Oluşturulma Tarihi: Ağustos 05, 2010 14:33
Mimar Mühendisler Grubu Yerbilimleri Komisyon Başkanı Kadem Ekşi, gelecek hafta Başbakan Recep Tayyip Erdoğan'ın açılışını yapması planlanan Cevizlik HES santrali ile ilgili, “Davalık olan bir yerin açılışının yapılmasının yasal olmadığını düşünüyoruz” dedi.
Ekşi, Rize Gazeteciler ve Muhabirler Derneğinde düzenlediği basın toplantısında, Türkiye'nin, artan nüfusu, büyüyen ekonomisi ve artan enerji ihtiyacı için ülkenin su kaynaklarını kullanma konusunda bir politikayı uygulamaya koyduğunu belirtti.
Ancak gelinen durumda ülkenin dört bir yanında planlanan hidroelektrik santral (HES) projelerinin endişeye yol açtığını belirten Ekşi, HES'lerin çevreye, canlı yaşamına, insan sağlığına tehdit oluşturduğunu ileri sürerek, “Dereler, nehirler özel şirketlere satılıyor. Ancak biz bölgenin eğitim, sağlık turizm aksında büyümesini arzu ediyoruz” dedi.
Yapılmakta olan HES projeleri nedeniyle dere yataklarının daraldığını, havza planlaması yapılmadan lisans alan projeler nedeniyle derelerin kuruma aşamasına geldiğini savunan Ekşi, “Kuruyan dereler, bir yıkım projesidir. İnsanların yaşam alanları, milletimizin tarihi yok edilmek istenmektedir. EPDK verilerine göre Rize'de planlanan 80'e yakın HES projesi ile dereler 850 kilometre boyunca tünellere alınacak. Bu da derelerin kuruması anlamına gelir. Bu nehirlerin sonu olacaktır. Bunları dikkate alan insani ve vicdani yaklaşım istiyoruz” diye konuştu.
Ekşi, hiç kimsenin enerjiye karşı olmağını ancak derelerdeki yaşama zarar verilmesi durumunda mahkemeye başvuracaklarını vurgulayarak, şunları kaydetti:
“İkizdere vadisinde yapılması planlanan Demirköy HES projesi, mahkemece iptal edildi. Başbakan Erdoğan'ın açacağı Cevizlik HES'de de birçok sorun var. ÇED raporuna aykırı olarak tünellerden çıkartılan malzeme dere yataklarına boşaltıldı. Şalt sahası ÇED raporunda yer verilmeyen köy alanının ortasına yapıldı. Bundan dolayı 200 kişi mahkemeye başvurdu. Cevizlik HES kısa süre önce deneme üretimine başladı. Bunun sonucu olarak da dereye verilen suyu can suyu dışında kesti. Geceleri ise hiç su verilmiyor. Ama bölgeye hafta sonu bakanlar gelecek, başbakan gelecek diye dereye bırakılan su miktarını artırdılar. Yapılan iş su korsanlığı, dere soykırımıdır. Cevizlik HES ile ilgili açtığımız dava Danıştay'da görüşülecek. Bu nedenle davalık olan bir yerin açılışının yapılmasını yasal olmadığını düşünüyoruz.”
Ülke genelinde planlanmakta olan 2 bin civarında HES'in tamamının 2023 yılında faaliyete geçmesi ile o günkü enerji ihtiyacının ancak yüzde 8'inin karşılanabileceğini anlatan Ekşi, “Sucul yaşamın yok edilmesine kimsenin hakkı yoktur. Suyun boşa aktığı söyleniyor. Böyle bir şey olabilir mi? Su boşa akmıyor, canlı yaşamı devam ettirme görevini görüyor. Bazı kişiler para kazanacak diye canlı yaşamı yok edilemez” diye konuştu.