Güncelleme Tarihi:
Biliyorsunuz, bu hafta 17 Aralık rüşvet operasyonu sonrası görevlerinden olan bakanlar hakkındaki fezleke olduğu iddia edilen belgeler sızdı. Orada Dubai üzerinden yapılan işlemler de anlatılıyor.
İşte Dubai’nin yasadışı para akışında nasıl bir merkez haline geldiğini ve bu yolsuzluk ağında oynadığı kritik rolü kanıtlayan vaka.
*
HİKÂYE Çalık Enerji’nin eski CEO’su Erdal Çelik’in 2007’de görevden ayrılıp Ankara’da Lotus AŞ’yi kurmasıyla başlıyor.
Çelik, Çalık dönemi edindiği ilişkileri kullanarak Aşkabat’ta işler alıyor.
Rafineri, santral inşaatları derken, Türkmenistan’da yaklaşık bir milyar dolarlık iş hacmine ulaşıyor.
İşler başta iyi gidiyor.
Ancak Lotus Grubu’nda çalışan elektrik mühendislerinden birinin faturalandırmalarda bazı sahtekârlıklar yapıldığını fark etmesiyle işler karışıyor.
*
2002’de yapılan Beyaz Enerji operasyonunu hatırlıyor musunuz?
Orada da Enerji Bakanlığı’nda dönen dolaplar ortaya saçılmış, TEAŞ genel müdürleri, eski bakanlar cezalar almıştı.
İşte o davanın en kritik isimlerin biri de “Bakanı Yüce Divan’a yollayan bilirkişi” TEAŞ çalışanı Elvan Cem Kök’tü.
Kök davadan sonra bakanlık bürokrasisi tarafından dışlandı.
2008’de de ayrılıp Lotus’a geçti.
Ancak 2012’de de bu sefer Lotus’ta fatura sahtekârlığı yapıldığını anladı.
2012’de istifa etti ve yine bir whistleblower’a dönüşüp elindeki belgeleri 7 Ekim 2013’te Vergi Denetim Kurulu’na yolladığı bir ihbar mektubuyla devlete sundu.
*
İŞTE benim de de Beyaz Enerji’den 12 yıl sonra bulup konuştuğum Kök’ten edindiğim belgelere göre Lotus’un iddiaya konu sahtekârlığı, Sarraf dosyasındaki gibi yine Dubai üzerinden oluyor.
Lotus AŞ, aldığı projeler için Türkmenistan’a inşaat malzelemeleri yolluyor.
Ancak malzemeler için Türkiye’deki tedarikçi firmalarla Dubai’de kurduğu Lotus FZE şirketi üzerinden anlaşma yapıyor.
Örneğin Türkiye’deki Emta firması, bu iş için Dubai’deki Lotus FZE’ye tonu 1375 dolardan çelik satıyor.
Malı taşıyan TIR’lar da, Doğubeyazıt’tan İran’a girerken gümrüğe bu belgeleri veriyor.
Ancak Kök’ün anlattığına göre, gümrükten geçtikten sonra TIR’lar İran’da bir benzin istasyonunda duruyor.
Ve şoförler, belgeleri burada Lotus AŞ’nin kendilerine verdiği sahte faturalarla değiştiriyor.
Sonra da Dubai yerine direkt Türkmenistan’a sürüyor…
Türkmenistan gümrüğüne ise taşıdıkları malı, tonu 3988.99 dolardan Türkmenistan’a satılmış gösteren başka belgeler sunuyor.
Bu arada Dubai’deki Lotus FZE de, yine Türkmenistan’daki aynı alıcıya, hiç gönderilmeyen, tonu 3988.99 dolardan başka bir sahte fatura kesiyor.
Ve böylece çark tamamlanıyor.
*
PEKİ para akışı nasıl oluyor?
Kök’ün verdiği bilgilere göre Türkmenistan’daki şirketler ödemeleri Almanya’da Deutsche Bank üzerinden yapıyor.
Lotus da Frankfurt’ta havaleyi teslim alıp parayı daha sonra temlik verdiği isimler üzerine dağıtıyor.
Böylece vergiden kaçırılmış, rüşvet olarak da kullanılmaya uygun yasadışı para, global piyasada kayboluyor.
*
KÖK, Türkmenistan’da müteahhitlik işi yapan birçok firmanın, vergi kaçırmak için Dubai üzerinden tabela şirketlerle böyle iş yaptığını anlattı.
Bunun kanıtının da Türkiye’nin dış ticaret verileri olduğunu söyledi.
Yazıda verdiğim, Türkiye’nin 2002’den beri Türkmenistan ve Dubai’nin bulunduğu Birleşik Arap Emirlikleri’ne yaptığı ihracata bakın, siz de göreceksiniz.
Türklerin milyarlarca dolarlık iş yaptığı Türkmenistan’a yıllık ihracat en fazla 1-2 milyar dolar.
Ama doğru düzgün hiçbir mal akışının olmadığı BAE, 8 milyar dolarları görüyor.
İran’ın buradaki tek rolü ise Rıza Sarraf gibilerin İran’a uygulanan yaptırımları aşmak için ticareti paravan şirketlerle Dubai üzerinden yürütmesi değil sadece.
Lotus örneğinde olduğu gibi…
Türkiye-İran-Türkmenistan hattında süren sahte fatura operasyonu da, işin başka bir boyutu.
*
İRAN bu denklemden çıkacaktır.
Çünkü devri sabık başlattılar, Sarraf’ın ağababası Zencani’yi aldılar ve işi hükümet yetkililerine doğru götürüyorlar…
Yakında cumhurbaşkanı Ruhani döneminden önceki üst düzey isimler, hatta belki Ahmedinejad’ın kendisi bile hapsi boylarsa hiç şaşırmam.
Benim üzüntüm ise…
Bu yolsuzlukların ortaya çıkarılmasına karşı Türkiye’de süren direnç.