Ali ÖZTÜRK
Oluşturulma Tarihi: Mayıs 25, 2009 00:00
İSO Başkanı, TOBB’un Başkan Yardımcısı Tanıl Küçük, 70 kişilik İSO heyetiyle çıktığı Mardin-Şanlıurfa turunda, krizde sıkışan şirketlerin yoğun şekilde başvurduğu "iflas erteleme" yöntemi konusunda "dürüstlük" uyarısı yaptı. Küçük, "Bu konuda düzenleme yapılması gerekiyor" dedi.
İSTANBUL Sanayi Odası (İSO) Başkanı, Türkiye Odalar ve Borsalar Birliği’nin (TOBB) Başkan Yardımcısı Tanıl Küçük, 70 kişilik heyetle çıktığı Mardin-Şanlıurfa gezisinde, kriz nedeniyle artış görülen "iflas ertelemede dürüstlük" uyarısı yaptı. Küçük, kriz yüzünden iflas ertelemelerde ciddi artış olduğu yönündeki yorumlara katıldığını belirterek, "Bu konuda düzenleme yapılması gerektiği açık. Eğer her enstrümanı amacının dışında kullanırsanız, bu olumsuzluk göstergesidir. Her şeyden önce tüm kesimler sorumluluğuna paralel hareket etmeli" dedi.
İyi niyetli olalımHer kesimin "iyi niyetli" hareket etmesi gerektiğine dikkat çeken Tanıl Küçük, şöyle konuştu: "İyi niyetli hareket, bankaclık için geçerli olduğu kadar, reel sektör için de geçerli. Artık ’ben’ değil, ’biz’ diye düşünebilmeliyiz. Dürüst davranmalı, bu refleksleri geliştirmeliyiz. Geçmişte bankacılıkta kaynak sıkıntısı vardı ancak, bugün kaynak sıkıntısı çözülmüş durumda. Bugün yaşanan güven sıkıntısıdır. Güven sıkıntısının aşılması için hükümetimize de bankalarımıza da görev düşüyor."
"Kötü gidişin durduğu kanısının tüm kesimlere hissetirilmesi gerektiğine" değinen Küçük, şunları dile getirdi: "
Kredi faizleri; evet, yüksek ama neden yüksek olduğunun iyi tespit edilmesi lazım. Kredi faizleri yaşanan güven sıkıntısından dolayı yüksek. Bankalar, risk algıladıkları için kredi faizlerini yüksek tutuyorlar. Bunu aşmak hükümetin görevi. Bu konudaki en önemli enstrüman Kredi Garanti Fonu’dur. Hayata geçmesini bekliyoruz."
Tanıl Küçük, bir soru üzerine, hükümetin yeni teşvik paketiyle ilgili hazırlığını şöyle değerlendirdi: "Hükümetin hızlandırılmış bir çalışması var. Bildiğim kadarıyla Türkiye, 4 veya 5 bölge olarak düşünülüyor. Belirli bir miktarın üzerindeki yatırımlarda bu nitelikler aranmayacak. Gönül ister ki, yeni teşvik paketi konusunda tartışmaların sonuna kadar içinde olalım. Bekleyip görelim. İnşallah bu kez, geçmiş teşvik paketlerindeki gibi olmaz. Bu teşvikler amaca hizmet etmeli. Hükümetle teşvik paketini konuşuyorduk. Görüş alış verişinde bulunuyorduk. Bir kaç taneden fazla toplantı yapıldı. Sonra ara verildi. Kopukluktan sonra birden hızlandı. Hızlı bir şekilde tekar başladı. Hızlanma aşamasında biz bilgisiz kaldık."
Mardin’de 110 bin hektara ’cazibeli su’ gidecekDEVLET Bakanı Cevdet Yılmaz, 2012’de GAP kanallarının tamamlanacağını ve Mardin çevresinde 110 bin hektar alanın cazibe ile sulanabileceğini söyledi. Yılmaz, 2012 yılında
Atatürk Barajı sularının Mardin ovası ile buluşacağını bildirdi. Yılmaz, şöyle konuştu: "Harran Ovası’nda bilinçsizce sulama toprağa zarar verdi. 2012’de GAP’ın kanalları tamamlanacak ve Mardin çevresinde 110 bin hektar alan cazibe ile sulanabilecek. Bu en kötü ihtimalle 150 bin insana istihdam alanı yaratacak. GAP’ın tamamlanası için 2.8 milyar lira kaynak tahsis edildi."
Yeni teşvikler Türkiye’yi 4-5 bölgeye ayıracakDEVLET Bakanı Cevdet Yılmaz, yeni teşvik paketinde Türkiye’nin gelişmişlik düzeyine göre 4 ya da 5 bölgeye ayrılacağını bildirirken, illeri değişik gruplarda toplayıp, bütün Türkiye’ye teşvik vereceklerini vurguladı. Yılmaz, teşvik paketinin yeni bir yapıda tasarlandığını bunu, "Bölgesel ve sektörel teşvikler ile büyük projeler" olarak açıkladı. Teşvik paketinde, Türkiye’yi dünyada rekabet gücü yüksek alanlarda destekleyen bir yapı öngörüldüğünü, bölgeler arası dengesizlikleri giderme hedefinin ortaya konduğuna dikkati çeken Yılmaz, "Teşvik sistemimiz bu her iki hedefe hizmet edecek şekilde tasarlanıyor" dedi. Pakette yer alan teşvik araçlarına da değinen Yılmaz, şöyle konuştu: " Değişik enstrümanlar var, isimler çok önemli değil. Gümrük muafiyeti ve KDV indirimi gibi genel şeyler ile arazi tahsisi teşviki de var. Paketin Kurumlar Vergisi ile ilgili indirim boyutu da önemli. Bu enstrümanlar ve oranlar bölgelere göre değişecek. Enstrümanlar, araçlar değişebilir. Fakat ana mantık şu; illerimizi değişik gruplarda toplayıp, bütün Türkiye’ye teşvik vereceğiz. Bazı enstrümanlar bütün bölgelerde uygulanacak, diğerleri bölgesine göre değişebilecek."
Organize sanayi bölgeleri boş kaldıYURT içinde yaptığı gezilerden Van ve Edirne’yi örnek gösteren İSO Başkanı Tanıl Küçük, iki ilde de Organize Sanayi Bölgeleri’nin (OSB) atıl kaldığını anlattı. Küçük, "Ülkedeki bir çok OSB atıl durumda. Oysa her şehirde sanayi geliştirmek gerekmiyor. Mesela Mardin’de turizm, Şanılurfa’da tarım öne çıkarılabilir. Her bölgede, her şehirde sanayi olacak diye bir şey de yok" dedi.
İstanbul artık umut kapısı olmaktan çıktı
İSO Başkanı Tanıl Küçük, ülkenin sorunlarına bir bütün olarak bakmak gerektiğine işaret ederek, "Doğu ve Güneydoğu’daki sorunlar çözülmedikçe büyük kentlere göç devam edecek, sorunlar büyük kentlere yığılacaktır. Göç artık, göç edenler için de çözüm olmuyor. İstanbul artık umut ve iş kapısı değil. En büyük işsizlik oranlarından biri İstanbul’da. İstanbul’daki işsizlik oranı Türkiye ortalamasının üzerinde. Göç sosyal dengeyi de bozuyor. Göçü önlemek için sorunları yerinde çözmek, Anadolu’daki koşulları mutlaka iyileştirmek zorundayız. Ve bu mutlaka plan, program ve destek çerçevesinde olmalı" dedi.