Güncelleme Tarihi:
Vasiyeti üzerine 10 yıldır verilen Uluslararası Araştırma Ödülü’nü kazananlar önceki gün açıklandı. Yarışmanın konusu bu yıl, “Türkiye’de Çeşitlilik İçerisinde Birlikte Yaşamak, Diyalog ve İşbirliği” oldu. Kürt, Ermeni, dini hoşgörü üzerine makale yazan üç akademisyen eşit ağırlıklı ödül alırken, Jüri Özel Ödülü ise 1970’den beri Türkiye ve bölgede Kürt sorunu üzerine araştırmalar yapan Hollandalı Profesör Martin Var Bruinessen’e verildi. Önceki akşam Sabancı Center’da Sakıp Sabancı için hem anma töreni hem de ödül töreni vardı. Ev sahipleri eşi Türkan, kızları Sevil ve Dilek Sabancı’dı. Erol Sabancı ve Suzan Sabancı Dinçer’in yer aldığı törene Orhan Gencebay, Bedri Baykam gibi sanatçılar ve Sabancı’nın dostları da katıldı.
Güler Sabancı sohbetimizde “Konu bir yıl önce belirlendi. Ancak, Türkiye gündemine oturdu” diyordu.
KÜRT RAPORUNA ÖNCÜLÜK
Bu yıl ki ödülün konusunun ayrı bir önemi daha vardı. Sakıp Sabancı, Kürt sorununun en ağır yaşandığı 1990’larda Türkiye’de cesur bir adımla TÜSİAD’ın “Kürt Raporu’ hazırlamasına öncülük etmişti. Sabancı Üniversitesi Kurucu Mütevelli Heyeti Başkanı Güler Sabancı, ödülünün konusuna ilişkin şunları söyledi:
“Hepinizin bildiği gibi, farklılıkların demokratik bir şekilde bir arada var olmasını sağlamak adına atılması gereken adımlar, Türkiye’nin en önemli gündem maddeleri arasında yer alıyor. Yapılan tüm çalışmalarda sunulan analizler ve çözüm önerilerinin, diyalog ve iş birliğinden beslenen bir iklim oluşmasına katkı sağlayacağına inanıyorum.”
Jüri Özel Ödülü’nü alan Hollanda University of Utrecht’ten Emeritus Profesör Martin Van Bruinessen, konuşmasını Türkçe yaptı. Bruinessen 1970’lerden beri Kürt sorunu üzerine araştırmalar yapan bir antropolog. “Ağa, Şeyh ve Devlet” (Agha, Shaikh and State) isimli kitabı Kürt çalışmaları için çığır açıcı bir kitap olarak niteleniyor. Türkiye’de akademisyenlerin bu konuda çalışmaları büyük riskler alarak yaptığını hatırlatan Bruinessen, şunları söylüyor:
“Türkiye’de İsmail Beşikçi Kürt sorunu için çok önemli eserler yazdı. Ayşe-Ragıp Zarakol bu konuda çalışmalar yapan önemli isimlerdi. Ama bedel ödediler. Ben önce yabancıydım. Türkiye’nin siyasi hareketinde yerim yoktu. Düşmanım da yoktu. Objektif oldum” diyor.
BAŞKALARI DA OLSA...
12 Mart sonrası Hollanda’ya mülteci olarak Kürtlerin geldiğini ve bu sorunla o zaman tanıştığını anlatan Bruinessen, antropolog olmaya karar verdiğinde konu olarak Kürtleri seçtiğini, sadece Türkiye sınırlarında değil bölgedeki tüm Kürtlere ilişkin araştırmalar yaptığını söylüyor.
Bruinessen, Türkiye’nin en büyük kapitalistlerinden biri olan Sabancı’nın Kürt Raporu hazırlattığını da hatırlatarak “Keşke Sabancı gibi daha fazla işadamı olsaydı” diyor.
Bruinessen, akademisyenlerin çalışmalarının topluma etkisinin kısıtlı kalabileceğini de ekleyerek, “Türkiye’de genç nesil araştırmacıların sayısı artıyor. Bu neslin araştırmaları Türkiye için umut vadediyor. Ben Türkiye’ye iyimser bakıyorum” diye devam ediyor.
2016’nın konusu yeni merkezler
Törende “Makale Ödülü”nü şu isimler aldı:
“Hoşgörünün Ötesi: Antakya Medeniyetler Korosu Örneğinde Dini Farkların Temsili” başlıklı makalesiyle University of Waterloo’dan Mahiye Seçil Dağtaş,
“Savaş Gölgesinde Karşılaşmalar: Türkiye’nin Kürt Bölgesi” başlıklı makalesiyle University of Michigan’dan Haydar Darıcı
“Arşiv Olarak Harabe: Anadolu’da Toprak ve Bellek” başlıklı makalesiyle University of California, Los Angeles’tan (UCLA) Anoush Tamar Suni.
Ödülün 2016 yılı araştırma konusu da “Türkiye’de Yeni Merkezler: Kentlerde Ekonomi, Eğitim, Sanat ve Barış” olarak açıklandı.