Güncelleme Tarihi:
Koronavirüs sürecinin sanayiye etkileri ile ilgili online toplantı düzenleyen Bahçıvan, “Üretimi duran sanayicilerimizde mayıs ayı ile birlikte çalışma gayreti, arzusu oluştu. Ama mayısın bir şanssızlığı var, bayram çok. 1 Mayıs, 19 Mayıs, hemen arkasından Ramazan Bayramı. O nedenle başlamak isteyenler de biraz bayramların sekteye uğratmasından dolayı çok güçlü başlamıyorlar. Ancak ufak ufak da olsa üretim hazırlıkları ve üretime doğru eğilim, motivasyon başlıyor” dedi. Yurtdışından gelecek siparişlerin çok daha güçlü yönlendirici olacağına dikkat çeken Bahçıvan, “Tabi ki iç piyasada da perakendenin seyri etkili olacak. Ama sanayicimizin üretime dönme iştahı var, bunu çok net görüyoruz. Sanayinin çarklarının haziranda dönmeye başlayacağını düşünüyorum” diye konuştu.
Koronavirüsün sektörler üzerindeki etkisini şu aşamada tahmin etmenin zor olduğunu ancak bununla ilgili bir çalışma başlattıklarını kaydeden Bahçıvan, “Bu hafta içinde bir çalışmaya başladık. Danışman bir firma ile beraber sektörleri orta vadede nasıl bir durum bekliyor. Adeta bir swot analizi yapacak bir çalışma olacak. Haziran ortalarına kadar bitimiş olacağız” dedi. Bahçıvan öte yandan, PMI verilerinin, tekstil, giyim eşyaları, inşaatı destekleyen sektörler, elektrik-elektronik ürünler ve otomotivin salgın sürecinden en çok etkilenen sektörler, kimya ve gıdanın ise en az etkilenen sektörler olduğunu ortaya koyduğunu söyledi. İmalat sanayi satın alma yöneticisi endeksi (PMI) Nisan’da endeks tarihinin en sert düşüşünü kaydederek 11 yılın en düşük seviyesi olan 33.4’e indi.
REÇETE YAZMAK İÇİN HENÜZ ERKEN
Sektörlere yönelik ne tür tedbirler talep edildiği sorusu üzerine de Erdal Bahçıvan, şu cevabı verdi: “Üyelerimizle birebir temas içindeyiz. Bu hafta başladığımız sektörel değerlendirme çalışması ortaya çıktıktan sonra rehabilitasyon dönemine yönelik yapılması gerekenler noktasında telepleri dile getireceğiz. Ama şu an için bir reçete yazmayı henüz bu değerlendirmeler yapılmadan çok erken görüyorum” dedi ve ekledi: “Herşeyden önemlisi talep eğrisinin nasıl geliştiğini görmemiz lazım. Talep beklentilerine göre değerlendirirsek teşhisler ve tedbirler de hatalı olabilir. Öncelikle talebin nasıl gelişeceğini, biraz da dünyanın gidişatını görerek, gelişmeleri günbegün izleyip hükümetten beklentilerimizi, sanayide kendi yapacaklarımızı da o boyutta götürmek doğru olacaktır. Şu an çok güçlü öngörü ve değerlendirme yapmayı erken ve riskli görüyorum.”