Süleyman Demirkan
Oluşturulma Tarihi: Aralık 20, 2003 01:52
Başbakan Tayyip Erdoğan'ın, ‘‘Asgari ücreti yüzde 20 artırın, gerisini bana bırakın’’ sözleri işverenleri kızdırdı. TİSK Başkanı Refik Baydur, ‘‘Burası Patagonya değil. ‘Siz yüzde 20 zam verin, gerisini bana bırakın' diyor. Konuşmadan neden evet diyelim. Sen Peygamber misin’’ dedi.
Türkiye İşveren Sendikaları Konfederasyonu (TİSK) Başkanı Refik Baydur, Başbakan Recep Tayyip Erdoğan’ın asgari ücret konusunda yetkiyi aştığını belirterek, ‘‘Burası Patagonya değil, klan gibi keyfi davranamazsın. ‘Siz yüzde 20 zam verin, gerisini bana bırakın' diyor. Bilmeden, konuşmadan neden evet diyelim. Sen Peygamber misin, yoksa hami devlet mi’’ diye sordu.
Baydur, Başbakan’ın asgari ücret konusunda ‘‘yanlış adrese başvurup TOBB Başkanı Rifat Hisarcıklıoğlu'nu muhatap alması’’ kadar, TOBB Başkanı Hisarcıklıoğlu'nun da, bu muhataplığı kabul ederek Başbakanla kendi adlarına pazarlık yapmasını yadırgadığını belirtti. Baydur, ‘‘Asgari ücret Rıfat'ın işi değil, bu yetki yasayla TİSK'indir’’ uyarısı yaptı.
Asgari Ücret Tespit Komisyonu'nda, işveren kesiminin yasal temsilcisi TİSK'in Başkanı Baydur, hem Erdoğan'ı, hem de Hisarcıklıoğlu'nu yetkilerini aşmak, ilgili sivil toplum kuruluşları ile yetkili kurullara saygısızlıkla suçladı. Baydur, şunları söyledi:
‘‘Asgari ücret konusunda demokratik devletimizin yapısı içinde işleyen devlet-işçi-işverenden oluşan üçlü bir ayak var. Bu, ilgili yasanın 39. maddesine göre çalışıyor. Durum böyleyken, Başbakan'ın yasayı çiğneyip geçmesini yadırgadım. Buna hakkı yok.’’
YASAYI KALDIRSAYDI
Baydur, Erdoğan'ın, ‘‘Verdiğiniz asgari ücret, sizin çocuğunuzun bir gece kulübündeki bir günlük mönüsünün fiyatı bile değil’’ sözlerini anımsatarak, eleştirisini şöyle sürdürdü:
‘‘Başbakan'ın imkanı var. Bunu böyle yapıp olayın demogojisini yapacağına, popülist eylemler icra edeceğine, bir gecede Yasa'nın 39. maddesini değiştirip ‘Asgari Ücreti Başbakan tayin eder' deseydi. Biz de, o zaman yasa hükmü derdik. Başbakan'ın partisinin Meclis çoğunluğu ne olursa olsun, yasal sorumlulukları olan sivil toplum örgütlerine rağmen, ‘Böyle istedim, böyle yaptım' dememeliydi. Bunu demek, hukuk devletine yakışmaz.’’
Erdoğan'ın, Özbekistan'a giderken, kimseye danışmadan asgari ücreti açıkladığını belirten Baydur, ‘‘Başbakan, ‘mevcut asgari ücretin üstüne yüzde 20 koyun, gerisini bana bırakın' diyor. Ben de diyorum ki, (Burası Patagonya değil. Ne yapacağını söyle, gel birlikte yapalım)’’ dedi.
Baydur, Asgari Ücret sorununun, TOBB Başkanı'nın işi olmadığını belirterek, yasal olarak bu yetkinin TİSK'te olduğunu söyledi. Baydur, ‘‘Rıfat'ın, kalkıp da Başbakan'a bizim adımıza taahhütte bulunmasını çok yadırgadım’’ dedi. Baydur, tekrar Başbakan'ı kastederek, ‘‘Yanlış kapı çalıyor. Bu TOBB Başkanı Rıfat'ın işi değil, TİSK Başkanı olarak benim işim’’ diye uyardı. Erdoğan'ın yasal sosyal taraflarla birlikte, Çalışma ve Sosyal Güvenlik Bakanı Murat Başesgioğlu ve o bakanlığın tüzel kişiliğini elinin tersiyle ittiğini öne süren Baydur, şöyle konuştu:
‘‘Her şeyin bir sahibi var. Asıl sahiplerini hiçe sayarak TOBB Başkanı Rifat Hisarcıklıoğlu ile Türkiye çapında mukavele yapamaz. Yapmaya da hakkı yoktur. İhale mi veriyor? İşler iyi giderken, güven havasını bozuyor.’’
Mahalle kavgası ağzı kullanıyor
Başbakan Recep Tayyip Erdoğan'ın Konya'da söylediği, ‘‘Verdiğiniz asgari ücret, sizin çocuğunuzun bir gece kulübündeki bir günlük mönüsünün fiyatı bile değil’’ sözlerine de tepki gösteren TİSK Başkanı Refik Baydur, ‘‘Sorumluluk sahibi bir Başbakan, haklılığını ispat etme çabasıyla böyle davranamaz. Başkalarının harcamalarını kamuoyunda böyle reklam etmesi son derece sakıncalı. Bu mahalle kavgası ağzı’’ dedi.
TÜSİAD: Asgari ücrette Erdoğan ile mutabıkız
Türk Sanayicileri ve İşadamları Derneği (TÜSİAD) Yönetim Kurulu Başkanı Tuncay Özilhan, asgari ücret konusunda ‘‘hükümetle mutabık’’ olduklarını bildirdi. TÜSİAD olarak yaptıkları çalışmalarda da hükümetle benzer bir sonuca vardıklarını ifade eden Özilhan, şöyle konuştu: ‘‘Asgari ücret hakikaten düşük. Bu ücretle Türkiye refah toplumu olmanın çok uzağında. Bir çerçeve olarak yüzde 20'lik öneriye katılıyorum. Gelecek yıl yüzde 12'lik bir enflasyon beklentisi var. Asgari ücrette yüzde 20'lik bir artış, dengeleri sarsmaz.’’
Sendikalar asgari ücrette Erdoğan formülünü sevdi
Türk-İş Başkanı Salih Kılıç: Biz, Sayın Başbakan'ın önerisini destekliyoruz. Sayın Erdoğan'ın önerdiği gibi brüt 475 milyon lira olursa, asgari ücretlilerin son üç yıldaki kayıpları karşılanabilir. Çünkü, son üç yılda, DİE'ce belirlenen geçinme rakamları dikkate alınmayınca, reel ücretler yüzde 35 oranında geriledi.
Hak-İş Başkanı Salim Uslu: Sayın Başbakan'ın ‘‘Brüt Asgari Ücret 475 milyon lira olmalı’’ önerisini destekliyoruz. Bu brüt ücrette yüzde 55, net ücrette yüzde 50 oranında artış demek. Ancak, vergi ve prim oranları da düşürülmeli. Devlettün sürekli teşvik isteyen işverenlerin, asgari ücretin artışı söz konusu olunca, bu kadar cimri olmalarını kabul edemiyorum.
DİSK Başkanı Süleyman Çelebi: Asgari ücretin gündemini Başbakan belirliyor. Erdoğan, asgari ücreti insan onuruna yakışır bir düzeye çıkarma sözü vermişti. Şimdi topluma verdiği sözü tutmalı.