Güncelleme Tarihi:
REEBOK, kendi adına fason üretim yapan şirketlerde, insan hakları denetimi yapmaya başladı. Şirket, Türkiye'de de çalışacağı üreticilerin kapılarının ne tarafa açıldığını bile kontrol ediyor.
Üretim için nelere bakılıyor?
16 yaş sınırı.
Fazla mesai hesaplaması yaparak saat ücretini hangi katsayıya bölündüğü.
İşçiye mesai hesap pusulasının verilip verilmediği ve mesai için zorlanıp zorlanmadığı.
İşçi mesaiye kalmıyorsa ceza uygulamasının olup olmadığı.
Tuvaletlerin üzerinde kırmızı ışık uyarısının olup olmaması. Bu sayede işçinin boşuna tuvalet için zaman kaybetmemesi sağlanıyor.
Dikiş iğnelerinin kırılması halinde iğnenin ucunun bantla yapıştırılıp tarih atılmasını ve o an dikilen ürünün ayrılmasını istiyorlar. Veya ürünü metal dedektörden geçirilmesi gerektiğini söylüyorlar.
Yangın anında çıkış planlarının görünür yerlere konulması ve ayda bir yangın alarm tatbikatı yapılmasını istiyorlar.
Ecza dolapları bulundurup iki personelin ilk yardım kursundan geçmesi gerekiyor. Bu uygulamaların eğitimsiz işçiler için anlaşılabilir olması isteniyor.
Her işçinin metal ve temiz bir su bardağı olması gerektiğini belirtiyorlar.
Yangın felaketine karşı bina incelenip, kapıların açılımına dikkat ediliyor. Yangın merdiveninin bulunduğu yer ve uyarı cihazları kontrol ediliyor.
UZAKDOĞU'daki tesislerinde çocuk işçi ve ucuz işgücü kullanıldığı gerekçesiyle şiddetli eleştirilere maruz kalan spor giyim firmaları oluşturdukları Fair Labor Organizasyonu (FLA) ile, artık üretim yaptıracakları taşeron firmalarda önce ‘‘insan hakları’’ denetimi yapıyor. Çalıştırdığı elemanın mesai ücretinden, kullandığı bardağa, yangın anında kapıların açılımına kadar sıkı bir inceleme yapan şirketler, bu denetimler sonucu taşeron firmalara üretim yaptırıp yaptırmayacağına karar veriyor.
Nike, Reebok, Adidas ve Levi's'ın içinde bulunduğu toplam 12 şirket tarafından oluşturulan ve önümüzdeki yıllarda bu sayının artması beklenen Fair Labor Organizasyonu tüm dünyada taşeron şirketlerde insan hakları denetim yapmaya başladı.
Türkiye'de de Uniton Şirketi Reebok'ın bu denetiminden geçen firmalardan. Reebok için üretim yapmak isteyen Uniton Şirketinin sahibi Suat Ertem, ‘‘Reebok, mal kalitesini ve üretim şeklini incelemeden önce bizi insan hakları denetimine tabii tuttu. Denetimler sonucunda bazı kapılarımızın dışarı açılmadığı ve bu yüzden yangın anında tehlikeli olabileceği belirlendi’’ dedi. Reebok'dan teknik ekip beklerken karşılarında insan hakları yetkilisini bulduklarını söyleyen Ertem, ‘‘Türkiye'de bu uygulama sınai şirketlerinin dışında ilk kez gerçekleştiriliyor’’ dedi.
SINIFI GEÇTİK
İnsan hakları konusunda denetim yapan yetkilinin sabah 9.30'dan 16.00'a kadar fabrikada incelemelerde bulunduğunu kaydeden Ertem şöyle konuştu: ‘‘Yetkilinin yaptığı incelemeler sonucu yüzde 80 Reebok standartlarına uygun çıktık. Uygun olmadığımız yüzde 20'lik bölümün ise 3 ay içinde düzeltilmesi şartıyla Reebok'ın bizimle çalışabileceği belirtildi. Bu bizim için çok sevindirici bir olay. İnsan haklarında sınıfı geçtik.’’
Ertem, Reebok standartlarına uygun olmayan kısımları ise şöyle anlattı: ‘‘Dışa açılmayarak yangın anında tehlike yaratabilecek bir kaç kapı, yangın söndürme tüplerinin bulunduğu kolonlarda kırmızı boya olmaması ve yangın merdivenin bulunduğu yeri uygun bulmadılar. Bize önce bunlar kapris gibi geldi ancak daha sonra haklı olduklarını anladık. Çünkü biz şu ana kadar hiç yangın tecrübesi yaşamadık, ama onlar yangın paniği yaşamışlar ve buna karşı önlem istiyorlar. Bize verdikleri üç aylık süre içinde eksiklerimizi gidereceğiz.’’
Bu uygulamanın Reebok için komple bir sistem haline geldiğini belirten Ertem, şunları söyledi:
‘‘Bu denetim sayesinde şirketler arasında daha iyi bir denetim oluşacak. Sadece ucuza mal üreterek artık büyük markaların siparişlerini alamıyorsunuz. Yurt dışına açılabilmek için artık ucuz ve kaliteli mal üretmenin dışında insan haklarına da önem vermeniz gerekiyor. Biz bu konuda iyi bir sınav verdik. Reebok için ne üreteceğimiz henüz belli değil. Yapılan incelelemelerde tespit edilen eksikliklerin giderilmesi halinde bize kataloglarını gönderecekler. Ancak bu denetim sadece bununla sınırlı değil. İnsan hakları organizasyonundan bir yetkili her ay düzenli olarak denetim yapmaya devam edecek.’’