Güncelleme Tarihi:
Başbakanlık Yeni Bina'da saat 10.30'da başlayan ve yaklaşık 15 saat süren toplu görüşmelerin altıncı oturumu, taraflar arasında mutabakat metni imzalanamadan sonuçlandı.
Devlet Bakanı ve Başbakan Yardımcısı Mehmet Ali Şahin, memurlara iki seçenek sundu. Birinci seçeneğe göre en yüksek düzeyde maaş alan memurlara yüzde 2.5 artı 2.5, kümülatif olarak ise yüzde 5.1 zam öneren Şahin, en düşük düzeyde maaş alanlara ise yüzde 4 artı 4 zam oranı önerdi. Bu oran ise kümülatif olarak yüzde 8.2’ye denk geliyor. İkinci seçenek olaraksa, tüm personelin yüzde 2.5 artı 2.5, kümülatif olarak yüzde 5.1 zam öneren Şahin, ayrıca, ek ödeme ve döner sermayeden geliri olmayan toplan 1 milyon 400 bin memura 20 artı 20 denge tazminatı teklifini sundu.
Bu teklifleri değerlendiren konfederasyonlar oranları kabul etmediklerini belirttiler. Böylece mutabakat metni imzalanamamış oldu.
Devlet Bakanı ve Başbakan Yardımcısı Mehmet Ali Şahin, Türkiye Kamu-Sen Genel Başkanı Bircan Akyıldız ve Memur-Sen Genel Başkanı Ahmet Aksu görüşmelerin sonunda birer açıklama yaptı.
ŞAHİN: "PAZARLIK YAPACAK DEĞİLİZ, SON RAKAM BUDUR"
Bakan Şahin, toplu görüşmelerin sonunda yaptığı konuşmada, bu rakamların en son olarak oluşturulanlar olduğunu kaydederek, sendikalara şunları söylediğini aktardı: "'Biz daha ufaktan başlayarak sizinle burada pazarlık yapacak falan değiliz. Bütçe imkanları budur. Bunu verebiliyoruz' dedik. Bunu arkadaşlarımız katı bir tutum olarak değerlendirmiş olabilirler, kendi takdirleridir."
Şahin, 15 günlük süre içerinde memurları ilgilendiren ve sendikaların sorun olarak kabul ettiği her şeyi konuştuklarını dile getirdi. Kamu Görevlileri Sendikaları Yasası’nda yer alan ve sendikaların "çalışmalarını zorlaştıran" konularda çok verimli çalışmalar yaptıklarını söyleyen Şahin, özelleştirme uygulamalarından KİT personelinin durumuna kadar bir çok sorunun görüşme süreci içinde değerlendirildiğini bildirdi. Şahin, Kamu İşveren Kurulu içinde yer alan müsteşarlar, genel müdürler ve daire başkanlarının sorunların çözümüyle ilgili adımlar atma konusunda kendilerini görevli görerek görüşmelerden ayrıldıklarını ifade etti.
Memurlara ücret artışını belirlerken öngörülen enflasyonu esas aldıklarını anımsatan Şahin, memurların enflasyonun altında ücret almamalarına ve alım güçlerinin düşmemesine özen gösterdiklerini söyledi.
2007'yle ilgili Orta Vadeli Program'da enflasyon hedefine ilişkin, yüzde 4 hedeflediklerini hatırlatan Şahin, "Ancak bu hedefimizden hükümet olarak vazgeçmiş olmamamıza rağmen, Hazine'yle, Maliye'yle yapmış olduğumuz çalışmalar sonucunda memurlarımıza bu oranın üstünde zam yapabileceğimizi bugün konfederasyonlarımıza ve sendika başkanlarımıza ifade ettik" diye konuştu.
Şahin sunmuş oldukları ikinci seçenekle, en düşük memur maaşının yüzde 13.6'lık bir artış sağladığını kaydederek,bütçe dengelerini zorlayarak, bu öneriyi masaya getirdiklerini söyledi. 1023 YTL'lik temel ücret talebinin kendilerinin öngördüğünün üstüne bütçeye 15 milyar 8890 milyon YTL'lik yeri bir yük getirdiğin dikkat çeken Şahin, "Bizim 2007 için öngördüğümüz yatırım ödeneği 16.5 katrilyon. Bu şu demektir: Bu talebi kabul edersek, 2007 yılı için hiç yatırım yapamayacağız. Bu ülkede yaşayan insanlar sadece memurlardan ibaret değildir. Bu ülkede başka insanlar da yaşıyor, onların da talepleri var" dedi.
Genel bütçe içinde memurlar ayrılan payın yüzde bu sene sonu itibariyle yüzde 26.5 olduğunu, bu verilenlerle birlikte genel bütçe içinde memurlara ayrılan payın yüzde 31 olduğunu kaydeden Şahin, söz konusu tekliflerin son derece makul teklifler olduğunu savundu.
SENDİKALARIN ÖNERİSİNİ KABUL ETMEMİZ MÜMKÜN DEĞİL
Bakanlar Kurulu'nun söz konusu tekliflerin arkasında olduğunu ve bunun maaş oranlarına yansıtılacağını kaydeden Şahin, sunmuş oldukları ikinci seçeneğin kabul edilebileceğini düşündüğünü bildirdi. Şahin, sendikalarının önerilerinin bütçenin karşılayamayacağı büyüklükte olduğunu ve bunu kabul etmelerinin mümkün olmadığını söyledi.
Şahin, yüzde 2.38'lik enflasyon farkının memur maaşlarına 1 Temmuz itibariyle memur maaşlarına yansıtacaklarını 2006'nın ikinci altı ayında da enflasyon hedeflenenin üstüne çıkarsa bu farkı da vereceklerini bildirdi. Şahin, söz konusu oranların üst üste bindirilmesi durumunda ilk defa ortalama memur maaşının aile yardımı alanlar için 1100 YTL'ye, almayanlar için ise 780 YTL'ye, en düşük memur maaşı için ise 875 YTL'ye çıkacağını ifade etti.
KOMİSYON ÇALIŞMALARINDA MUTLAKA YAPCAĞIZ DİYE SÖZ VERMEDİK
Görüşmeler sürecinde kurulan komisyonların çalışmaları için teşvik edeceklerini ve kendisinin de takipçisi olacağını dile getiren Şahin, "Ancak, bunları kendilerine mutlaka yapacağız diye bir taahhütte bulunmuş değiliz" dedi.
BÜTÇE İMKANLARI BUDUR
Şahin, hükümetin bu yıl geçen yıllara göre daha katı olup olmadığı yönünde bir soruya karşılık, hükümet olarak bunu tartıştıklarını ve en son oluşturdukları rakamı sendikaların önüne koyduklarını söyledi. Şahin, sendikalara şunları söylediğini aktardı: "'Biz daha ufaktan başlayarak sizinle burada pazarlık yapacak falan değiliz. Bütçe imkanları budur. Bunu verebiliyoruz' dedik. Bunu arkadaşlarımız katı bir tutum olarak değerlendirmiş olabilirler, kendi takdirleridir."
RAKAMLAR EĞİLİP BÜKÜLMEZ
Şahin, "Rakamları eğip, bükerek, onu bir yerlere taşımanız mümkün değildir. Rakamlar lastik değil ki, onu asılınca uzatasınız" dedi.
Sendikaların yasalar çerçevesinde hareket etmesi gerektiğine dikkat çeken Şahin, "Devlet memurlarının neleri yapacakları, neleri yapamayacakları yasalarda bellidir. O bakımdan yapacakları her türlü eylemi yasal sınırlar içinde yapmalarını öneririm" dedi.
Şahin, Kamu-Sen’in yaptığı mitingde Türkiye Kamu-Sen Genel Başkanı Bircan Akyıldız'ın bir sendika başkanı olarak değil, bir siyasi partinin genel başkanı olarak konuştuğunu tüm kamu oyunun bildiğini savunarak, Akyıldız'ın amiri durumundaki Başbakana, başbakan yardımcısına ağza alınmayacak hakaretlerde bulunduğunu söyledi. Bunun kanuna göre disiplin suçu olduğunu anımsatan Şahin, konuşmanın Başbakan Recep Tayyip Erdoğan'ı “son derece üzdüğünü” ve Akyıldız’a yakıştıramadıklarını dile getirdi.
Şahin, sendika yöneticilerine "Yasalar sınırları içinde hareket edin, yasa dışı davranışlarda bulunursanız, memurlarımız suç işleyeme teşvik ederseniz, kendilerini o yöne iterseniz, hem memurlarımız zarar görür, hem de kendileri zarar görür" uyarısında bulundu.
MEMUR MÜCADELESİNİ SÜRDÜRECEK
Konfederasyonlar, hükümetin zam teklifini kamu çalışanlarının beklentilerine cevap vermediği gerekçesiyle kabul etmediler. Konfederasyon yetkilileri, mücadelelerini fiili ve hukuki olarak sürdüreceklerini açıkladılar.
Hükümet ile daha önce yapılan görüşmelerin sonucunda en büyük memur konfederasyonu Türkiye Kamu-Sen’in Genel Başkanı Bircan Akyıldız, hükümetin memura önerdiği yüzde 4 zammı tartışma konusu dahi yapmayacaklarını söylemişti. Akyıldız hükümetin yüzde 4’lük zam önerisinin bir teklif olmadığını ve bunu tartışmayacaklarını bildirmişti. Akyıldız, bin 23 YTL’lik temel ücret istemlerinin ’makul’ olmasına karşın, siyasi irade samimiyet gösterirse, rakamda yeni bir esnemeye gidebileceklerini söyledi. Akyıldız, "Ancak yüzde 4’ü yüzde 5 yaparlarsa esneme payımız kalmaz" dedi. Zam pazarlığında, masayı ilk terk eden ve etkili eylem kararı alan KESK olmuştu.
ÇEVİK KUVVET MÜDAHALESİ: Bağımsız Kamu Görevlileri Sendikaları Konfederasyonu (BASK) üyeleri, dün toplu görüşmelerin sürdüğü Başbakanlık’ın yanındaki DPT Müsteşarlığı önünde eylem yaptı. Konfederasyon üyeleri slogan atınca çevik kuvvet bina önüne gelerek girişi kapattı.
BUNDAN SONRAKİ SÜREÇ
Toplu görüşmelerin anlaşmazlıkla sonuçlanması nedeniyle taraflardan herhangi birinin, 4688 sayılı Kamu Görevlileri Sendikaları Yasası uyarınca, 3 gün içinde yapacağı başvuru üzerine, Yüksek Hakem Kurulu Başkanı ve 4 üniversite öğretim üyesinden oluşan “Uzlaştırma Kurulu” devreye girecek.
Kurul, 5 gün süreyle yapacağı çalışmaların ardından hazırlayacağı raporu Bakanlar Kurulu'na iletecek. Memur maaşlarına yapılacak zamma ilişkin son kararı Bakanlar Kurulu verecek.
EYLEM ZAMANI
Bundan sonrasının eylem zamanı olduğunu söyleyen Türkiye Kamu-Sen Genel Başkanı Bircan Akyıldız, eylemlere çağrı yaptı. Kamu çalışanlarının bundan sonraki eylemlilik sürecinde haklarına sahip çıkmak zorunda olduğunu ifade eden Aksu, bunun ne şekilde olacağının hep beraber görüleceğini söyledi.