Güncelleme Tarihi:
Zülfikar, EPDK'nın dağıtıcı ve bayi paylarını benzin ve motorinde litrede 37 kuruş olarak belirlendiğini hatırlatarak, 2 ay sürecek uygulamanın düzeltilmemesi halinde her türlü hukuki yola başvuracaklarını kaydetti.
Kurumun kararını "sektöre büyük bir ceza" olarak değerlendiren Zülfikar, "Kar marjının 37 kuruşla sınırlandırılması maliyetleri bile karşılayacak oranda değildir. Kararı kabullenemiyoruz" dedi.
Akaryakıt sektörünün geçen yıl 50 milyar lira vergiyi toplayarak devlete ödediğini hatırlatan Zülfikar, uygulamaya yönelik itirazlarına, EPDK'nın "Avrupa Birliği'ndeki (AB) uygulamayı mukayese aldık" cevabı verdiğini hatırlatarak, "AB deki istasyonlarla bizim istasyonları mukayese ettiniz mi dedik 'evet' dediler. Orada pompa hizmeti self servistir, bu da ciddi bir işçi gider indirimi demektir. Bizde satışlar kredilidir. POS cihazı ile kredi kartı farklı bankalara ait ise 36 günlük vade 52 güne çıkıyor. Parayı hemen alırsak ise yüzde 1,5 komisyon ödüyoruz. İş Güvenliği Yasası her istasyona aylık bin lira maliyet getirdi. Dağıtıcı ve bayi paylarına istasyonların elektrik, personel ve diğer giderlerini koydunuz mu dediğimizde 'koyduk ama' diyorlar. Burada bir hakkaniyetsizlik var" diye konuştu.
Zülfikar, EPDK'nın dağıtıcı ve bayi paylarına 2009 yılında da sınırlama getirdiğini hatırlattı. O dönemde benzinde kar payının 25, motorinde ise 30 kuruş olarak belirlendiğini vurgulayan Zülfikar, şunları söyledi:
"O gün iki farklı fiyat belirlenirken bugün neden her iki ürün içinde 37 kuruşluk tek fiyat uygulandığını da anlamış değiliz. Benzinli araçların büyük bölümü LPG'ye döndüğü için benzin satışı çok az. Tüketimi daha fazla olan motorinde pay daha fazla olmalıydı. Sektörün aslında ciddi karlarla çalışmadığını EPDK'da görüyor."
"Hukuki yollara başvuracağız"
EPDK'nın akaryakıt sektöründe dağıtıcı ve bayi karına getirilen tavan uygulamasını "2 aylık süre" olarak açıkladığını anlatan Zülfikar, sürenin sonunda uygulamadan vazgeçilmemesi durumunda her türlü hukuki yola başvuracaklarını bildirdi.
Uygulamadan sektörün büyük zarar gördüğünü dile getiren Zülfikar, şu bilgileri verdi:
"İki ayın sonunda kalkabilir ama kesin bir durum yok. EPDK'nın tek fiyat uygulamasını gerektirecek hiçbir sebep oluşmamıştı. Otomotik fiyat mekanizması var. Türkiye'de 80 tane dağıtım 13 bin istasyon var. A firmasının bayisi pahalı, B firmasının bayisi ucuza satabiliyor. Bazı yerlerde maliyetin altında akaryakıt satılıyor. Tavan fiyat yerine taban fiyat uygulanması gerekiyor. Bu uygulama kaçakçılığın da önüne geçer. O zaman 80 olan dağıtım şirketi de 30'a, 20'ye düşer. Aynı durum otogazda da var. Bu kadar dağıtım şirketi dünyanın başka hiçbir ülkesinde yok."
Yüzde 25'i iskontolu satılıyor
Türkiye'de akaryakıtın yüzde 25'inin iskontolu satıldığına işaret eden Zülfikar, "otomotik satış" denilen taşıt tanıma sistemli alımı kamu kurumlarının yanı sıra özel sektör firmalarının da tercih ettiğini dile getirdi.
Zülfikar, dünya petrol fiyatlarının düşmesiyle Türkiye'de de akaryakıt fiyatlarında indirime gidilebileceğini sözlerine ekledi.