bildirdi.
ABD'nin Çin'e uyguladığı ilave gümrük vergisi kapsamının 370 milyar dolar, Çin'in ABD'ye uyguladığı gümrük vergisi kapsamındaki ürünlerin 110 milyar dolar ve Brexit'in Avrupa Birliği ihracatına olumsuz etkisinin 35 milyar dolar olmasının beklendiğini dile getiren Pekcan, küresel ekonomide ithalatı kısıtlayıcı önlemlerin Ekim 2018-Ekim 2019 döneminde 747 milyar dolar olduğunu, 2016-2017'nin aynı dönemiyle kıyaslandığında 10 kat artış gerçekleştiğini ifade etti.
"TÜRKİYE ULUSLARARASI TİCARETTE EN BAŞARILI ÜLKELERDEN BİRİ"
Pekcan, IMF'nin Küresel Ticaret Belirsizlik Endeksi 2018 yılının ilk çeyreğinde 5,1 seviyesindeyken geçen yılın 3'üncü çeyreğinde bu değerin 99,7'ye yükseldiğine dikkati çekerek, "Başta ticaret savaşları olmak üzere 2019 yılında öne çıkan tüm risk ve belirsizlik faktörleri, küresel çapta yatırım ve üretim üzerinde aşağı yönlü baskı oluşturdu. ABD, Çin, AB ve Almanya gibi küresel ticaretin lokomotifi konumundaki ülke ve bölgelerin üretim performansı dikkati çekici oranlarda zayıflamıştır." diye konuştu.
Ülke ihracatında birinci sıradaki Almanya başta olmak üzere en büyük paya sahip AB ülkelerinde sanayi üretimi rakamlarının da azaldığını ifade eden Pekcan, Türkiye'nin geçen yıl uluslararası ticarette en başarılı performans gösteren ülkeler arasında yer aldığını dile getirdi.
Pekcan, küresel ticaretteki dar boğaz ve belirsizliklere rağmen özellikle ihracatta kaydedilen olumlu ve güçlü performansın Türkiye'nin ne kadar dinamik ve potansiyeli güçlü bir ülke olduğunu bir kez daha ortaya koyduğunu söyledi.
İHRACATÇILARA REKOR DESTEK
Bakanlığın geçen yılki faaliyetlerine ilişkin bilgi veren Pekcan, İhracat Ana Planı'nda 17 hedef ülke ve 5 hedef sektör seçtiklerini, bu ülkelerin ithalatında ülke payı ile hedef sektörlerdeki ihracat payını yüzde 1'e çıkarmayı hedeflediklerini bildirdi.
Pekcan, "Çeşitli destek mekanizmalarımızla 2019'da 3,2 milyar lira fiili ödeme yaptık. Bu da Cumhuriyet tarihinde bugüne kadarki en yüksek ihracat destek rakamıdır. 2020'de bunu 3,8 milyar liraya çıkaracağız." ifadesini kullandı.
İhracatçılara yeşil pasaporttaki ihracat alt limitini 500 bin dolara düşürdüklerini ve süreyi 4 yıla çıkardıklarını hatırlatan Pekcan, 13 bin 973 ihracatçıya yeşil pasaport verdiklerini aktardı.
Pekcan, yürütülen teknolojik dönüşüm projelerine değinerek, "Devlet Destekleri Yönetim Sistemi 1 Ocak itibarıyla devreye alındı. Bakanlıktan alınacak her türlü destek online olarak sistem üzerinden sonuçlandırılabilecek." dedi.
2 Ocak itibarıyla ihracat desteklerinin otomasyon sistemi üzerinden online yapılabilmesine imkan sağlandığını belirten Pekcan, Ticaret Müşavirleri Ağı Projesi kapsamında "Müşavire Danışın Hattı"nın devreye girdiğini, serbest bölgelerde izleme ve kayıt altına alma işlemlerinin antrepo sistemi ile kullanılmasının sağlandığını, ETBİS Programı'nda kayıt girişleri ile ESBİS ve mobil uygulamayı devreye aldıklarını anlattı.
Pekcan, şöyle konuştu:
"Kolay İhracat Platformu'nun ilk fazının bu yılın ilk 6 ayında, ikinci fazının da yıl sonuna kadar tamamlanmasını planlıyoruz. Blokzincir uygulamalarıyla dış ticaretin kolaylaştırılmasına yönelik çalışmalara başladık. AB, Singapur ve Güney Kore ile veri ve belge paylaşımı için görüşmeler gerçekleştiriyoruz. Bazı pilot projeleri uygulamaya başladık. Bakanlığımızın desteklerinin basit bir dille anlatıldığı 'kolaydestek.gov.tr' adresinden bilgi veriyoruz."
Eximbank'ın geçen yıl 44,1 milyar dolar finansman desteği sağladığını ifade eden Pekcan, "2020'de bunu 50 milyar dolara çıkarmayı hedefliyoruz. İhracat kredilerinin yüzde 53'ünü tek başına Eximbank gerçekleştirdi. Buradan finans desteği alan firma sayısı 12 bin 500 oldu. Bunu 13 binin üzerine çıkarmayı hedefliyoruz. Finansman maliyetlerini düşürmek amacıyla en son Türk lirası kredileri yüzde 8,79'a kadar düşürüldü. 2020'de de kaynak maliyeti ve piyasa şartları dikkate alınarak bu faiz oranlarını daha da aşağı çekmeyi hedefliyoruz. 2019'da 6 yeni programı devreye aldık, 2020'de de yeni programlarla devam edeceğiz." dedi.
GÜMRÜKLER, İÇ VE DIŞ TİCARETTE BAKANLIK FAALİYETLERİ
Son dönemde uluslararası ticarette artan korumacı tedbirlerle mücadelenin de öncelikleri arasında yer aldığını vurgulayan Pekcan, "2017'de ihracatımızın 893 milyon doları korumacılık önlemine tabiyken, 2018 yılında bu tutar yaklaşık 7,2 milyar dolara ulaştı. 2019'da ticareti kısıtlayıcı ek önlemler sonucunda 11 milyar dolara yaklaştı. İhracatımızın bu önlemlerden etkilenmemesi için gerekli tüm resmi girişimleri gösteriyoruz." diye konuştu.
Pekcan, serbest ticaret anlaşmaları müzakerelerinde, Gümrük Birliği'nin güncellenmesinde ve Brexit sürecinde ticaret diplomasisi yürüttüklerini belirterek, son dönemde uluslararası arenada ikili ticaret anlaşmalarının ön plana çıktığını ve önceliklerini bu doğrultuda şekillendirdiklerini bildirdi.
Gümrük Birliği'nin güncellenmesinin hem AB hem Türkiye'nin menfaati ve öncelikleri arasında olduğuna dikkati çeken Pekcan, "Bu süreçte AB ve İngiltere arasında gerçekleştirilecek görüşmelere paralel olarak biz de kendi anlaşmalarımızı yapacağız." ifadesini kullandı.
İhtisas serbest bölgelerini bu yıl devreye almayı planladıkları bilgisini veren Pekcan, bu bölgelerde yüksek teknolojili ürün ihracatını OECD ortalaması olan yüzde 14'e çıkarmayı hedeflediklerini kaydetti.
Pekcan, 2019'da gümrüklerde dijitalleşme alanında birçok önemli adım attıklarını anımsatarak, 2020 yılında da gümrük işlemlerinin dijitalleştirilmesi, bürokrasinin azaltılması ve ticaretin kolaylaştırılması vizyonu çerçevesinde çalışmalarına devam edeceklerini dile getirdi.
Hava yolunda da ihracat işlemlerinin elektronik ortamda daha hızlı ve kontrollerin daha etkin bir şekilde gerçekleştirilmesi için çalışmalara başladıklarını belirten Pekcan, şunları kaydetti:
"Hazine ve Maliye Bakanlığı ile birlikte 'Ortak POS' uygulamamızı gümrüklerimizde devreye alacağız. 2019 yılında Kapıköy, Sarp ve Çobanbey gümrük kapılarımızı modernize ettik. Kapıkule, Hamzabeyli ve İpsala gümrük kapılarımızın modernizasyonunu tamamlayacağız, Habur Gümrük Kapısı'nda inşaat çalışmalarını tamamlayıp burasını devreye alacağız. TÜBİTAK ile yaptığımız iş birliği protokolüyle Tarama Ağı Projesi sayesinde sınır kapılarında kullandığımız sistemin daha etkin analizini yapabilecek duruma geleceğiz. İthal ettiğimiz araç ve konteyner sistemlerini Türkiye'de üretmek için de Cumhurbaşkanlığı Savunma Sanayii Başkanlığı ile projemize devam edeceğiz."
RANDEVULU SANAL SIRA SİSTEMİ KUYRUKLARI ÖNLEYECEK
Gümrük işlemlerinde risk analizi çalışmalarını kararlılıkla sürdürdüklerini dile getiren Pekcan, "Bütünleşik Veri Analitiği Projemiz gümrüklerdeki risk analizinin etkinliğini sağlayacak. Ocak ayı içinde bu projemizi devreye alıyoruz." dedi.
Pekcan, gümrük kapılarında oluşan kuyrukların önüne geçmek için Randevulu Sanal Sıra Sistemi'ni Karkamış ve Kapıkule sınır kapılarında başlatacaklarını ifade ederek, bunu nisanda tamamlayacaklarını, daha sonra da diğer gümrük idarelerinde yaygınlaştıracaklarını bildirdi.
Veri Analitiği Mükemmeliyet Merkezi ile ilgili çalışmalara başladıklarına dikkati çeken Pekcan, bunun 2021'de devam edecek önemli bir proje olduğunu ve kamuda ilk olacağını söyledi.
Gümrüklerde kalan eşyanın ekonomiye kazandırılması amacıyla e-İhale Sistemi'ni online ve açık artırmayla gerçekleştirdiklerini hatırlatan Pekcan, şunları ifade etti:
"Burada üye sayımız 760 bini aştı. Araç satışlarımız ve gelirlerimizdeki artış yüzde 100'ü aştı. Türk malı imajının ve kalitesinin uluslararası piyasada önemini göz önünde bulundurarak ihracattaki ürünlerde ürün güvenliği denetimlerini yapıyoruz. 2019'da 460 bin ihraç partisinin yüzde 38'i denetlenmiş, yüzde 1,5'i uygunsuz bulunmuş. Hatta geri dönen ürünün en çok olduğu Rusya'ya giden domateslerin yüzde 100'ünü biz denetliyoruz."