Real mağazalarını yeniliyor
Güncelleme Tarihi:
Oluşturulma Tarihi: Nisan 22, 2010 16:01
Real Hipermarketleri Türkiye Genel Müdürü Kubilay Özerkan, “Yenileyeceğimiz mağazaların yeni mağaza açmak kadar maliyeti oluyor. Bu sene, yenileme çalışmaları için 6 milyon avro civarında bir yatırım yapmayı planlıyoruz” dedi.
Özerkan, 2010 yılında Real Hipermarketleri'yle ilgili planlarını anlatmak üzere düzenledikleri toplantıda yaptığı konuşmada, dünyada 2009 yılının çok kolay bir sene olmadığına dikkati çekerek, Türkiye'de de krizin etkilerini hissettiklerini bildirdi.
Şu anda 13 mağazalarının bulunduğunu dile getiren Özerkan, 4 tanesini daha önceden yenilediklerini, 6 tanesini daha yenileyeceklerini belirtti.
Yenileme çalışmalarının bir mağaza açılışı kadar maliyeti olduğunun altını çizen Özerkan, bu çalışmalara 6 milyon avro civarında yatırım yapmayı planladıklarını söyledi.
Özerkan, bu yıl yeni mağaza açmayı düşünmediklerini ifade ederek, büyük şehirlerde planladıkları yeni lokasyonlar olduğunu, özellikle mağaza açmak anlamında büyük şehirlere yoğunlaşmak istediklerini vurguladı.
Yıl sonuna kadar bütün mağazaların yenilenmesini hedeflediklerini dile getiren Özerkan, Ankara, Konya ve Beylikdüzü mağazalarını Ramazan ayına kadar yetiştirmeyi planladıklarının altını çizdi.
Pazar konseptini Türkiye'de uyguladıklarını, ancak, diğer ülkelerde de bu uygulamanın iş yapacağına inandıklarını ifade eden Özerkan, “Mağaza içi modelimizi, pazar konseptini ihraç ediyoruz” dedi.
Özerkan, Bursa'daki mağazalarını Metro Cash&Carry'ye devredeceklerini ifade ederek, Bursa mağazası için yeni lokasyon arayışı içerisinde olduklarını kaydetti.
“Biz mağaza açabiliriz, kapatabiliriz, mağaza devralabiliriz” diyen Özerkan, küçük gruplardan, Real markası altında iş yapmak için talepler olduğunu, ancak mağazalarının belli bir konseptinin bulunduğunu ve minimum 6 bin-7 bin metrekare alanda hizmet verdiklerini anlattı.
“FİYATA DUYARLI MÜŞTERİLER BEYAZ ETE YÖNELDİ”
Özerkan, pazar konseptinin Türk tüketiciler tarafından benimsendiğini bu sebeple bu konseptte düzenlemelerin olacağını belirterek, şunları kaydetti:
“Geçen yıl kaliteli ve markalı ürünlerden oluşan bir sepeti 320 liraya dolduruyorduk. Bu sene aynı sepetin fiyatını yüzde 1,5 düşürdüğümüzü görüyoruz. Geçen seneden bu yana biz de, müşteriler de fiyat odaklı olduk. Temel ihtiyaç maddelerinden oluşan 670 ürünümüzde indirim marketlerden daha ucuza satma kampanyamız var. Krizde bu ürünlerin satışında yüzde 40 artış gördük. Fiyat komandolarımız var, bunlar her gün rakipleri takip ediyorlar. Mağazalarımızı açacağımız lokasyonları daha dikkatli seçiyoruz. Türk insanı pazar alışverişini seviyor. Bizim ilk mağazamız olan Ankara mağazamızı bu şekilde değiştireceğiz. Türkiye'de et fiyatları çok artsa da bu bizim satışlarımızı etkilemedi. Müşteriler bizden et yerine güven satın almaya geliyorlar. Bizim müşterimiz et alırken bize güvendiği için alıyor. Müşterilerimizin sosyoekonomik durumu daha iyi olduğu için de satışlarımız çok etkilenmedi. Daha fiyata hassas müşterilerimiz de beyaz ete döndüler. Beyaz ette yüzde 30 civarında bir artış gözlemliyoruz. Ayçiçeği yağı, şeker ve pirinç fiyatlarını ise aşağıya çektik. Satış fiyatlarımızda danada yüzde 50 artış var. Kuzuda yüzde 14 oranında bir artış var. Biz et fiyatlarının yükselmesini istemiyoruz. Et fiyatlarının da düşeceğini düşünüyoruz. Bu sene Kurban Bayramına kadar bir düzene gireceğini düşünüyoruz.
Bir başka uygulamamız ise, “evlere servis”... Fulya mağazamızda başlattığımız evlere servis hizmeti çok ilgi görüyor. Bakkalların kendilerini farklılaştırması lazım. Bakkalların satışlarının etkilenmesinde indirim marketlerinin daha etkili olduğunu düşünüyoruz.”
Kubilay Özerkan, krizde ucuz ürünlerin satışlarında yarı yarıya artış olduğunu gördüklerinin altını çizerek, bunun yanı sıra organik ürün satışlarını da ikiye katladıklarını, çünkü artık tüketicilerin kalite ve sağlığa da önem verdiklerini belirtti.
Bir gazetecinin, “Lüferine sahip çık” kampanyasına destek oluyor musunuz?” sorusunu da Özerkan, “Balıkta artık devam ettirilebilirlik önemli hale gelecek. Önümüzdeki 15 sene içerisinde bütün balık pazarının yüzde 85'den fazlasının kültür yetiştiriciliği ile yapılacağı öngörülüyor. Evet lüferimize sahip çıkıyoruz biz de...Belli bir boyutunu almıyoruz. Deli danayı gördük, kuş gribini gördük. Balıkla ilgili de soru işaretleri var. Civa oranları artıyor. Biz buna şimdiden dikkat ediyoruz” şeklinde yanıtladı.
BAKKALLARIN YENİLENMESİ İÇİN TEŞVİK KREDİSİ
Metro Grup Türkiye Temsilcisi Nurdan Tümbek ise, bir gazetecinin “Bakkallar ve hipermarketlerin bir işbirliği söz konusu olabilir mi?” sorusunu şöyle yanıtladı:
“Biz tüketicinin yararına olan her şeyi destekleriz. Metro cash&carry Anadolu'yu dolaşan bir TIR ile geçen sene 2 bin 200 bakkalı yeniledi ve bu TIR Türkiye'de gezmeye devam ediyor. Hükümet de bir teşvik kredisi çıkarabilir bakkalların kendini yenileyebilmesi için. Birçok Avrupa ülkesinde bakkallar ürünlerin dışında tavuk çeviriyorlar, sandviç yapıyorlar. Hükümete iyileştirme yenileme için teşvik kredisi anlamında birçok şeyler önerilebilir. 'Şu hipermarket şu kadar bir bakkalın yenilenmesine yardım etsin' şeklinde bir çalışma yapılabilir.”
Şu anda 13 mağazalarının bulunduğunu dile getiren Özerkan, 4 tanesini daha önceden yenilediklerini, 6 tanesini daha yenileyeceklerini belirtti.
Yenileme çalışmalarının bir mağaza açılışı kadar maliyeti olduğunun altını çizen Özerkan, bu çalışmalara 6 milyon avro civarında yatırım yapmayı planladıklarını söyledi.
Özerkan, bu yıl yeni mağaza açmayı düşünmediklerini ifade ederek, büyük şehirlerde planladıkları yeni lokasyonlar olduğunu, özellikle mağaza açmak anlamında büyük şehirlere yoğunlaşmak istediklerini vurguladı.
Yıl sonuna kadar bütün mağazaların yenilenmesini hedeflediklerini dile getiren Özerkan, Ankara, Konya ve Beylikdüzü mağazalarını Ramazan ayına kadar yetiştirmeyi planladıklarının altını çizdi.
Pazar konseptini Türkiye'de uyguladıklarını, ancak, diğer ülkelerde de bu uygulamanın iş yapacağına inandıklarını ifade eden Özerkan, “Mağaza içi modelimizi, pazar konseptini ihraç ediyoruz” dedi.
Özerkan, Bursa'daki mağazalarını Metro Cash&Carry'ye devredeceklerini ifade ederek, Bursa mağazası için yeni lokasyon arayışı içerisinde olduklarını kaydetti.
“Biz mağaza açabiliriz, kapatabiliriz, mağaza devralabiliriz” diyen Özerkan, küçük gruplardan, Real markası altında iş yapmak için talepler olduğunu, ancak mağazalarının belli bir konseptinin bulunduğunu ve minimum 6 bin-7 bin metrekare alanda hizmet verdiklerini anlattı.
“FİYATA DUYARLI MÜŞTERİLER BEYAZ ETE YÖNELDİ”
Özerkan, pazar konseptinin Türk tüketiciler tarafından benimsendiğini bu sebeple bu konseptte düzenlemelerin olacağını belirterek, şunları kaydetti:
“Geçen yıl kaliteli ve markalı ürünlerden oluşan bir sepeti 320 liraya dolduruyorduk. Bu sene aynı sepetin fiyatını yüzde 1,5 düşürdüğümüzü görüyoruz. Geçen seneden bu yana biz de, müşteriler de fiyat odaklı olduk. Temel ihtiyaç maddelerinden oluşan 670 ürünümüzde indirim marketlerden daha ucuza satma kampanyamız var. Krizde bu ürünlerin satışında yüzde 40 artış gördük. Fiyat komandolarımız var, bunlar her gün rakipleri takip ediyorlar. Mağazalarımızı açacağımız lokasyonları daha dikkatli seçiyoruz. Türk insanı pazar alışverişini seviyor. Bizim ilk mağazamız olan Ankara mağazamızı bu şekilde değiştireceğiz. Türkiye'de et fiyatları çok artsa da bu bizim satışlarımızı etkilemedi. Müşteriler bizden et yerine güven satın almaya geliyorlar. Bizim müşterimiz et alırken bize güvendiği için alıyor. Müşterilerimizin sosyoekonomik durumu daha iyi olduğu için de satışlarımız çok etkilenmedi. Daha fiyata hassas müşterilerimiz de beyaz ete döndüler. Beyaz ette yüzde 30 civarında bir artış gözlemliyoruz. Ayçiçeği yağı, şeker ve pirinç fiyatlarını ise aşağıya çektik. Satış fiyatlarımızda danada yüzde 50 artış var. Kuzuda yüzde 14 oranında bir artış var. Biz et fiyatlarının yükselmesini istemiyoruz. Et fiyatlarının da düşeceğini düşünüyoruz. Bu sene Kurban Bayramına kadar bir düzene gireceğini düşünüyoruz.
Bir başka uygulamamız ise, “evlere servis”... Fulya mağazamızda başlattığımız evlere servis hizmeti çok ilgi görüyor. Bakkalların kendilerini farklılaştırması lazım. Bakkalların satışlarının etkilenmesinde indirim marketlerinin daha etkili olduğunu düşünüyoruz.”
Kubilay Özerkan, krizde ucuz ürünlerin satışlarında yarı yarıya artış olduğunu gördüklerinin altını çizerek, bunun yanı sıra organik ürün satışlarını da ikiye katladıklarını, çünkü artık tüketicilerin kalite ve sağlığa da önem verdiklerini belirtti.
Bir gazetecinin, “Lüferine sahip çık” kampanyasına destek oluyor musunuz?” sorusunu da Özerkan, “Balıkta artık devam ettirilebilirlik önemli hale gelecek. Önümüzdeki 15 sene içerisinde bütün balık pazarının yüzde 85'den fazlasının kültür yetiştiriciliği ile yapılacağı öngörülüyor. Evet lüferimize sahip çıkıyoruz biz de...Belli bir boyutunu almıyoruz. Deli danayı gördük, kuş gribini gördük. Balıkla ilgili de soru işaretleri var. Civa oranları artıyor. Biz buna şimdiden dikkat ediyoruz” şeklinde yanıtladı.
BAKKALLARIN YENİLENMESİ İÇİN TEŞVİK KREDİSİ
Metro Grup Türkiye Temsilcisi Nurdan Tümbek ise, bir gazetecinin “Bakkallar ve hipermarketlerin bir işbirliği söz konusu olabilir mi?” sorusunu şöyle yanıtladı:
“Biz tüketicinin yararına olan her şeyi destekleriz. Metro cash&carry Anadolu'yu dolaşan bir TIR ile geçen sene 2 bin 200 bakkalı yeniledi ve bu TIR Türkiye'de gezmeye devam ediyor. Hükümet de bir teşvik kredisi çıkarabilir bakkalların kendini yenileyebilmesi için. Birçok Avrupa ülkesinde bakkallar ürünlerin dışında tavuk çeviriyorlar, sandviç yapıyorlar. Hükümete iyileştirme yenileme için teşvik kredisi anlamında birçok şeyler önerilebilir. 'Şu hipermarket şu kadar bir bakkalın yenilenmesine yardım etsin' şeklinde bir çalışma yapılabilir.”