Oluşturulma Tarihi: Nisan 02, 2011 00:00
Entegre reklam kampanyalarının giderek daha çok benimsendiğini belirten Leo Burnett Kreatif Direktörü İdil Akoğlu Ergülen, “Kampanya fikrini bir platform yaratarak farklı mecralarda aynı anda etkin bir şekilde yaşatabilen kampanyalar günümüzde daha sağlıklı sonuç veriyor” dedi.
GÜNÜMÜZ iletişim dünyasında markalar arasındaki rekabet, bir yandan yaratıcılık ve etkinlik tartışmalarını alevlendirirken, bir yandan da entegre kampanyalar etkinliğin ölçüsü olarak ağırlık kazanıyor. Leo Burnett Kreatif Direktörü İdil Akoğlu Ergülen, dünyada giderek daha geçerli olan televizyondan, gazeteye, dergiden, internete, outdoor alanlara kadar tüm mecraları kapsayan kampanya fikrinin Türkiye’de de daha fazla benimsenmeye başladığını söyledi.
Kampanya platformu
Belli mecralara odaklanan değil, kampanya fikrini bir platform yaratarak farklı mecralarda aynı anda etkin bir şekilde yaşatabilen kampanyaların günümüzde daha sağlıklı sonuç verdiğini kaydeden Ergülen, şöyle konuştu: “Her yönden insanları saran entegre iletişim fikirleri istiyoruz, bunları hayata geçirmenin yollarını
arıyoruz, müşterilerimizi buna ikna etmeye uğraşıyoruz. Başarabildiklerimiz var ama dünya örneklerine baktığımızda almamız gereken daha çok yol var.”
En yaratıcı işlerin büyük bütçelerle yapılabileceği düşüncesinden sektör olarak vazgeçeli uzun zaman olduğunu vurgulayan Ergülen, şunları söyledi: “Bir markanın insanların karşısına çıkıp tutarlı ve etkili bir iletişim yapabilmesi için bütçesini de akıllıca yönetmesi, daha sağlıklı oluyor. Bazen daha zorlu şartlar altında, daha düşük bütçelerle, yaratıcılığınız daha da bilenebiliyor. Leo Burnett’te bunu bizzat yaşadığımız çok proje oldu. Reklam ajansı olarak yarattığınız fikir, amacı en yi şekilde destekleyip insanların markayla ilişkiye girmesini sağlıyorsa, hem anlamlı hem davetkar bir ilişki kurabiliyorsa işte o zaman insanların markası olur, popüler olur, daha fazla insanın hayatında fark yaratarak yer eder. Bu anlayışın içinde hem yaratıcılık hem etkinlik var doğal olarak.”
Kırmızı, zorlu ve çekici yarışma olduBU yıl 3 Kırmızı ve 6 Başarı Belgesi alan TBWA İstanbul’un TBWA İstanbul’un Kreatif Direktörü Volkan Karakaşoğlu, Kırmız’da rekabetin her yıl daha da arttığını söyledi. Kırmız’da her yıl daha iyi işlerin yarıştığını gözlediğini belirten Karakaşoğlu, “Bu yıl kazanan işlere baktığımızda, önceki yıllara göre daha iyi işler olduğunu görebiliyoruz. Kendini uluslararası düzeyde ispatlamış birçok kampanyanın yarışması, Kırmızı Ödülleri’ni daha da zorlu, kaliteli ve çekici bir yarışma haline getirdi” dedi. IKEA, Inlingua ve TEB için yaptığımız üç işle ödül aldıklarını kaydeden Karakaşoğlu, şöyle devam etti: “TEB ilanlarımızın başlıkları gazetelerde görüldüğü ilk gün konuşulmaya başlanmıştı. Küçük esnafın ruh halini anlayan duygusal ve zeki bir kampanyaydı. IKEA kampanyamız Luerzers Archieve’a kapak olurken, iyi bir poster fikrinin her zaman değerli olacağını ispat etti. Inlingua kampanyası da, üç ay süren post prodüksiyon çalışmasıyla yine aynı dergide yayınlandı. Birçok yarışmadan ödülle döndü.”
Ödülleri 15’i buldu
Leo Burnett 8’inci Kırmızı Ödülleri’nde 5 Kırmızı Ödülü ve 15 Başarı Belgesi aldı. İdil Akoğlu Ergülen, ilk yılından bu yana istisnasız her yıl Kırmızı’da yer aldıklarını belirterek, “Bugüne kadar yaklaşık 15 Kırmızı’mız, bir o kadar da başarımız var. Geçtiğimiz yıl Max Factor Mascara ilanıyla aldığımız ‘Kıpkırmızı’ da dahil” dedi.
Yabancı yarışmalarla aradaki uçurum kapanıyor
YARATICILIĞI ödüllendiren her yarışmanın standartları yükseltmek gibi ciddi bir misyonu olduğunu vurgulayan İdil Akoğlu Ergülen, şöyle devam etti: “Eskiden yerli yarışmalarla dünyadaki yarışmalar arasında sonuçlar bakımından bence uçurum vardı. Şimdi bu fark giderek azalıyor, özellikle basın ve outdoor’da bu yükselişi daha net görüyorsunuz. Dünyadaki reklam Dünyanın dört bir yanından en iyi basın ilanlarının basıldığı Archive Dergisi’ne bir işinizin girmesi eskiden tatlı bir hayalken, şimdi son sayılarına bakın, kapaktasınız. İçindekiler bölümünü hızlıca tararken bir kaç defa bayrak gözünüze çarpınca haklı olarak gurur duyuyorsunuz, ister sizin işiniz olsun ister komşunun işi.”