OluÅŸturulma Tarihi: Ekim 05, 2005 00:00
İstanbul Sanayi Odası, hükümeti, "gerekli tedbirler alınmadığı takdirde sanayi üretimindeki yavaşlamanın kalıcı hale gelme riski" konusunda uyardı.   İstanbul Sanayi Odası (İSO), Ankara’da Başbakan Recep Tayyip Erdoğan ve bazı bakanlar yaptığı görüşmelerde ekonominin öncelikli sorunlarına ilişkin sunum yaptı. Sunumda, Türkiye’nin siyasal istikrarın katkısıyla enflasyonla mücadelede önemli bir başarı elde ettiği, ancak ekonominin mevcut sorunlarının çözümünü sağlamaya bunun yeterli olmadığı kaydedildi. İSO, yılın ilk 6 ayında yüzde 4.3 ile öngörülen hedefin altında büyüme sağlandığını, bu yavaşlSANAYİCİ VERGİ TATİLİ İSTEDİ SANAYİCİ VERGİ TATİLİ İSTEDİ İSO'nun Raporunda, 49 il için uygulanan teşvik araçlarının, diğer teşvik araçları ile birlikte her yörenin hammadde ve insan kaynakları ile sektörel gelişme potansiyeli dikkate alınarak uygulanması gerektiği belirtilerek, "Uluslararası doğrudan yatırımları ülkelerine çekmekte başarılı olmuş ülkelerde yaygın biçimde kullanılmakta olan vergi tatili uygulamasının, ülkemizde de büyük ölçekli doğrudan yatırımların teşviki amacıyla etkin bir araç olarak kullanılması önerilmektedir" denildi. amada sanayi üretimi ve ihracattaki gerilemenin en büyük etken olduğunu bildirdi. Sanayi üretimi ve ihracattaki gerilemenin nedeninin de yüksek girdi maliyetlerinde iyileşme olmaması ve TL’deki süregiden aşırı değerlilik olduğunu savunan İSO, "Kaynak yaratmakta zaten zorlanan sanayimiz, TL’deki değerlenme ve yüksek girdi maliyetleriyle, ihracatta neredeyse tümüyle karsız çalışır noktaya gelmiştir. Ucuz ve kontrolsüz ithalat, iç pazarda da büyük sıkıntılara yol açmaktadır" görüşünü bildirdi."YAVAŞLAMADA KALICILIK RİSKİ""Yatırımı, üretimi, ihracatı ve istihdamı destekleyen tedbirler süratle alınmadığı takdirde, sanayi üretimindeki yavaşlamanın kalıcı hale gelme riski vardır" uyarısında bulunan İSO, büyümenin devamı için üretim ve yatırım ortamının iyileştirilmesi, girdi maliyetlerinin rekabet edilen ülkelerin düzeyine çekilmesi ve sanayinin rekabet gücünü artıracak yeni yapısal düzenlemeler yapılması gerektiği görüşünü bildirdi. IRAK SINIRI RAHATSIZLIĞIİSO’nun raporunda, gümrüklerden kontrolsüz giren Uzakdoğu malları ile Türk sanayisinin haksız rekabete maruz kaldığı belirtilerek, Irak’la ilgili şu uyarı yapıldı: "Son zamanlarda Irak’la ilgili sınır ticaret merkezleri elektrik-elektronik sektörü ürünleri başta olmak üzere pek çok Uzakdoğu menşeli ürünün ülkemize giriş kapısı haline gelmiştir. Bu ürünlerin ülkeye girişinin engellenmesi için yeni düzenlenmeler yapılmalı, sınır ticaretinin kapsamı gözden geçirilmeli ve ihtisas gümrükleri yaygınlaştırılmalı."İSO’NUN TALEPLERİİSO’nun sunduğu raporda, ekonomideki sorunlara ilişkin olarak şu çözüm önerileri gündeme getirildi:  Yoğun bürokrasi, 21’inci yüzyıl koşullarında rekabet etmeye çalışan sanayicimizin önündeki en önemli engellerden biridir. Merkezi idarenin görev ve yetkilerinin büyük bir bölümünü yerel yönetimlere devretmesi olumlu bir adım olacaktır. Sanayi stratejisi geliştirilmeli. Sanayi stratejisi oluşturmak için öncelikle ülkenin sanayi envanteri ve yatırım haritası çıkarılarak sanayi kapasitesi belirlenmeli. Sektörlerin ve yörelerin rekabetçi özelliklerine uygun politikalar saptanarak, bu politikaların hayata geçirilmesine yönelik yeni bir teşvik sistemi oluşturulmalı. Enerji fiyatlarının serbest piyasada rekabet, verimlilik ve gerçek maliyet temeli üzerinde oluşması sağlanmalı. Enerji dağıtımında özelleştirmeye yönelik çalışmalar süratle sonuçlandırılmalı. İdari ve hukuki alt yapı uluslararası standartlara kavuşturulmalı. Yatırım Promosyon Ajansı kurulmalı.  CE işaretinin kullanılması sürecinde, ihtiyaç duyulan ve Türkiye’de oluşturulması gereken Onaylanmış Kuruluşların, AB Komisyonu’nca kabul edilmesi sağlanmalı. Türk Akreditasyon Kurumu’nun (TÜRKAK) karşılıklı tanıma anlaşmaları ivedilikle yapılmalı.  TSE standartların hazırlanmasına odaklanmalı. Ürünlerin ilgili standartlara uyup uymadığının belirlenmesi TSE’den ayrılarak akredite laboratuarlara bırakılmalı. Yeni organize sanayi bölgeleri oluşturulmalı. Türkiye’de üretilen malın kullanılması desteklenmeli, devlet ihalelerinde yerli ürün ve üretime öncelik verilmeli, ihale şartnamelerinde yerli ürün tercihini zorlaştıracak tanımlara ve markalara yer verilmemeli. Sanayimizin yeterli
kredi imkanına kavuÅŸması, ancak tasarrufların artması, kayıtdışı ekonominin daraltılması ve kamunun borçlanma ihtiyacının azaltmasına yönelik yapısal reformların hızlandırılması ile mümkündür.  İşletmelerimizin orta ve uzun vadeli ihracat kredilerinden, özellikle küçük sanayicilerin Eximbank kredilerinden daha çok yararlanmaları saÄŸlanmalı.Ä°STÄ°HDAM SIKINTISI Makro ekonomik göstergelerdeki olumlu geliÅŸmelere karşın, istihdamda istenilen düzeyde iyileÅŸme henüz saÄŸlanamamıştır. Ä°ÅŸsizlik sorununun çözülmesi ve yeni istihdam olanaklarının yaratılması konusunda ’Ulusal Ä°stihdam Stratejisi’, Avrupa Ä°stihdam Stratejisi’yle uyumlu olarak geliÅŸtirilmeli. Sosyal Sigortalar ve Genel SaÄŸlık Sigortası Kanun Tasarısı ivedilikle yasalaÅŸtırılmalı. Tasarı iÅŸletmelerin prim yükünü hafifletecek, kendi kaynakları ile iÅŸleyebilecek bir yapının oluÅŸmasına ve sosyal tarafların etkin katılımına olanak saÄŸlamalı. Devlet, sosyal sigortaların finansmanına prim ödemek suretiyle katkı saÄŸlamalı. Kıdem tazminatlarının bir fondan karşılanması genel anlamıyla olumlu bir geliÅŸme olacaktır. Ancak, yönetimde ağırlık iÅŸverenlerde olmalı ve prim yükü iÅŸletmelerin rekabet gücünü gözetecek makul bir düzeyde tutulmalı. Sivil toplum kuruluÅŸları tarafından hazırlanan ve Hükümet’e sunulan ’Ekonomik ve Sosyal Konsey (ESK) Kurulması Hakkında Kanun Tasarısı Taslağı’, ivedilikle yasalaÅŸtırılmalı.  Vergi mevzuatındaki karmaşıklık ve bürokrasi, sistemi hantallaÅŸtırdığı gibi ÅŸirketlerin iÅŸ yüklerini de artırmaktadır. Vergi mevzuatı, reel kazançların vergilendirilmesi esasına dayalı olarak yeniden düzenlenmeli.  Kayıtdışılığın önlenmesi için toplumsal mutabakata dayalı bir plan yapılmalı ve belirli bir süreçte uygulanmalı. Verginin tabana yayılması için vergi oranları düşürülmeli, kolay uygulanabilir olmalı ve etkin vergi denetimi saÄŸlanmalı.  Ekonomik faaliyetlerin geliÅŸmesine engel teÅŸkil eden, kayıtdışılığı adeta teÅŸvik eden KDV oranları sektörel bazda çalışmalar yapılarak indirilmeli. Kaynak Kullanımı Destekleme Fonu (KKDF) uygulaması hammadde ve yatırım malları ithalatında kaldırılmalı, sanayicilere kapasite belgelerine baÄŸlı olarak KKDF ödemeden ithalat yapabilme imkanı tanınmalı. Sanayicilerin iÅŸ seyahatlerinde ticari vize kaldırılması, en azından kolaylaÅŸtırılması konusunda, AB nezdinde gerekli giriÅŸimlerde bulunulmalı. İSO AB mevzuatına uyum sürecinde etki analizleri konusunda katkı vermeye hazırdır. Hükümet sanayinin sürece maksimum katkısını saÄŸlayacak yapıyı oluÅŸturmalı.Â
button