Güncelleme Tarihi:
KİĞILI Yönetim Kurulu Başkanı Abdullah Kiğılı, perakende sektörünün kötü bir yıl geçirdiğini vargulayarak, 2013 yılı için uyardı. Perakende sektörünün iyi gitmediğini, kimsenin de bunu açık şekilde dile getirmediğini söyleyen Kiğılı, “Sektörde gaz sıkışması var. 50 yıllık meslek hayatımda görmediğim bir ortamdayız. Sezonlar indirimle açılıyor. En büyükler dahil herkes indirim yapıyor” dedi.
GELEN YIL ÇOK TATSIZ
15’inci Deri Zirvesi’nde konuşan Abdullah Kiğılı, gümrük vergilerinin arttığını ve maliyetlerin katlandığını belirterek şöyle konuştu: “Tedarikçi bulunamıyor, hammadde fiyatları inanılmaz arttı. İndirim 12 ay! İnanaılmaz bir rekabet var. Firmaları çok tatsız bir yıl bekliyor. 2013 çok kötü bir yıl olacak. Hatta 2013 alarm veriyor. Gitmeyen mağazalar kapatılmazsa sektör çok kötü etkilenecek. Herkes finansmanla büyüdü. Bankaların sektöre bakışı değişti. Tüketici kredi kartıyla alışveriş yapıyor ve ödemeleri yeni yılda gerçekleşecek. İşte o zaman işler daha da zorlaşacak.”
DERS ALMIŞ OLMALIYIZ
Mudo Yönetim Kurulu Başkanı Mustafa Taviloğlu ise “2012 o kadar kötü geçti ki 2013 yılını kötü geçirme şansımız, lüksümüz yok. Dersini almayan çok zorlanacak ama ben iyimserim” dedi. Desa Yönetim Kurulu Başkanı Melih Çelet ise sektördeki arz fazlalığına dikkat çekerek, “Tüketicinin geliri o kadar artmadı ama arz fazlalığı var. Pasta aynı; dilimler inceldi. Kârsızlık ve maliyetler artıyor” diye konuştu.
5’İNCİ SEZON VAR
Hotiç Yönetim Kurulu Başkanı Mehmet Hotiç ise zirvede yaptığı konuşmada artık perakendede 4 sezon olmadığına, 5’inci bir sezon oluştuğunu söyledi. Hotiç şöyle konuştu: “Yazdan sonbahara bir türlü geçemiyoruz. Hâlâ herkes restoranlarda bile dışarıda oturuyor. Mağazaya bot, mont koyuyoruz ama havalar güzel gidiyor. Türkiye artık sahra kuşağına girmiş. Sektör en çok satış yaptığı eylül-kasım döneminde para kazanamayacaksa ne zaman kazanacak?”
Dericilere kırık not
KİĞILI Yönetim Kurulu Başkanı Abdullah Kiğılı, hazır giyim sektörünün gösterdiği başarıyı deri sektörünün gösteremediğini söyledi. “Deri sektörü neden bu duruma geldi” diye soran Kiğılı şöyle konuştu: “İthal deri çok. Tabakhaneler verimsiz. Arıtma tesisi olamay şehirlerden kaynaklanan haksız bir rekabet var. Rakip ülkelerin maliyet avantajı var. Sektörde birlik yok. Marka yok, profesyonel yönetim yok. Teknolojide ve modada iyisiniz, bir araya gelin güçlerinizi birleştirin. Hazır giyimciler 1980’lerde fason hamallığı yaparken 1990’larda marka ve perakendeye geçti. Hayal bile edemeyeceğimiz yurtdışı mazalarımız oldu. Siz de markalaşmaya ağırlık verin.”
Markalaşma mucizesi diye bir şey yok
MUDO Yönetim Kurulu Başkanı Mustafa Taviloğlu ise deri sektörüne şu tavsiyelerde bulundu: “Mudo’nun altında bir mucize yok. Mucize bekliyorsanız olmaz! Bir anda marka olunmuyır, sürdürülebilirlik önemli. Balıkçılar ne balığa ne havaya bakıyor. En çok birbirine bakıyor. Siz de bakacaksınız. Dünyaya bakacaksınız. Cem Boyner ile katıldığımız balıkçılık yarışında hep birinci oluyoruz. Tamam ekip iyi, ekipman var ama çok çalışıyoruz da. Biz bütün denizi yemleyip, rüzgarın yönüne bakıp, son ana kadar bekleyip, sabrederek kazandık. Dua da ettim. Her şeyi kullandık. Şans evet vardı ama şans bir şey yapıyorsanız var.”
Türk tekstilci de Greenpeace testi yapıyor
Türkiye Giyim Sanayicileri Derneği (TGSD) Başkanı Cem Negrin, Greenpeace’in araştırması sonucu ünlü yabancı hazır giyim markalarının ürünlerinde sağlığa zararlı maddeler tespit edilmesinin ardından İstanbul Tekstil ve Konfeksiyon İhracatçı Birlikleri (İTKİB) ile birlikte iç piyasada da denetime başlayacaklarını açıkladı. Negrin, “Bu araştırma kapsamındaki 10 yabancı marka ve 10 civarında Türk markanının Türkiye’de üretilen örneklerini toplayıp teste göndereceğiz. İTKİB’in Ekoteks Laboratuarı ve 3 ayrı yerde daha teste tabi tutacağız. Kendi durumumuzu görüp sorun varsa önlem alalım” dedi.