Güncelleme Tarihi:
‘Sürdürülebilirlik’ konusunun sadece kurumlar için değil aileler ve bireyler için de önemli olduğunu belirten Katılım Emeklilik Genel Müdürü Ayhan Sincek, “Özellikle pandemi süreci bize mevcut yaşam şartlarımızın gelecekte de güvence altına alınmasının önemini bir kez daha gösterdi. Bunun anahtarının ise Bireysel Emeklilik Sistemi’nde olduğu daha iyi anlaşıldı. Bireysel olarak ne yapabilirim demeden ufak rakamlarla tasarrufa başlayabiliriz” dedi.
YÜZDE 25’LİK DEVLET KATKISI AVRUPA’DA BİLE YOK
BES’e dahil olan her Türkiye Cumhuriyeti vatandaşının tasarruflarına ek olarak yüzde 25 katkısı alabildiğini hatırlatan Sincek, katılımcılara şu tavsiyelerde bulundu: “Yüzde 25 devlet katkısı, Avrupa ülkelerinde bile olmayan bir teşvik. Yüzde 25 devlet katkısının üst limiti ‘asgari ücrete’ göre belirleniyor. Bu üst limit, bir yıl içinde yıllık toplam brüt asgari ücret tutarının yüzde 25’ini geçemiyor. 2020 yılı içinde ödediği toplam katkı payıyla bu limitin altında kalan katılımcılar için yüzde 25 devlet katkısında maksimum yararlanma fırsat yılsonuna kadar sürüyor. İmkânı olanlara, yüzde 25 devlet katkısından maksimum yararlanabilmeleri için aradaki katkı payı farkını yılsonuna kadar yatırmalarını öneriyoruz. Henüz BES’e girmemiş vatandaşlarımız için de sisteme girmeleri, toplu para yatırarak bu yılın devlet katkısından da yararlanabilmeleri için tam zamanı.”
TÜFE’NİN 9 PUAN ÜZERİNDE GETİRİ SAĞLADI
Bireysel Emeklilik Sistemi’nde (BES) emeklilik fonlarının 2020 başından itibaren TÜFE’nin yüzde 9 puan üzerinde getiri sağladığını belirten Sincek, BES fonlarının, kuruluşundan beri reel getirisinin ise yüzde 83 olduğunu belirtti. TÜFE; BIST-100 ya da döviz sepetinden daha fazla getiriye sahip BES fonlarının yılsonunda 168 milyar TL’lik büyüklüğe erişmesi ve GSYH’nin yüzde 3’üne ulaşması beklendiğini belirten Sincek, şu değerlendirmelerde bulundu: “Bu büyümede katılım esaslı BES’in çok önemli bir rolü olduğunu görüyoruz. 30 Eylül 2020 itibariyle Otomatik Katılım Sistemi kapsamındaki tüm fonların içindeki katılım fonlarının payı yüzde 63. Sonuç olarak faiz hassasiyeti olan vatandaşların kendilerine alternatif sunulduğunda faizsiz ürünleri daha fazla tercih ettiği görüldü. Yılbaşından bugüne emeklilik sektörü yüzde 21,5’lik getiriye sahipken sadece faizsiz fonlar ise yüzde 40,2 civarında getiri sağladı. Faizsiz fonlara teveccüh artıyor; faizsiz fonlar da yüksek oranda getiri ile emeklilik sistemini yukarı taşımaya devam ediyor.” İlandır...