Güncelleme Tarihi:
Dolar/TL S&P'nin not indirimi ile gelişmekte olan ülke para birimlerinden negatif ayrışırken, TL'nin dolar karşısındaki değer kaybı yüzde 1'e yaklaştı, kur 4.1691 ile 11 Nisan tarihinden beri en yüksek seviyeye ulaştı.
Dolar kuru yeni güne 4.10 seviyesinde başlarken, gün içerisinde en yüksek 4.1691 TL'yi gördü. Dolar kuru saat 15.42 itibarıyla 4.1519 seviyesinde bulunurken, Euro/TL 4.9865 seviyesinde hareket ediyor.
Merkez Bankası'nın (TCMB) faiz artışı ve enflasyon raporunda verdiği sadeleşmede nihai adımın yakın olduğu yönündeki açıklamalar ardından dolar/TL 4.04'ün altına gerilemişti.
DOLARDA YÜKSELİŞ SÜRER Mİ?
TEB Yatırım stratejisti Işık Ökte, "Borsa İstanbul 2018 senesinin en kötü gelişen ülke piyasası konumunu devam ettirirken, pazartesi son 1 saatte gelişen satışlarla ana endeks kritik gördüğüm 106,6 bin desteğini aşağı kırdı. Bu satışlarda lokallerin uzun pozisyonlarda zarar-kes yapmaları etkili oldu" dedi.
Ökte değerlendirmelerine şöyle devam etti: Anlatılan en büyük hikayelerden biri ‘’Borsa Istanbul satışları küresel nedenlerden kaynaklanıyor’’ Buna hiç katılmıyorum – 2018 senesinde, gelişen ülke hisseleri teknoloji sektörüne şubat ayında gelen yüzde 10 satışları bile atlattı ve dolar bazında yüzde 1 yukarıda işlem görüyorlar. Sermaye akışları küresel bazda emtia ve hisse pozitif/tahvil negatif gelişiyor.
Sorun bizde bankacılık hisselerinde. Bankacılık sektörü, sınai sektöre rölatif 2001 likidite krizi seviyelerden daha kötü fiyatlanıyor. Banka / Sınai rasyosu bugün 21 senenin en düşük seviyesine satılıyor. 1. çeyrek karları iyi gelişirken bu paniği ancak kur tarafındaki bozulmayla, yeni borç yapılandırmaları getireceği fiyatlamasına bağlayabiliriz. Bankacılık sektörü bu sene dolar bazında yüzde 22 satılırken, gelişen ülke bankalarının yüzde 4 yukarıda işlem gördüğünü de unutmayalım.
Küresel hisse alımlarının devam ettiği bir ortamda, Borsa İstanbul’da 106,6 bin direncinin tekrar test edileceği bir ortam görüyorum çünkü sınaiye rölatif panik seviyelerine satılan bankalar dışında, tarihinde ilk kez net varlık değerine yüzde 20 iskontoyla işlem gören Koç Holding (tarihsel iskonto yüzde 5) gibi lider hisselerde de uzun vadeli alıcılar gelmesini bekliyorum. Şu anda öyle bir görüntü var ki, demir-çelik sektörü, para girişi olan likiditesi yüksek tek sektör olarak haline geldi.
Türk lirası ise, Merkez Bankası ağırlıklı ortalama fonlama maliyetini 75 baz artırdıktan bu yana içinde bulunduğumuz Orta Avrupa-Rusya-Körfez-Afrika grubu içinde, dolara karşı yüzde 1.4 satılmasına rağmen (4.0815’den 4.1405’e) en iyi performansa sahip. Rusya rublesi aynı dönemde dolara karşı yüzde 3.4, Güney Afrika rand yüzde 2.4 satılıyor. Yalnız, Türk lirası’nda bugün sert bir negatif ayrışma yaşıyoruz çünkü teknik bazda 11 işlem günüdür dolar/TL’de devam eden 4.0050-4.1235 bandının yukarı kırıldı.
Burada tahvil piyasasındaki sert yabancı satışları kadar (10 yıllık gösterge tahvil faizi 30 baz puan yukarıda) dolar/TL'de teknik bant kırılımıyla açık pozisyonların kapanması ve Sn. Yıldırım tarafından açıklanan pakette emeklilere yapılacak ödemelerin (12 milyon emekli * 2000 lira) senelik 24 milyar tutarında gerçekleşmesi de olduğu kanısındayım. Dokar/TL'de 4.1532 direncinin test edileceğini ancak yukarı kısa vadede kırılmayacağını düşünüyorum.
EN ÖNEMLİSİ FED’İN FAİZ KARARI OLACAKTIR
İntegral Yatırım Araştırma Uzmanı Eda Karadağ, "Türkiye, yine beklenmedik not indirimiyle karşı karşıya kaldı. Uluslararası kredi derecelendirme kuruluşu S&P, Türkiye'nin yabancı para cinsinden kredi notunun "BB"den "BB-"ye, yerli para cinsinden notunun "BB+"dan "BB"ye düşürüldüğünü, görünümünün "durağan" olduğunu bildirdi. Yapılan açıklamada, kurdaki değer kaybının ve oynaklığın finansal istikrara yönelik bir risk olduğu belirtilerek Türkiye'deki yüksek enflasyon ile birlikte kötüleşen cari ve mali açık gibi "makro ekonomik dengesizliklere" değinildi. Gelen bu not indiriminin ardından TL varlıklarda sınırlı negatif bir hareketin olduğunu söyleyebiliriz" dedi.
Karadağ değerlendirmelerine şöyle devam etti: "TL’de son dönemde kırılganlığın sürdüğünü analizlerimde belirtiyordum. Geçtiğimiz hafta, TCMB’den geç likidite penceresi tarafında yapılan faiz artışı biraz tansiyonun dinmesine ve TL’deki agresif tepkilerin önüne geçmiş olmuştu. Dolayısıyla, kurlar için olası haber akışlarına karşı temkinli olunmasında fayda var. TL’deki hassasiyet sürdüğü müddetçe Türkiye’nin aleyhine en ufak bir haber akışı TL varlıkların negatif fiyatlanmasına neden olmaya devam edebilir. Dış piyasada, dolar endeksinin 92.45 sınırında olması, gelişmekte olan ülke piyasalarını rahatsız ediyor. Dolayısıyla, dolar/TL kurunda yukarı yönde tepkiye neden oluyor. Bugün için Türkiye’den imalat PMI, ABD’den ADP özel sektör istihdam değişimi ve Fed’in faiz oranı kararı izlenecek. Veriler içerisinde en önemlisi Fed’in faiz kararı olacaktır.
Ancak, Fed’den bir faiz hamlesi beklenilmiyor sadece karar metnindeki ton piyasaların nabzını belirleyebilir. Pazartesi günü açıklanan mart ayı çekirdek kişisel tüketim harcamaları endeksi yıllık bazda Fed’in yüzde 2’lik hedefine yaklaşmış oldu. Bu sonuç fiyatlamalarda büyük bir sürprize neden olmadı ancak bu veri önümüzdeki aylarda da bu performansını korumaya devam ederse bu durumda Fed’in faiz artışı konusunda elini rahatlatabilir. Fed, bu veriyi aldı. Bakalım, iki gün süren toplantısında bu veriye yönelik bir konuşma yapıldı mı ve yapıldıysa piyasalara nasıl bir mesaj verecekler. Powell önderliğindeki ikinci Fed toplantısı olacak. Basın açıklaması olmayacağı için mart ayı kadar hareketli bir toplantı olmayacağını söyleyebilirim.
Sadece, dış piyasada risk algısının zayıflamasıyla toparlanmaya çalışan bir dolar var eğer bugün Fed pozitif açıklamalarla karşımıza çıkarsa bu durum doların daha da pozitif hareket etmesini destekleyebilir. Tabii, dolar güçlendikçe gelişmekte olan ülke piyasalarına baskı kuracağı gibi TL’nin de bu durumdan rahatsız olabileceğini unutmamakta fayda var. Kısacası, dolar/TL kuru açısından yine hareketli günler bizi bekliyor.
Dolar/TL kurunda yukarı yönde eğilim korunuyor. Kur, 4.10 seviyesinin üzerinde tepkisini veriyor ancak çok güçlü olamadığı görülüyor. Yine de yukarı yönde eğilimini koruduğu için 4.10 üzeri atakları gün içerisinde de sürebilir. S&P kaynaklı yeni bir sayfa açılmadı. S&P kararı sonrası piyasalardaki şok fiyatlama dinmiş durumda. Dolayısıyla, S&P nedeniyle yukarı yönde eğilimin süreceğini söylemek yanlış olur. Unutmamak lazım, kurda volatilite hala yüksek ve yön arayışını sürdürüyor.
Dolayısıyla, kur 4.10 üzerinde kalırsa bu durumda 4.10-4.15 aralığını takip edebiliriz. Gün içerisinde, 4.10 altı tepkilerde izlenebilir. Bu durumda da çok sert bir geri çekilme beklemek erken olabilir. Kur için 4.08-4.10 aralığını ihlal etmesini bekleyebiliriz. Piyasalardaki ortam, kurun 4.05 altı kapanışlarını biraz engelleyecek gibi duruyor."
S&P TÜRKİYE'NİN KREDİ NOTUNU DÜŞÜRDÜ
Kredi derecelendirme kuruluşu Standard & Poor's (S&P) Türkiye'nin kredi notunu enflasyon görünümünde bozulma, TL'deki değer kaybı ve ülkenin bozulan dış pozisyonunu gerekçe göstererek bir kademe düşürürken, görünümü negatiften durağana çevirdi.
Türkiye'nin kredi notu böylece yatırım yapılabilir düzeyin üç kademe altında bulunan BB-'ye inmiş oldu.
FED KARARI BEKLENİYOR
Dolar ABD ekonomisinin güçlü görünümü ve ABD Hazine tahvil getirilerindeki yükselişin desteğiyle dört ayın zirvesine yakın seviyelerde seyrediyor. Geçen iki günde yüzde 1 değer kazanan dolar, bu sabah yüzde 0.1 ekside bulunuyor.
Doların başlıca altı para birimi karşısındaki seyrini izleyen endeks dün 92.57'ye kadar yükselerek 10 Ocak'tan bu yana en yüksek seviyeyi gördü. Dolarda Fed'in açıklamaları bekleniyor.
Fed'in bu akşam açıklayacağı para politikası kararında faiz oranlarında değişiklik yapması beklenmiyor, ancak ABD ekonomisinden gelen hızlanma işaretleri göz önüne alındığında gelecek ay faizleri artırması bekleniyor.