Güncelleme Tarihi:
Tavşanlı'da üreticiler leblebileri, çeşitli baharatlar ve şekerlerle tatlandırarak satışa sunuyor. Çikolatalı, karamelli, karanfilli, sakızlı, kahveli, tarçınlı, limonlu, tiramisulu gibi çeşitleri bulunan leblebi, Türkiye'nin yanı sıra yurt dışında da damakları tatlandırıyor.
İlçede yıllık 30 bin ton civarında üretilen leblebi, birçok Avrupa ve Arap ülkesine ihraç ediliyor. Rusya'dan genellikle tuzlu ve acılı, İngiltere'den çikolatalı ve karamelli leblebi talep ediliyor.
"SARI LEBLEBİNİN YERİNİ HİÇBİRİ TUTMAZ"
Tavşanlı Leblebiciler Odası Başkan Yardımcısı Hakan Dönmez, yaptığı açıklamada, "leblebi" denilince akla ilk önce Çorum geldiğini fakat Türkiye'deki leblebi imalatının yüzde 85'inin Tavşanlı'da yapıldığını söyledi.
Leblebiciliğin ilçenin önemli gelir kaynaklarından biri olduğunu belirten Dönmez, "Pirimiz Şeyh Murat Gazi'dir. Bizim de dede mesleğimiz leblebicilik. Dedemin babası dahi leblebicilik yapmış. Bize miras kalan bir meslek, ata sanatıdır. Tavşanlı'ya bağlı Çukurköy Mahalesi'nin yüzde 90'ı leblebi imalatıyla uğraşır." diye konuştu.
Dönmez, sanayi odaları aracılığıyla çeşitli ülkelere leblebi ihracatı yapıldığını ifade ederek, şöyle devam etti:
"Yurt dışına birçok ülkeye ihracatımız var. Tunus ve Azerbaycan'a leblebi yolluyoruz. Onlar, sade leblebi ve şekerli leblebi talep ediyor. Soğuk ülkelere acılı leblebi yolluyoruz. Hem insanı dinç tutar, hem de tokluk hissi verir. Ruslar, genelde tuzlu ve acılı, İngilizler ise çikolatalı ve karamelli istiyor. 'Nostalji' dediğimiz şekerli leblebi var. En son ürünümüz de ballı çikolatalı leblebi. Tiramisulu leblebi, ballı susamlı gibi çeşit çeşit leblebi var ama sarı, sade leblebinin yerini hiçbiri tutmaz. Özellik, sade leblebidedir. Damak zevki olan Tavşanlı leblebisini anlar."
"LEBLEBİ ÜRETİMİ, ZOR VE ZAHMETLİDİR"
İlçede uzun yıllardır leblebicilik yapan Mehmet Harmancıklıoğlu da leblebi yapımının kolay olmadığını anlattı. Leblebi imalatının zor ve zahmetli olduğunu dile getiren Dönmez, "Nohudu alır, irisini, ufağını ayırırız. Üç kez tav ederiz. Ondan sonra nohudu istirahate yatırırız. Yaklaşık bir ay kadar istirahat eder. Soğur bu şekilde. Daha sonra ıslatırız ve ardından yine irisini ufağını ayırıp 'mafak' denilen kavaktan yapılma bir aletle kabuğunu çıkartırız. Daha sonra tuzlar, baharatlar, şekerleriz." ifadelerini kullandı.