Sahtecilik ve taklikçilik nedeniyle vergi kaybı 4 milyar dolar
Güncelleme Tarihi:
A.A.
Oluşturulma Tarihi: Kasım 17, 2006 14:29
Mey İçki Üst Yöneticisi (CEO) Galip Yorgancıoğlu, yapılan bir araştırmada, sahtecilik ve taklitçilik nedeniyle Devletin vergi kaybının yılda 4 milyar dolar olduğunun hesaplandığını, bu para ile çok ciddi yatırımlar yapılabileceği, istihdam ve gelir dağılımı sorunlarına köklü çözümler geliştirilebileceğini kaydetti.
Yorgancıoğlu, Türk Patent Enstitüsü ve Marka Koruma Grubu tarafından düzenlenen Marka Kültürü: Sorunlar-Çözümler, Dünya ve Türkiye Örnekleri” konulu konferansta Marka Koruma Grubu adına yaptığı konuşmada, yaklaşık 350 markayı temsil eden Marka Koruma Grubunun, toplumda sahtecilik ve kaçakçılık konusunda duyarlılık yaratmayı amaçladığını vurguladı.
Kötü niyetli kişi ya da örgütlerin, üzerine büyük yatırımlar yapılan ürünlerin sahtesini, taklidini üreterek tüketicinin parasına göz diktiklerini ve sağlığı ile oynadıklarını dile getiren Yorgancıoğlu, şöyle devam etti:
“Gıda maddelerinde, alkollü, alkolsüz içkilerde ve özelikle ilaçta sahtecilik ve taklitçilik insan sağlığını ciddi biçimde tehdit ediyor. Haricen kullanılan kozmetik ve temizlik ürünleri de yine tüketiciye büyük zararlar verebiliyor. Bu ürünler kayıt dışı ekonomiyi besliyor, istihdamı engelliyor ve devlet vergi kaybediyor. Marka Koruma Grubunun yaptırdığı bir araştırmada, devletin sahtecilik ve taklitçilik nedeniyle vergi kaybının yılda 4 milyar dolar olduğu hesaplandı. Bu kadar büyük bir para kayıt dışına gitmese, çok ciddi yatırımlara harcanabilir ve istihdam, gelir dağılımı sorunlarına köklü çözümler geliştirilebilir.”
Galip Yorgancıoğlu, sahtecilik ve taklitçiliğin iletişim ve ulaşım teknolojisindeki gelişmelerin de etkisiyle son zamanlarda daha da geliştiğine dikkat çekerken, dünyanın hemen hemen her yerinde lüks tüketimin daha yüksek oranda vergilendirilmesinin, özellikle bu tür ürünlerin sahtecilere sağladığı getiriyi artırdığını vurguladı.
-“SAHTECİLİKTE 512 MİLYAR DOLARLIK GLOBAL BÜYÜKLÜK”-
Uluslararası Yatırımcılar Derneği Başkanı Şaban Erdikler ise yabancı sermayenin Türkiye'de bugün ulaştığı noktadan daha ileri gitmesinin fikri ve sınai mülkiyetler hakkının çok iyi korunmasına da bağlı olduğunu söyledi.
Erdikler, fikri mülkiyet haklarında marka koruması başta olmak üzere henüz bazı reformların hayata geçirilmesinde yetersiz kalındığına dikkat çekti.
Dünyada sahtecilikte 512 milyar dolarlık global bir pazar büyüklüğünün söz konusu olduğuna işaret eden Erdikler, 2004 yılında dünyadaki sahte ürün pazarının yüzde 7'si gibi önemli bir bölümünün Türkiye'de üretildiği göz önüne alındığında yıllık 4 milyar dolarlık kaybın aslında düşük kaldığını ifade etti.
Şaban Erdikler, bu nedenle sahtecilik ve taklitçiliğin yarattığı vergi kaybının 4 milyar doların üzerinde 6-7 milyar dolar seviyesinde olduğuna inandığını dile getirdi.
Vergi oranlarının yüksekliğine dikkat çeken Erdikler, dolaylı vergilerin kabul edilebilir seviyelere çekilmesi ile kayıt dışılığın azalacağını vurguladı.
Türk Patent Enstitüsü Başkanı Yusuf Balcı da enstitünün yaptığı çalışmaları aktararak, Türkiye'de sınai mülkiyet sisteminin daha da gelişmesi için kamu ve özel sektörü kapsayan çalışmalar ile projelere gelecekte de devam edeceklerini söyledi.
Kötü niyetli kişi ya da örgütlerin, üzerine büyük yatırımlar yapılan ürünlerin sahtesini, taklidini üreterek tüketicinin parasına göz diktiklerini ve sağlığı ile oynadıklarını dile getiren Yorgancıoğlu, şöyle devam etti:
“Gıda maddelerinde, alkollü, alkolsüz içkilerde ve özelikle ilaçta sahtecilik ve taklitçilik insan sağlığını ciddi biçimde tehdit ediyor. Haricen kullanılan kozmetik ve temizlik ürünleri de yine tüketiciye büyük zararlar verebiliyor. Bu ürünler kayıt dışı ekonomiyi besliyor, istihdamı engelliyor ve devlet vergi kaybediyor. Marka Koruma Grubunun yaptırdığı bir araştırmada, devletin sahtecilik ve taklitçilik nedeniyle vergi kaybının yılda 4 milyar dolar olduğu hesaplandı. Bu kadar büyük bir para kayıt dışına gitmese, çok ciddi yatırımlara harcanabilir ve istihdam, gelir dağılımı sorunlarına köklü çözümler geliştirilebilir.”
Galip Yorgancıoğlu, sahtecilik ve taklitçiliğin iletişim ve ulaşım teknolojisindeki gelişmelerin de etkisiyle son zamanlarda daha da geliştiğine dikkat çekerken, dünyanın hemen hemen her yerinde lüks tüketimin daha yüksek oranda vergilendirilmesinin, özellikle bu tür ürünlerin sahtecilere sağladığı getiriyi artırdığını vurguladı.
-“SAHTECİLİKTE 512 MİLYAR DOLARLIK GLOBAL BÜYÜKLÜK”-
Uluslararası Yatırımcılar Derneği Başkanı Şaban Erdikler ise yabancı sermayenin Türkiye'de bugün ulaştığı noktadan daha ileri gitmesinin fikri ve sınai mülkiyetler hakkının çok iyi korunmasına da bağlı olduğunu söyledi.
Erdikler, fikri mülkiyet haklarında marka koruması başta olmak üzere henüz bazı reformların hayata geçirilmesinde yetersiz kalındığına dikkat çekti.
Dünyada sahtecilikte 512 milyar dolarlık global bir pazar büyüklüğünün söz konusu olduğuna işaret eden Erdikler, 2004 yılında dünyadaki sahte ürün pazarının yüzde 7'si gibi önemli bir bölümünün Türkiye'de üretildiği göz önüne alındığında yıllık 4 milyar dolarlık kaybın aslında düşük kaldığını ifade etti.
Şaban Erdikler, bu nedenle sahtecilik ve taklitçiliğin yarattığı vergi kaybının 4 milyar doların üzerinde 6-7 milyar dolar seviyesinde olduğuna inandığını dile getirdi.
Vergi oranlarının yüksekliğine dikkat çeken Erdikler, dolaylı vergilerin kabul edilebilir seviyelere çekilmesi ile kayıt dışılığın azalacağını vurguladı.
Türk Patent Enstitüsü Başkanı Yusuf Balcı da enstitünün yaptığı çalışmaları aktararak, Türkiye'de sınai mülkiyet sisteminin daha da gelişmesi için kamu ve özel sektörü kapsayan çalışmalar ile projelere gelecekte de devam edeceklerini söyledi.