Şoför kullandı, ben arkada keyif çattım
Güncelleme Tarihi:
Ufuk SANDIK
Oluşturulma Tarihi: Aralık 23, 2002 01:57
BMW 7 Serisi'nin son iki üyesininin uluslararası basın tanıtımı Birleşik Arap Emirlikleri'nde Dubai'de yapıldı. Bundan önce katıldığım test sürüşlerinde otomobilin performansını, yol tutuşunu kilometrelerce direksiyonda test ederken, bu kez ilk defa bir otomobilin arka koltuğunu test ettim.
Otomobili şoför test etti, ben arka koltukta keyif çattım. Çünkü, gerçekten 760i ve 760Li tam bir makam otomobili. BMW yetkilileri de, bu test sürüşünde amacın otomobili kullanmak değil, otomobilin yolcuları için sağladığı konforu test etmek olduğunu söylüyorlar.
7 Serisi, otomobil tarihinde bir ilki gerçekleştirip bir otomobilin tüm yönetimini iDrive adında bir düğmede toplamıştı. Dubai'de iDrive sistemini bir kez daha en güçlü 7 Serisi versiyonlarında deneme fırsatı buldum. Geniş açılan kapılar ve geniş iç hacim, yolculara rahat bir ortam sunuyor. Son derece rahat koltuklar, yukarı, aşağı, öne ve yukarı şekilde ayarlanabiliyor.
Son yıllarda teknolojik gelişmelerle birlikte otomobil içerisinde sürücü ya da yolcular pek çok yeni fonksiyon kullanabilir hale geldiler. Bu fonksiyonlar lüks bir otomobilde 700'ü aştı. BMW'nin geliştirdiği iDrive sistemi de, artan kumanda ve bilgi miktarının yönetimini kolaylaştıran bir sistem. ‘‘Drivezone’’ ve ‘‘Comfortzone’’ olarak adlandırılan iki ayrı yönetim biriminden ilki, sürüşle ilgili tüm fonksiyon ve bilgi alışverişini kapsıyor. Kullanım sırasında sürücünün dikkati dağılmadan tüm fonksiyonlara hakim olmasını sağlıyor. Comfortzone'daysa Drivezone'dan arta kalan tüm fonksiyonlar biraraya getirilmiş. İki koltuğun arasında bulunan bu sistemde müzik sisteminde klimanın kontrolüne kadar her şeye hakim olmak mümkün.
İki koltuğun arasındaki kol dayanağının ön kısmında çevrilebilir, basılabilir ve itilebilir bir düğme bulunuyor. Bu düğme yardımıyla orta konsolün üstünde yer alan bilgi ekranından sekiz ana başlıkta toplanan fonksiyonlara ulaşılabiliyor. Arkada oturan yolcular, kendi müziklerini seçip, DVD izleyebiliyor, ses ve klima ayarlarını yapabiliyorlar.
En güçlü 7 Serisi şubatta Türkiye'de
BMW 7 Serisi ailesine iki yeni üye daha katıldı. BMW 7 Serisi'nin en güçlü versiyonları olan 6.0 litrelik V12 motora sahip 760i ve 760 Li, Dubai'de gerçekleştirilen bir organizasyonla basına tanıtıldı. BMW 760i ve 760Li versiyonları, Türkiye'de Şubat 2003 tarihinde satışa sunulacak. Lüks bir donanıma ve konforlu iç mekana sahip olan bu iki 7 Serisi versiyonunun diğerlerinden en önemli farklılığı 445 beygir gücündeki motoru. 0'dan 100 km hıza 5.5 saniyede ulaşabilen 2 tonun üzerindeki 760Li, motor elektroniği tarafından sınırlandırılan 250 km'lik maksimum hıza çıkabiliyor.
88 litrelik yakıt deposuna sahip olan otomobil, kalorifer sistemi de dahil olmak üzere 14.94 litre soğutucu su ve 8.5 litre motor yağı kullanıyor. Otomobilde stabilite kontrolü DSC, ABS, elektronik fren gücü dağıtıcısı EBV+CBC, panik fren algılayıcısı DBC, elektronik diferansiyel kilidi DTC, çekiş kontrol sistemi ASC, Dynamic Drive aktif yürüyen aksam sistemi, elektronik amortisör sertlik kontrol sistemi EDC-C gibi sürüş destek sistemleri kullanılıyor.
7 Serisi'nde kullanılan ‘‘Dynamic Drive’’ adı verilen yeni tip yürüyen aksam, bir yandan konforlu bir yolculuk, diğer yandan da yüksek motor gücünün verimli şekilde kullanılması sağlanıyor. Bu sistem, salınım stabilitesini ve manevra yeteneğini en üst seviyede tutmak amacıyla yol ve kullanım koşullarını anlık olarak göz önünde bulundurarak, stabilizasyonu ön ve arka aksa eşit olarak dağıtıyor. Bu sayede araç virajlara girdiğinde yana yatması minimuma iniyor ve manevra yeteneği önemli ölçüde artırıyor.
7 Serisi’ne 7 yıldızlı otel
BMW, 760i ve 760Li tanıtımını yaparken, dünyanın tek 7 yıldızlı oteli Burj al Arab'ı seçmiş. BMW böylece 7 serisi ile 7 yıldızlı otel arasında zekice bir bağlantı yaparken, aynı zamanda bu otomobile sahip olanların hayat standartlarını da göstermeyi amaçlamış. Dünya sosyetesinin gözde mekanı olan 7 yıldızlı otelde bir gecelik konaklamanın faturası 2 bin doları buluyor. Oteli görmek için düzenlenen turlara katılmanın faturası ise 100 dolar.
Hıza duyarlı emniyet kemeri
NISSAN Motor Co. tarafından geliştirilen yeni emniyet kemeri, otomotivdeki güvenlik standartlarını yeniden oluşturacak. Yeni emniyet kemeri, çarpışma anında araç içindeki yolcuların yaralanmasını hafifletici frene duyarlı çarpışma hazırlığı içeriyor. Yeni sistemin, ölümcül ve ciddi yaralanmalara yol açan kazalarda önemli bir rol üstlenebileceğine dikkat çekiliyor.
Bu yeni güvenlik sistemi sayesinde sürücünün fren pedalına yaptığı hareketle çarpışma olasılığı taranıyor ve yolcunun hemen koruma altına alınmasını sağlamak için emniyet kemerlerinin geri çekme mekanizmasını çalıştırıyor. Eğer çarpışma kaçınılmazsa, erken uyarılan emniyet kemeri sistemi diğer yolcu koruma ünitelerini (havayastığı gibi) tetikleyip, maksimum güvenlik sağlıyor. Bu sistemin gelecek yıl piyasaya sürülecek üst sınıf bir modelde yer alması planlanıyor.
NASIL ÇALIŞIYOR?
Frene duyarlı emniyet kemer sistemi, acil frenleme esnasında aracın ne kadar hızlı olduğunu ve sürücünün ne kadarlık bir güçle fren yaptığını tespit ediyor.
Devrim niteliğinde olan bu yeni sistem; aracın hızı ve fren pedalına yapılan baskıyı dikkate alarak sürücü ve ön yolcu emniyet kemerlerinin geriye çekilmesini sağlarken yolcuların kabin içi hareketliliğini minimum seviyeye indiriyor.
Sonuç olarak emniyet kemeri sistemi; sürücünün kabin içinde savrulmasını en aza indirgeyerek, çarpışmadan koruyabilecek manevralar yapmasına olanak tanıyor. Sistem bununda ötesine geçerek çarpışmanın kaçınılmaz olması durumunda emniyet kemerlerinin çok daha hızlı bir şekilde yolcuları korumasını sağlıyor. Daha önceden hızlı bir şekilde tetiklenen koruma aktif gergili emniyet kemerlerinin, havayastıklarının ve diğer güvenlik donanımlarının verimliliğini artırıyor.
Nerde eski ‘Aralık’lar
OTOMOBİLDE ÖTV’ye geçişle birlikte Taşıt Alım Vergisi'nin kalkması sonucu, yılın son günlerinde otomobil almanın bir esprisi kalmadı. Çünkü her yıl başında artan Taşıt Alım Vergisi, anahtar teslim satış fiyatının artmasına neden olur, bu nedenle artıştan kaçmak için tüketiciler yılın son aylarında otomobil talebini patlatırlardı. Ancak ÖTV'nin devreye girmesiyle, otomobilin aralık ayı fiyatıyla, ocak fiyatı arasında fark yaratacak bir artış artık söz konusu olmuyor. Bu yüzden, tüketiciler daha ucuz otomobil almak için aralık ayında ekstra bir talep yaratmıyorlar.
Hatta, birçok tüketici yılda iki defa ödenen Motorlu Taşıtlar Vergisi'nin ikinci taksidini ödememek için, ocak ayını bekliyor. Çünkü aralık ayında otomobil satın alanlar 2002'nin ikinci Motorlu Taşıtlar Vergisi taksidini ödedikten bir ay sonra Ocak’ta da 2003'ün birinci taksidini ödemek zorunda kalacaklar. Bu nedenle, birçok tüketici üst üste iki vergi ödememek için ocak ayını bekliyor.
Aralıkın otomobil için bir özelliği kalmamasına rağmen, bu yılın aralık ayında satışların 12 bin civarında gerçekleşmesi bekleniyor. Bu rakama ulaşıldığı taktirde 2002 sonunda toplam otomobil satışları 85 bin adeti bulacak. Yılın 11 ayında 73 bin 500 otomobil satılmış, hafif ticari araçlarla birlikte toplam satışlar 144 bin 500 adet olmuştu.
4x4 Kia Sorento 62 milyar lira
2002 yılı, Kia için atılım ve yenilik yılı oldu. Binek otomobil ve hafif ticari araç pazarında birbiri ardına yeni modellerini tanıtan Kia'nın Türkiye Distribütörü Çelik Motor, şimdi de 4x4 modeli Sorento'yu Türk otomobilseverlerin beğenisine sundu.
Çelik Motor, ilk olarak Rio, ardından Shuma II, yeni MPV aracı Carens ve 4x4 modeli Sorento'yu satışa sunarak, Türk otomobil pazarında her segmente girmiş ve ürün çeşitliliğini artırdı. Tüm dünyada büyük ilgi gören 2.5 lt. Common-Rail dizel teknolojisine sahip Sorento ve 6 kişilik oturma kapasitesi ile 2.0 lt. Common-Rail dizel motorlu Carens, lansmanları yapılmamasına rağmen Türkiye'de de büyük beğeni toplamıştı. Gerek tasarımı gerekse donanımıyla Avrupa'da Lexus RX300 ve Merdeces M sınıfı ile karşılaştırılan Sorento'nun 2.5 lt'lik motoru 140 beygir güç üretiyor. Sorento'nun Türkiye'deki satış fiyatı 58 bin dolar (yaklaşık 62 milyar lira)
Kia, 2002 yılının 11 aylık döneminde 1530 adet olarak gerçekleşen satış ile toplam binek otomobil ve hafif ticari araç pazarında yüzde 1.2 pazar payı elde etti. 2003 yılında 200 bin adet olarak gerçekleşmesi öngörülen toplam pazarda 5 bin adet satış ile yüzde 2.5 pazar payı hedefleniyor.
7 Serisi, otomobil tarihinde bir ilki gerçekleştirip bir otomobilin tüm yönetimini iDrive adında bir düğmede toplamıştı. Dubai'de iDrive sistemini bir kez daha en güçlü 7 Serisi versiyonlarında deneme fırsatı buldum. Geniş açılan kapılar ve geniş iç hacim, yolculara rahat bir ortam sunuyor. Son derece rahat koltuklar, yukarı, aşağı, öne ve yukarı şekilde ayarlanabiliyor.
Son yıllarda teknolojik gelişmelerle birlikte otomobil içerisinde sürücü ya da yolcular pek çok yeni fonksiyon kullanabilir hale geldiler. Bu fonksiyonlar lüks bir otomobilde 700'ü aştı. BMW'nin geliştirdiği iDrive sistemi de, artan kumanda ve bilgi miktarının yönetimini kolaylaştıran bir sistem. ‘‘Drivezone’’ ve ‘‘Comfortzone’’ olarak adlandırılan iki ayrı yönetim biriminden ilki, sürüşle ilgili tüm fonksiyon ve bilgi alışverişini kapsıyor. Kullanım sırasında sürücünün dikkati dağılmadan tüm fonksiyonlara hakim olmasını sağlıyor. Comfortzone'daysa Drivezone'dan arta kalan tüm fonksiyonlar biraraya getirilmiş. İki koltuğun arasında bulunan bu sistemde müzik sisteminde klimanın kontrolüne kadar her şeye hakim olmak mümkün.
İki koltuğun arasındaki kol dayanağının ön kısmında çevrilebilir, basılabilir ve itilebilir bir düğme bulunuyor. Bu düğme yardımıyla orta konsolün üstünde yer alan bilgi ekranından sekiz ana başlıkta toplanan fonksiyonlara ulaşılabiliyor. Arkada oturan yolcular, kendi müziklerini seçip, DVD izleyebiliyor, ses ve klima ayarlarını yapabiliyorlar.
En güçlü 7 Serisi şubatta Türkiye'de
BMW 7 Serisi ailesine iki yeni üye daha katıldı. BMW 7 Serisi'nin en güçlü versiyonları olan 6.0 litrelik V12 motora sahip 760i ve 760 Li, Dubai'de gerçekleştirilen bir organizasyonla basına tanıtıldı. BMW 760i ve 760Li versiyonları, Türkiye'de Şubat 2003 tarihinde satışa sunulacak. Lüks bir donanıma ve konforlu iç mekana sahip olan bu iki 7 Serisi versiyonunun diğerlerinden en önemli farklılığı 445 beygir gücündeki motoru. 0'dan 100 km hıza 5.5 saniyede ulaşabilen 2 tonun üzerindeki 760Li, motor elektroniği tarafından sınırlandırılan 250 km'lik maksimum hıza çıkabiliyor.
88 litrelik yakıt deposuna sahip olan otomobil, kalorifer sistemi de dahil olmak üzere 14.94 litre soğutucu su ve 8.5 litre motor yağı kullanıyor. Otomobilde stabilite kontrolü DSC, ABS, elektronik fren gücü dağıtıcısı EBV+CBC, panik fren algılayıcısı DBC, elektronik diferansiyel kilidi DTC, çekiş kontrol sistemi ASC, Dynamic Drive aktif yürüyen aksam sistemi, elektronik amortisör sertlik kontrol sistemi EDC-C gibi sürüş destek sistemleri kullanılıyor.
7 Serisi'nde kullanılan ‘‘Dynamic Drive’’ adı verilen yeni tip yürüyen aksam, bir yandan konforlu bir yolculuk, diğer yandan da yüksek motor gücünün verimli şekilde kullanılması sağlanıyor. Bu sistem, salınım stabilitesini ve manevra yeteneğini en üst seviyede tutmak amacıyla yol ve kullanım koşullarını anlık olarak göz önünde bulundurarak, stabilizasyonu ön ve arka aksa eşit olarak dağıtıyor. Bu sayede araç virajlara girdiğinde yana yatması minimuma iniyor ve manevra yeteneği önemli ölçüde artırıyor.
7 Serisi’ne 7 yıldızlı otel
BMW, 760i ve 760Li tanıtımını yaparken, dünyanın tek 7 yıldızlı oteli Burj al Arab'ı seçmiş. BMW böylece 7 serisi ile 7 yıldızlı otel arasında zekice bir bağlantı yaparken, aynı zamanda bu otomobile sahip olanların hayat standartlarını da göstermeyi amaçlamış. Dünya sosyetesinin gözde mekanı olan 7 yıldızlı otelde bir gecelik konaklamanın faturası 2 bin doları buluyor. Oteli görmek için düzenlenen turlara katılmanın faturası ise 100 dolar.
Hıza duyarlı emniyet kemeri
NISSAN Motor Co. tarafından geliştirilen yeni emniyet kemeri, otomotivdeki güvenlik standartlarını yeniden oluşturacak. Yeni emniyet kemeri, çarpışma anında araç içindeki yolcuların yaralanmasını hafifletici frene duyarlı çarpışma hazırlığı içeriyor. Yeni sistemin, ölümcül ve ciddi yaralanmalara yol açan kazalarda önemli bir rol üstlenebileceğine dikkat çekiliyor.
Bu yeni güvenlik sistemi sayesinde sürücünün fren pedalına yaptığı hareketle çarpışma olasılığı taranıyor ve yolcunun hemen koruma altına alınmasını sağlamak için emniyet kemerlerinin geri çekme mekanizmasını çalıştırıyor. Eğer çarpışma kaçınılmazsa, erken uyarılan emniyet kemeri sistemi diğer yolcu koruma ünitelerini (havayastığı gibi) tetikleyip, maksimum güvenlik sağlıyor. Bu sistemin gelecek yıl piyasaya sürülecek üst sınıf bir modelde yer alması planlanıyor.
NASIL ÇALIŞIYOR?
Frene duyarlı emniyet kemer sistemi, acil frenleme esnasında aracın ne kadar hızlı olduğunu ve sürücünün ne kadarlık bir güçle fren yaptığını tespit ediyor.
Devrim niteliğinde olan bu yeni sistem; aracın hızı ve fren pedalına yapılan baskıyı dikkate alarak sürücü ve ön yolcu emniyet kemerlerinin geriye çekilmesini sağlarken yolcuların kabin içi hareketliliğini minimum seviyeye indiriyor.
Sonuç olarak emniyet kemeri sistemi; sürücünün kabin içinde savrulmasını en aza indirgeyerek, çarpışmadan koruyabilecek manevralar yapmasına olanak tanıyor. Sistem bununda ötesine geçerek çarpışmanın kaçınılmaz olması durumunda emniyet kemerlerinin çok daha hızlı bir şekilde yolcuları korumasını sağlıyor. Daha önceden hızlı bir şekilde tetiklenen koruma aktif gergili emniyet kemerlerinin, havayastıklarının ve diğer güvenlik donanımlarının verimliliğini artırıyor.
Nerde eski ‘Aralık’lar
OTOMOBİLDE ÖTV’ye geçişle birlikte Taşıt Alım Vergisi'nin kalkması sonucu, yılın son günlerinde otomobil almanın bir esprisi kalmadı. Çünkü her yıl başında artan Taşıt Alım Vergisi, anahtar teslim satış fiyatının artmasına neden olur, bu nedenle artıştan kaçmak için tüketiciler yılın son aylarında otomobil talebini patlatırlardı. Ancak ÖTV'nin devreye girmesiyle, otomobilin aralık ayı fiyatıyla, ocak fiyatı arasında fark yaratacak bir artış artık söz konusu olmuyor. Bu yüzden, tüketiciler daha ucuz otomobil almak için aralık ayında ekstra bir talep yaratmıyorlar.
Hatta, birçok tüketici yılda iki defa ödenen Motorlu Taşıtlar Vergisi'nin ikinci taksidini ödememek için, ocak ayını bekliyor. Çünkü aralık ayında otomobil satın alanlar 2002'nin ikinci Motorlu Taşıtlar Vergisi taksidini ödedikten bir ay sonra Ocak’ta da 2003'ün birinci taksidini ödemek zorunda kalacaklar. Bu nedenle, birçok tüketici üst üste iki vergi ödememek için ocak ayını bekliyor.
Aralıkın otomobil için bir özelliği kalmamasına rağmen, bu yılın aralık ayında satışların 12 bin civarında gerçekleşmesi bekleniyor. Bu rakama ulaşıldığı taktirde 2002 sonunda toplam otomobil satışları 85 bin adeti bulacak. Yılın 11 ayında 73 bin 500 otomobil satılmış, hafif ticari araçlarla birlikte toplam satışlar 144 bin 500 adet olmuştu.
4x4 Kia Sorento 62 milyar lira
2002 yılı, Kia için atılım ve yenilik yılı oldu. Binek otomobil ve hafif ticari araç pazarında birbiri ardına yeni modellerini tanıtan Kia'nın Türkiye Distribütörü Çelik Motor, şimdi de 4x4 modeli Sorento'yu Türk otomobilseverlerin beğenisine sundu.
Çelik Motor, ilk olarak Rio, ardından Shuma II, yeni MPV aracı Carens ve 4x4 modeli Sorento'yu satışa sunarak, Türk otomobil pazarında her segmente girmiş ve ürün çeşitliliğini artırdı. Tüm dünyada büyük ilgi gören 2.5 lt. Common-Rail dizel teknolojisine sahip Sorento ve 6 kişilik oturma kapasitesi ile 2.0 lt. Common-Rail dizel motorlu Carens, lansmanları yapılmamasına rağmen Türkiye'de de büyük beğeni toplamıştı. Gerek tasarımı gerekse donanımıyla Avrupa'da Lexus RX300 ve Merdeces M sınıfı ile karşılaştırılan Sorento'nun 2.5 lt'lik motoru 140 beygir güç üretiyor. Sorento'nun Türkiye'deki satış fiyatı 58 bin dolar (yaklaşık 62 milyar lira)
Kia, 2002 yılının 11 aylık döneminde 1530 adet olarak gerçekleşen satış ile toplam binek otomobil ve hafif ticari araç pazarında yüzde 1.2 pazar payı elde etti. 2003 yılında 200 bin adet olarak gerçekleşmesi öngörülen toplam pazarda 5 bin adet satış ile yüzde 2.5 pazar payı hedefleniyor.