Sahte imzalarla her şeyi haczedildi

LPG istasyonunu kaybederken, evine ve arabasına da haciz konuldu. Sezerer, sahte tebligatlarla mağdur edildiği gerekçesiyle Ankara Cumhuriyet Başsavcılığı’na suç duyurusunda bulundu ve karşı dava açtı. Bilirkişi, tebligattaki imzanın Sezerer’e ait olmadığına ilişkin rapor verdi. Ankara Karşıyaka Anadolu Bulvarı’nda 2001’de otogaz (LPG) istasyonu işleten Sezerer, başına gelenleri şöyle anlattı:

“2006’da akaryakıt ve benzinlik yapmaya karar verdik ve arsa sahipleriyle sözleşme imzaladık. İstasyonu 10 yıl süreyle işletecek-tim. Ancak, imar plan değişikliği gerekiyordu ve hukuki prüz çıktı. Açılan davalar 2011’de kesinleşti. Plan tadilatı tapuya işlendi. Arsa sahipleri 2006 tarihli sözleşmeye uygun davranmadılar, inşaat için yetki içeren vekaletname vermediler. Belediye ve kurumlardan inşaat izni alıp inşaata başlayamadım. Mevcut LPG istasyonum da Mart 2011’de yıkıldı. Arsa sahiplerine mağdur olduğum için ihtar çektim. Yeniden sözleşme yapıp 45 bin lira talep ettiler. Sonra 30 bine indiler. Üstelik sadece 5 yıl için. Kabul etmedim, mahkemelik olduk. Sözleşmenin aynen ifası için ben dava açtım. Sonra öğrendim ki, borcum olmamasına rağmen yaklaşık 760 bin liralık takip başlatılmış. Ödeme emri, ismim kullanılarak, sahte bir imza ile ‘Bizzat muhabatın kendisine’ notuyla 20 Haziran 2012’de tebliğ edilmiş ve takip kesinleş-miş. Haberim olmadan borçlu duruma düştüm hem de tahliye sebebi doğdu.