Güncelleme Tarihi:
Çağlayan, düzenlediği basınla sohbet toplantısında, Şili - Brezilya gezisini ve ekonomideki gelişmeleri değerlendirdi. Şili'de 47 firmanın Şilili firmalarla 120 iş görüşmesi yaptığını, 20'nin üzerindeki firmanın ise iş yerlerine doğrudan ziyaret gerçekleştirdiğini bildiren Çağlayan, bağlantılarıyla ilgili şunları söyledi:
“15 firma 52 milyon 840 bin dolarlık bağlantı yaptı. Şili'ye bu sene ilk 6 ayda yapmış olduğumuz ihracat 10 milyon dolardı. Sektörel olarak baktığınız zaman 34 milyon 300 bin doları tekstil - konfeksiyon. Burada kumaş, iplik ve konfeksiyon olarak bağlantı var. Gıda ve tarım, 4 milyon doları un olmak üzere 7 milyon 40 bin dolar. Un açısından bu pazara girmek son derece önemli bir hadise, bizim bir stratejimizdir. 8,5 milyon doları inşaat, metal ve ahşap olarak var. 3 milyon dolar da metal, endüstriyel mutfak şeklinde var.
Ayrıca bir mayo ve gıda firmamız da işbirliği ve mal tedariki konularında anlaşmaya vardılar. Elektro teknik alanında faaliyet gösteren bir firma yine anlaşmaya varmış durumda. Mutfak eşyası sektöründe faaliyet gösteren bir firmamız, Şili'de büyük bir grupta distribütörlük anlaşması yaptı.”
Şili Enerji Bakanıyla görüşmesinde petrol firmaları ENAP'ın Türkiye Petrolleri Anonim Ortaklığıyla (TPAO) işbirliği yapmaya hazır olduklarını söylediklerini bildiren Çağlayan, “ENAP Mısır'da arama çalışmaları yapıyormuş. Mısır'daki arama çalışmalarında sizlerle beraber işbirliği yapabiliriz dediler” diye konuştu.
Şili İmar Bakanının yılda 100 bin konut inşaatı yaptıklarını söylediğini, ciddi bir altyapı inşaatı için 3, 4 ve 11 yıllık bir süreç içinde planlamalarını yaptıklarını bildiren Çağlayan, şunları söyledi:
“14 yılda 11 milyar dolarlık bir ek yatırım, bunun yanı sıra hemen 3 milyar dolarlık bir acil yatırım planladıklarını ifade ettiler. Bu konuda Türk müteahhitlik firmalarıyla beraber çalışmak, tecrübelerinden faydalanmak isteriz dediler. Bu konuda Santiago Büyükelçisi, İmar Bakanı ve oradaki yetkililer bir araya gelecekler ve bunun portföyünü çıkaracaklar.
Müteahhitlerimizle Dış Ticaret Müsteşarlığı kanalıyla irtibata geçireceğiz bağlantı yapacağız. Bizim firmalarımız yol konusunda ciddi şansı olabilir. 3 bin 800 kilometre uzunluğunda bir yol yapacaklar. Bununla Pasifiği Altantiğe Şili-Bolivya - Brezilya üzerinden bağlamak gibi bir düşünceleri var. 2 tane derin yük limanı inşaatları varmış. Buna Türk firmaları katılabilir dediler.
And Dağlarında demir yolu geçişi için bir tünel çalışması yapıyorlar. Hava şartlarından dolayı senenin belli zamanlarında kullanamıyorlarmış. Bu yolda 4 milyon tonluk bir yük sirkülasyonu varmış. 30 kilometrelik bir demir yolu tüneliyle aşmak istiyorlar. 3 milyar dolarlık bir yatırım yapacaklarmış. Brezilya ve Arjantin'in Çin ve Hindistan'a yapacağı sevkıyatların kendilerinin üzerinden geçmesini istiyorlar. Ayrıca deniz suyunun arıtılması konusunda Türk firmalarıyla işbirliğine hazırız dediler.”
“ATATÜRK KOLEJİ ELDEN GEÇİRİLECEK”
Şili'nin başkenti Santiago'da bulunan Atatürk Koleji'nin daha iyi yerde yapılması konusunu döner dönmez Başbakan Recep Tayyip Erdoğan'la görüşeceğini, ihracatçılarla görüştüğünü, okulun mevcut yerde kalacak olsa dahi oraya bir takım malzeme desteği, teknik yardım yapacaklarını belirten Çağlayan, “Türkiye'nin daha iyi tanıtılması ve Atatürk'ümüzün adına yakışır bir şekilde o okul elden geçirilecek. Ya teknik, maddi destek vereceğiz. Bir Şilili öğretmen var. Bütün Türkçe şarkıları, Türkçe marşları ve folkloru öğretiyormuş. Kültür ve Turizm Bakanı Ertuğrul Günay ile dönüşte görüşeceğim. Onların da bir desteği olabilir” dedi.
BREZİLYA TEMASLARI
Brezilya ayağında Dünya Ticaret Örgütünün önemli bir ismi, sıkı bir müzakereci, Dışişleri Bakanı Amerul'un Devlet Başkanı Luiz İnacio Lula da Silva tarafından Bolivya'ya gönderilmesi nedeniyle görüşemediğini, ama Türk yetkililerle Brezilya Dışişleri Bakanlığı müsteşar ve yetkilileri arasında bir dizi toplantılar yapıldığını bildiren Çağlayan, Dışişleri Bakanının aslında bir Türk dostu, eski damadının Çin Büyükelçisi Murat Esenli olduğunu, iki de Türk torunu bulunduğunu belirtti.
Brezilya Enerji Bakanı ile yaptığı görüşmede, Petrobras-TPAO ilişkilerini ele aldıklarını, Petrobras'ın derin deniz petrol araştırmalarında çok ciddi stratejik petrol yatakları bulduğunu, TPAO ile de Karadeniz'de iki yerde 800 milyon dolarlık petrol arama anlaşması imzaladığını bildiren Çağlayan, işbirliği konularının ele alındığını kaydetti. Petrobras'ın şu anda Latin Amerika'da, Brezilya'da üstlendiği petrol ve doğal gaz arama çalışmalarında, TPAO'nun da gelip firmalarla çalışma yapmasını ele alındığını ifade eden Çağlayan, Karadeniz'de Türkiye'nin de yüzünü güldürecek petrol kaynaklarına ulaşacağı yönünde çok ciddi tespitler olduğunu, Petrobras'ın da tespitlerinin bu yönde olduğunu söyledi.
“BREZİLYA İLE ENERJİ, İNŞAAT, MAKİNE, MEDİKAL SANAYİNDE İŞBİRLİĞİ YAPABİLİRİZ”
Brezilya Ticaret Bakan Yardımcısı ile Türk yetkililerin bir araya geldiğini, işbirliği konularını belirleyecek bir çalışma kurulu kuracaklarını, Karma Ekonomik Komisyon (KEK) toplantıları öncesinde yılda iki kez bir Brezilya'da bir Türkiye'de bir araya geleceklerini kaydeden Çağlayan, en son 2005 yılında yapılan KEK toplantısının Türkiye'de yapılacağını, Brezilyalı yetkililerin geniş bir iş heyetiyle Türkiye'ye geleceklerini bildirdi. Burada önemli olanın Mercosur ile anlaşma yapılması olduğunu vurgulayan Çağlayan, enerji, inşaat, makine, medikal sanayinde işbirliği yapılabileceğini kaydetti.
Özellikle küçük ve orta ölçekli sanayinin (KOBİ) lojistik, bilgi teknolojisinde, karşılıklı bilgi birikimi ve değişimi şeklinde çalışmalar yapılabileceğini belirten Çağlayan, “otomotiv sanayi, gemi inşaası, savunma sanayi ve havacılık diğer konular” dedi.
Bakan Çağlayan, şöyle dedi:
“Brezilya ile yatırımların karşılıklı korunması ve teşviki anlaşmasını yapmak istiyoruz. Brezilya, parlamentoda çerçeve kanun üzerinde çalışıyormuş. Bundan sonra gündeme getireceğiz. Bir de çifte vergilendirmenin önlenmesi konusu var. Bunda mutabakat sağladık.
Savunma ve havacılık alanında Türkiye'de TAI, TEI, Kale Kalıp, Alp Havacılık, Coşkunöz fimaları gibi çok önemli firmalar var. Bunlar şu anda Boing'e, Airbus'a, Loocheed Martin'e uçak parçaları satıyor. Burada Embraer firması var. Bu firma Airbus ve Boing'in ardından dünyada üçüncü büyük firma. 2008 satışları 6,3 milyar dolar. 21 milyar dolarlık da taahhüt almış. Onlarla işbirliği yapma, uçak parçası, komponent yapma konusunu görüştük.”
İHRACAT RAKAMLARI
İhracat rakamları konusunda da bilgi veren Çağlayan, 1 Ocak - 16 Temmuz döneminde ihracatın 42 milyar 225 milyon dolar olduğunu, son 12 aylık ihracatın ise 102,5 milyar doları, günlük ihracatın 365 milyon doları bulduğunu kaydetti. 6,5 aylık sürede ihracatın değer bazında yüzde 34, miktar bazında yüzde 13 azalmayla devam ettiğini bildiren Çağlayan, haziran ayında bir önceki aya göre yüzde 5,3'lük bir artış görüldüğünü, tarımda binden 1'lik küçülme, sanayide yüzde 5,5 madencilikte yüzde 22,6 artış olduğunu, rakamların umut verici olduğunu, 104 milyar dolarlık hedefin rahatlıkla tutturulabileceğini, 100 milyar dolarlık psikolojik rakamın geçileceğini anlattı.
MERKEZ BANKASI FAİZ İNDİRİMİ, REEL FAİZLER
Çağlayan, gazetecilerin soruları üzerine faiz oranlarını da değerlendirdi. Faiz oranları bakımından Brezilya ve Şili'yi incelediğini, Şili'de Merkez Bankasının faiz oranının yüzde 0,75 olduğunu öğrendiğini, iki ülkede de reel faizlerin yüzde 3'den az olduğunu bildiren Çağlayan, şunları söyledi:
“Faiz oranı yüzde 8,25. Bana göre daha da inmesi gerekiyor. Merkez Bankası faiz politikası son aylarda toparladı. Daha gitmesi gereken çok yol var. Enflasyon rakamları ortada. Dünya küresel durgunluğun yaşandığı bir ortamda tabii ki bu faizler gerçeği yansıtmıyor.
Merkez Bankası Para Politikası Kurulunun daha yapacağı, alacağı çok mesafe olduğu kanaatindeyim. Daha radikal düşüşler yapılır ve bu konuda da hiçbir menfi etkilenme olmayacağını gördük. Ben sayıları çok az olmakla beraber bazı firmaların bankalardan kullandığı spot kredilerin, yani 5, 10,15 günlük krediyi yüzde 12-13'ler mertebesinde aldığını biliyorum. Ama çok az bir miktar ve çok sağlam, çok özel, en ufak şekilde geri dönüşünde problem olmayacak müşteriler için bankalar bunu yapıyorlar.”
“BANKALAR FAİZ DÜŞÜŞLERİNİ KREDİLERE YANSITMIYOR”
Bankaların faiz oranlarındaki düşüşü mevduat faizlerine yansıtırken, kredilere yansıtmadıklarını bildiren Çağlayan, şöyle devam etti:
“Bu konuda bankaların, normal firmalara, KOBİ'lere yüzde 20 faizle kredi kullandırmasını anlamak hakikaten mümkün değil. Bunun da insafla bağdaşır bir tarafı yok. Bunu söylerken hedef alarak söylemiyorum. Türk bankacılık sistemi gerçekten, özellikle hükümetimizin yapmış olduğu düzenlemeler, BDDK'nın iyi bir şekilde çalışması, denetimi, düzenlemelerin etkin yapılması çerçevesinde ve 2001'de alınmış tecrübeyle son derece sağlıklı. Yabancı sermayenin çekilmesinde, uluslararası alanda pay almasında son derece önemli. Kapı gibi sağlam. Ayaklar üzerinde duruyor. En ufak şekilde bir sıkıntı yaşamadık. Buharlaşmaz denilen birçok banka buharlaşırken.”
Merkez Bankasının faizi düşürmesinin birkaç sebebi olduğunu, bunlardan birinin döviz kurlarında en azından geriye gitmemeyi sağladığını, iç tüketimi artırıcı bir etkisi olduğunu, üçüncü olarak da borçlanma maliyetini azaltmak olduğunu kaydeden Çağlayan, şöyle devam etti:
“Bankacılık sisteminin bu konuyu tekrar gözden geçirmesinde fayda olacağı kanaatindeyim. Merkez Bankasının faiz indirimiyle maalesef bir eş güdüm, birliktelik sağlayamadı. Orada bir balans, ayar bozukluğu var. Bunu da bankacılık kesiminin mutlaka gözden geçirmesinde bir fayda var diye düşünüyorum. Bankacılık sisteminin sağlam olması, vermiş olduğu kredilerin faizlerini olması gerekenin üzerinde tutması şeklindeyse öyle bir şey yok. Hiçbir banka zaten batacak birine kredi vermez. Bankaların sermaye yeterlilik rasyoları bozulmuş, bunlar tozlu raflarda tutuluyordu. Bugün böyle bir sistem yok.
Bankacılık sistemi biliyor ki şu andaki sistemde eğer sermaye yeterlilik rasyosu belirlenmiş rakamların altına gelirse başına ne geleceğini biliyor. Bunlar eskisi gibi tozlu raflarda çürütülmeyecek. Ticaretin içinden geldiğim için biliyorum. Bazen insanlar tefecilerden kredi kullanmak zorunda kalırlar. Tefeci illegal, insanın kemiğindeki iliği bile sömürecek kadar bir yapıya sahip. Faizlerin kullanılabilir ve insanların alabileceği şekilde olması işi daha değerli hale getirir. Bankaların batacak adama kredi vermek gibi bir mecburiyeti yok.
Enflasyon düşecektir. Merkez Bankasının 3 puanlık bir reel faize ihtiyacı yok. Merkez Bankası ve bankacılığın işlevleri birbirinden farklı. Merkez Bankasının amacı kar etmek değil ama zarar da etmek değil.
Bankaların yerli yabancı ayrımı konusunda çok da fark görmüyorum. Zaman zaman yabancı bankaların piyasayı çok daha etkin bir şekilde desteklediği ifade ediliyor. Tüm bankacılık sistemini kastederek söylüyorum. Ama şu bir gerçek ki Halk Bankasının yapısından, kuruluş kanunundan gelen KOBİ'lere ciddi şekilde destek verdiğini biliyoruz.”
Bakan Çağlayan, 2023 yılında 500 milyar dolarlık ihracat hedefi konusunda her sektörün stratejisini, yol haritasını, hedeflerini gelecek hafta İstanbul'da yapacakları toplantıda ele alacaklarını söyledi.
Çağlayan, grup 8'in (G-8) Çin, Hindistan, Brezilya, Güney Afrika gibi ülkelerle genişletilerek G-13'e çıkarılması düşünceleriyle ilgili olarak, “kabul eden bir görüş değil. Şu anda daha fazla G-20 içinde olanak tanınıyor. Kimsenin kimseyi dışlamak gibi bir şeyi olmayacak. Hele de küresel krizin yaşandığı bir ortamda, özellikle G-20 içindeki bazı ülkelerin bu krizden daha az etkilendiğini herkes gördü. Bu G-8'de de kabul görmüyor” dedi.