San: Savaşa girip ezilmeyeceğiz

BAYINDIRBANK Genel Müdürü Taner San, ‘‘Yeni dönemde her bankanın her servisi vermesi yerine, uzmanlaşma olacak. Biz bireysel bankacılık savaşına girmek yerine yatırım bankası olacağız’’ dedi.

BAYINDIR Holding'e bağlı Bayındırbank'ın Genel Müdürü Taner San, yeni ekonomik dönemde bankaların her servisi vermek yerine, iyi oldukları alanlara kayacaklarını belirterek, ‘‘Sektörde büyük ve uzman bankalar yer alacak. Bireysel bankacılıkta savaşa girip ezilmek yerine, Türkiye'nin en iyi yatırım bankası olup uzmanlaşmak istiyoruz’’ dedi.

Yeni dönemde bankacılık sektörünün disipline olup gerekli önlemleri alması gerektiğini savunan San, ‘‘Bankacılık Kanunu bu aşamada sektör için oldukça olumlu ve hiç bir bankacının karşı çıkamayacağı şekilde düzenlenmiş’’ diye konuştu. San, önümüzdeki dönemde kendilerini çok şanslı gördüklerini belirterek şunları söyledi: ‘‘Sektörde toptan ve bireysel bankacılık yapmak için çok ciddi bir aktif büyüklüğüne ulaşmak gerekiyor. Türkiye'de bunu sadece 4-5 banka sağlıyor. Bunun dışındaki bütün bankalar orta ölçekli ve küçük. Avantajımız, küçük banka olmamız. Masraflarımızı rahat yönetip, kurumsal ve bireysel bankacılıkta istediğimiz segmentlere çok daha rahat kayabiliyoruz. Yeter ki biz doğru segmentleri belirleyip oraya servis yapalım.’’

‘‘Bireysel bankacılık alanında bizimle çalışan müşterilerimizin ilk dört bankasından biri olmak istiyoruz’’ diyen San, ‘‘Yatırım bankacılığında hedefimiz çok daha agresivf. 2001 yılında göstereceğimiz performansla Türkiye'nin en iyi yatırım bankası olmak istiyoruz’’ dedi.

Bu alanda en önemli avantajlarının Bayındır Menkul'un piyasa içinde aldığı pay olduğunu ifade eden San, ‘‘Bayındır Menkul gerek işlem hacmi gerekse diğer işlemleriyle piyasaya liderliğine soyundu. Bu da bizi yüreklendirdi’’ diye konuştu.

San, bireysel bankacılık alanı için bütün büyük bankaların savaştığını kaydederek şunları belirtti:

‘‘Bu savaşın içine girip de ezilmeye hiç niyetimiz yok. Diğer taraftan kurumsal bankacılık da ekonominin büyümesiyle gelişecek. Bizim bu alanda kapabileceğimiz veya diğerlerinden çalabileceğimiz pay var. Yatırım bankacılığında ise geçen yıla göre yüzde 150'lerin üzerinde bir büyüme var. Biz de buradan çok daha fazla pay almak istiyoruz. Avrupa'daki örneklerine bakıldığı zaman aktiflerini belirli seviyede tutup çok kárlı bankalar var. Bu dönemde küçük olmanın belirli avantajı var.’’

Banka birleşmelerinin vergi muafiyetleri çıktığı takdirde olabileceğini söyleyen San, şöyle konuştu: ‘‘Önümüzdeki dönemde rasyonel bir şekilde bazı bankalar sektör içinde pozisyon alamayacağı için birleşmeler olabilir. Ama bunun dışında sektörde yer alan 70 aynı banka niye birbiriyle birleşsin. Hedefleyen ve satın almak isteyen bankalar, kimi, niye alsın. Bankacılık sektöründe yabancıların payları da düşük kalıyor. Ancak gerçek bankacılık başlayıp risk birimi azaldıkça yabancı bankaların Türkiye'de rekabet gücü arttı. Bu duvarlar tam kalkarsa yabancı bankalar Türkiye gelir. ’’