Güncelleme Tarihi:
Hasan Emektar bundan tam 21 yıl önce Bakırköy’de çaycılık yaparken evlenip Almanya’ya geldi. Almanya’daki ilk durağı ise Köln’deki bir kaset dükkanı oldu. Burada işe girdi. O yıllarda kaset dükkanları hareketliydi, her yeni çıkan albüm dükkana yeni bir canlılık katıyordu. Ancak zamanla teknoloji kaset satışlarının bitme noktasına gelmesine neden oldu. Emektar, patronunun dükkanı devredeceğini öğrenince bu işe talip olduğunu söyledi. Ve 2007 yılında işin başına geçti. İlk olarak dükkana kitap ve plak raflarını ekledi. Burası artık bir kitap ve müzik evi olmuştu. Zamanla teknolojiye yenik düşeceğini ve dükkanına kilit vuracağını düşünse de hala ayakta.
GENÇLERLE DEĞİŞTİ
Ve bugün Emektar’ın dükkanındayız. Zamanla müşteri kitlesi değişse de Emektar’ın dükkanı hem alışveriş hem de ziyaret noktası olmuş. Köln’den yolu geçenler önce buraya uğruyor. Emektar’a göre işin ekonomisi de 20 yılda çok değişmiş. Önceden kaset için gelenler şimdi plak ve kitap için geliyormuş. Özellikle gençlerde büyük bir plak sevdasının başladığını söyleyen Emektar, “Yeni nesil bu anlamda biraz farklı hareket ediyor. Biz işler biter diye düşünürken onlar yeni bir ekonomik hareketlilik yarattı. Gençlerin plak sevdası bu dükkanı ayakta tuttu” diyor.
ARŞİV NİTELİĞİ TAŞIYOR
İçeriği girdiğimizde hem Türklerle hem de Avrupa’nın farklı noktalarından gelen müşterilerle karşılaşıyoruz. Avrupa’daki üniversitelerden, siyasilerden ve iş dünyasından da misafirleri olduğunu belirten Emektar, “Aslında burayı değerli kılan en önemli detaylardan biri belki de Türkiye’de olmayan albümlerin burada hala olması. Biz önceden Unkapanı’ndan çok sayıda albüm almıştık. Daha sonra CD işi bitince elimizdeki ürünlerin hepsi arşiv niteliği taşımaya başladı ve değer kazandı. Şimdi Türkiye’dekiler bunları bizden alıp iyi paraya satıyorlar” dedi.
MEMLEKETİNİ ÖZLEYEN GELİYOR
Emektar son yıllarda dükkanında hem sanatçıların hem de şehirlerin isim ve sembollerinin olduğu ürünlerden de satmaya başlamış. Dükkanın önünden geçerken gelenler de hemen içeri giriyor. Emektar’a göre en fazla satan ürünler de Sivas’a ait. Çünkü burada da en fazla Sivaslı olduğunu söylüyor.
AVRUPA’DA BİR HAZİNE
Kendi dükkanını ‘Avrupa’da bir hazine’ olarak anlatan Emektar’a göre 22 yıldır biriktirdiği bu ürünlerin çoğu başka yerde yok. Geçtiğimiz yıllarda dükkanına gelen Selda Bağcan’ın kendisi için ‘teknolojiye kafa tutan esnaf’ benzetmesini yaptığını anlatan Emektar, “Türkiye’de olsam bu işe devam edemezdim ama burada özellikle gençlerin ilgisi çok fazla. Zaten gençlerin kültür ve sanat bütçeleri aylık 300 Euro’yu buluyor. Yıllarca bu işi yapmayı düşünüyorum” diyor.
NAKLİYE ÜCRETİ ZORLUYOR
Hasan Emektar, yıldan yıla artan nakliye ücretlerinden de şikayetçi. Artık Türkiye’den ürün getirme maliyetinin gittikçe arttığını söyleyen Emektar, “Önceden daha kolay ürün getirebiliyorduk ama şimdi kilogram başına 3.5 Euro oldu maliyet. Kitap getirirken çok zor oluyor. Kar marjı düşüyor. Ayrıca hatalı ürünü iade etmek imkansız olduğu için o da bizi etkiliyor” dedi.
KİM, NE SATIN ALIYOR?
Bu işe yıllarını vermiş Hasan Emektar’a göre Türkler ve Türk kökenliler Müslüm Gürses, Ahmet Kaya, Türkan Şoray, Zeki Müren, Sezen Aksu, Selda Bağcan, Gülden Karaböcek ve Neşat Ertaş’ı satın alıyor. Avrupalılar ise Tarkan, Athena, Sezen Aksu ve Ahmet Aslan gibi isimlere yöneliyor. Emektar son dönemde Avrupalı gençlerin yeni yıldızının ise Ezhel olduğunu vurguluyor. CD ve plakların ücretleri ise 9 Euro’dan başlıyor.