Güncelleme Tarihi:
Akdeniz Üniversitesi Ziraat Fakültesi Tarım Ekonomisi Bölümü Öğretim Üyesi Prof. Dr. İbrahim Yılmaz, Rusya'ya satılamayan yaş sebze meyve ürünlerinin büyük ölçüde iç piyasaya gireceğini belirterek, bu ürünlerin iç piyasaya girmesinin de fiyatlarının aşırı şekilde düşmesine neden olacağını bildirdi.
Ziraat Mühendisleri Odası Antalya Şubesi tarafından, tarımsal öğretimin 170. yılı kutlama etkinlikleri çerçevesinde "Rusya Krizinin Türkiye ve Antalya Tarımına Etkileri" konulu konferans düzenlendi.
Konferansta konuşan Akdeniz Üniversitesi Ziraat Fakültesi Tarım Ekonomisi Bölümü Öğretim Üyesi Prof. Dr. İbrahim Yılmaz, 24 Kasım 2015 tarihinde Türk hava sahasını ihlal eden Rus uçağının düşürülmesinin ardından, Rusya'nın 1 Ocak 2016 tarihi itibarıyla bazı tarım ürünlerine ambargo uygulaması başlatacağını açıkladığını hatırlattı.
Dünya Ticaret Örgütü (DTÖ) kurallarına göre Rusya ve Türkiye'nin birbirine ambargo uygulamaması gerektiğini kaydeden Yılmaz, bu açıdan Türkiye'nin Rusya'yı DTÖ'ye şikayet edebileceğini ve şikayet ettiğinde de muhtemelen Rusya'nın yaptırımla karşılaşabileceğini söyledi.
Rusya'nın söz konusu ambargoyu, standartlar, sınırda bekletme, işlemleri yavaşlatma gibi tarife dışı engeller şeklinde de uygulayabileceğine işaret eden Yılmaz, "Nereden bakarsanız bakın uygulama tartışmalı ve Dünya Ticaret Örgütü kuralları bakımından tartışılacak bir uygulama" diye konuştu.
Türkiye'nin yaş sebze meyve ihracatında Rusya'nın çok önemli bir paya sahip olduğunu belirten Yılmaz, domates ihracatının yaklaşık yüzde 66'sının, domatesin yüzde 50'den fazlasının Rusya'ya satıldığını vurguladı. Yılmaz, şöyle devam etti:"
Ambargoya konu olan ihracat miktarı, yaklaşık 700 milyon dolar. Rusya Türkiye için yaş meyve ve sebze ihracatı açısından vazgeçilemeyecek önemde bir pazar. Konu henüz Türk kamuoyunda yeterince tartışılmıyor. Şu anda daha çok turizm tartışılıyor ama tarım boyutu daha vahim. Turizmde alternatif pazarlar bulunabilir. Tarım sektöründe krizin fiyatlar yoluyla ambargonun dalga dalga sektörün ilgili kesimlerine yayıldığını göreceğiz.
Yurt içi fiyatlarımız bazı ürünlerde önemli ölçüde gerileyecek. Şu anda işin başındayız. Önümüzdeki dönemde yurt içi fiyatların şiddetli bir şekilde gerilemesini bekliyoruz."
Tarım ürünlerinin arz ve talep esnekliklerinin düşük olduğunu, fiyatta meydana gelecek bir birimlik değişmeye karşın arz ve talep değişikliklerinin sınırlı olduğunu ifade eden Yılmaz, "Yani fiyat düştü diye daha çok domates yemeyeceğiz. Tüketeceğimiz bir sınır var. Fiyatı yükseldi diye de bazı ürünleri tüketmekten vazgeçmiyoruz. Rusya'ya satılamayan ürünler büyük ölçüde iç piyasaya girecek. Bu ürünlerin iç piyasaya girmesi de fiyatların aşırı şekilde düşmesine neden olacak" ifadelerini kullandı.
Yılmaz, sorunun çözümü için yakın vadede alternatif pazarlara bakılması ve üreticinin devlet tarafından desteklenmesi gerektiğini sözlerine ekledi.
Rus borsası 13 ayın en düşüğüne geriledi
Petrol fiyatlarındaki düşüşün devam etmesi ve Asya piyasalarındaki dalgalanmalar nedeniyle Moskova Borsası haftaya yüzde 4 kayıpla başladı.
Moskova Borsası'nda RTS Endeksi 17 Aralık 2014'ten bu yana en düşük seviye olan 701,21 puanı gördü.
Borsadaki yüzde 4,16’lık sert düşüşün yanı sıra Rus rublesi de dolar karşısında 76,7180, avro karşısında 84,0275 seviyelerine kadar yükseldi. Böylece ruble, dolar karşısında 16 Aralık 2014'ten bu yana en düşük düzeyine indi.
Rusya Merkez Bankası 16 Aralık 2014'te politika faizini yüzde 10,5'ten yüzde 17'ye yükseltmişti. Buna bağlı olarak dolar/ruble paritesi de 79,5190 düzeyine kadar çıkmıştı.
Rus piyasaları, petrol fiyatlarındaki aşağı yönlü seyrin yanı sıra dünyanın en büyük ikinci ekonomisi olan Çin’in yaptığı yuan devalüasyonun ardından global borsalarda görülen sert düşüşten de etkilenmeye devam ediyor.