Güncelleme Tarihi:
Almanya'nın Aachen kentinde bulunan Şahinler Group Avrupa Merkezinde yeni konsepte göre yenilenen Adessa mağazası törenle açıldı. Şahin, mağazanın açılışı ve yeni konsept ile ilgili burada düzenlenen basın toplantısında yaptığı konuşmada, bünyesinde Vestino, Saix, Maver ve High Five gibi değişik markaları bulunduran Adessa'nın şimdiye kadar genellikle küçük şehirler ile büyük şehirlerin kenar semtlerinde yer aldığını, bundan sonra ise daha kaliteli ürünlerle çıtayı biraz daha yukarıya çekmek istediklerini vurguladı.
Özellikle Avrupa'nın büyük şehirlerinde hareketli noktalarda mağazalar açmayı istediklerini, ilk etapta Fransa ve İtalya'yı düşünmediklerini, ancak bu ülkelerin doğusundaki Avrupa ülkelerinin hepsinde yeni konseptle büyümek istediklerini belirten Şahin, şöyle devam etti:
“Adessa, Almanya, Avusturya, İsviçre, Slovenya ve Çek Cumhuriyetinde 250'nin üzerinde mağaza ile hizmet vermektedir. Önümüzdeki 5 yılda Polonya, Slovakya, Macaristan, Hırvatistan ve Litvanya'ya da gireceğiz. Ayrıca Çek Cumhuriyetinde bu yıl sonuna kadar 5 yeni mağazayı daha açmayı hedefliyoruz. Toplamda bir yıl içinde Avrupa'da 23 mağaza daha açmayı düşünüyoruz. Gelecekte Rusya'ya da girebiliriz. Mevcut 30 mağazayı da elden geçireceğiz. Orta sınıfa hitap eden, bir ayağı Zara, bir ayağı H&M, bir ayağı C&A gibi moda giyen gençleri, artık biraz daha fazla para ödemeye hazır olan müşterileri almak istiyoruz. Fiyat açısından Zara ile H&M'ye yakın olacağız.”
Şahin, konsept değişikliği ile yeni müşterilere ulaşacaklarını, bu sayede ciroda 1-2 yıl içinde en az yüzde 10'luk, 3-5 yıllık sürede de reklamların desteğiyle yüzde 30 civarında artış öngördüklerini bildirdi.
DOLCE GABBANA, ZARA, H&M, DIESEL İLE ÇALIŞIYORUZ
Kemal Şahin, Avrupa'nın ve ABD'nin büyük markalarının çoğunun kendi müşterileri olduğunu anlatarak, Dolce Gabbana, Zara, H&M, GAP, Puma, Diesel, C&A, Fila, Metro, Karstadt, Kaufhof'a üretim yaptıklarını, üretimlerinin yüzde 70'ini diğer firmalar için gerçekleştirdiklerini ifade etti.
Hazır giyim ve tekstil üretiminde 1,1 milyar avroluk ciroyla Avrupa'da 4., dünyada ise 18. sırada yer aldıklarına işaret eden Şahin, bu yıl dolar bazında yüzde 10, avro bazında ise yüzde 5 gibi büyüme beklediklerini aktardı.
Şahin, Türkiye'nin yanı sıra Bulgaristan, Mısır ve Ürdün'de üretim yaptıklarını, şu anda Mısır'a odaklandıklarını, satın aldıkları bir arsa üzerine 25 milyon dolarlık yatırımla entegre bir tesis kuracaklarını, üretim açısından gelecekte Bangladeş ve Hindistan'ın da düşünülebileceğini, ancak somut bir durumun söz konusu olmadığını kaydetti.
Şahinler Holdingin diğer faaliyet alanlarından biri olan gayrimenkule de değinen Kemal Şahin, yıllık 1,5 milyar dolarlık ciroya sahip Avrupa Serbest Bölgesinin önümüzdeki 5 yılda dolmasını beklediklerini, Beylikdüzü'nde 74 dönümlük arazi üzerinde 1 milyar dolarlık alışveriş ve konut projesinde önümüzdeki aylarda kazmayı vurmayı planladıklarını belirtti.
Gayrimenkul ve inşaat işinin gelecekte holdingin önemli iş alanlarından biri olacağını vurgulayan Şahin, ayrıca Rusya, Almanya ve Ukrayna'dan inşaat teklifleri aldıklarını, bu konuda değişik görüşmeler yaptıklarını bildirdi.
ÜRETİM YAPMAK İÇİN KENDİ MARKANIZIN ÖNEMİ YOK
Türkiye'nin markalaşmaya önem vermesi gerektiğini, ancak üretim yapmak için markanın bir öneminin olmadığı görüşünü aktaran Şahin, “Bir marka olduğunuzda üretim yapacaksınız diye bir şey yok. Enternasyonel bir marka olursanız, tam tersine Türkiye dışında bütün ülkelerden tedarik etmeniz gerekiyor.
İtalyan markası gelip Türkiye'de en ucuz fiyata mal yaptırmaya çalışıyor. Yaptırabilse Çin'de yaptırır, ama Çin o kalitede yapamıyor. Mecburen bize yaptırıyor. Türkiye'nin geleceği burada. Markaların üretildiği bir yer olması çok önemli. Dolayısıyla Türkiye'de üretim yapacak firmalara fokus olup, onların istediği ürünleri Türkiye şartlarında yapabilmesi lazım” şeklinde konuştu.
Şahin, Türkiye'deki işçilik maliyetlerinin yüksekliğine dikkat çekerek, “Emek yoğun ve yüksek adet yapan firmalar için eğer Türkiye'deki maliyetler Mısır'ın 2 misli kadar olursa Mısır'a gitmeyiz, Türkiye'de üretim yaparız. Ama 4 misli olunca üretim yapamıyoruz. Maliyetleri düşürmemiz şart. Aksi takdirde esnafa, üreticiye (Mısır'a git) diye tavsiyede bulunmamız lazım. Türkiye'de imkan yoksa müşteri kaybetmemek için Mısır'a gitmek gerekir” dedi.
BİRİLERİ MASAYA YUMRUĞUNU VURURSA İŞ OLUR
Kemal Şahin, katma değeri düşük tekstil ürünlerinin üretiminin gelecekte Çin'e bırakılması gerektiği yönündeki görüşlerin hatırlatılması üzerine ise kısa vadede bu görüşe katılmadığını, ancak
Türkiye'de 20 yıl sonra tekstilde 4 milyon kişi çalıştırma hedefinin olamayacağını ifade ederek, şu görüşleri aktardı:
“Konya'nın doğusunda 5 milyon eğitimsiz, çalışmaya hazır işsiz var. Doğu'ya teknoloji yoğun, markalaşmış otomobil fabrikaları götürmemiz mümkün değil. O kadar para yok. Fabrikalar niye gitmez? Yüksek eğitim almış iş gücü söz konusu değil. Diğer taraftan büyük şehirlerimizde kapkaç yapanlar da onlar. Bu sorun politik ve bölgesel sorun. Dolayısıyla önümüzdeki 10 sene içinde bence buralarda tekstil sektöründen daha iyi bir sektör yok. Az para, hızlı eğitilen, yüksek eğitimi olmayan işçiler için potansiyel var. Bu önemli bir sorun diyorsak, belki hiç vergi de alınmayacak, üstüne belki de arsa verecekler. O zaman Mısır'a gitmeye gerek kalmayacak. Birileri masaya yumruğunu vurup, (bu 5 milyon insanı dağlardan indireceğim, kapkaçcı caddelerinden çıkaracağım, fabrikalarda medeni insanlar gibi çalıştıracağım) derse o iş olur. Dolayısıyla kısa vadede tekstile bir şeyler yapmak gerekir.”
Şahinler Group Europe Yönetim Kurulu Başkan Vekili Ahmet Kalkan ise dünyaca tanınan karakterler yaratan firmalarla şu anda 30 adet kontratları bulunduğunu ve her lisans için lisans sahibine cirodan yüzde 12-13 oranında pay verdiklerini belirterek, toplamda 3 bin civarında karakter kullandıklarını kaydetti. Kalkan, yenilenen Adessa mağazasının ilk gün cirosunun 25-30 bin avro olmasını beklediklerini bildirdi.