Para gecikirse, kriz derinleşir

Güncelleme Tarihi:

Para gecikirse, kriz derinleşir
Oluşturulma Tarihi: Mart 27, 2001 00:00


Kasım Cindemir - Metehan Demir/ Washington
Haberin Devamı

Devlet Bakanı Derviş, başta IMF ve ABD olmak üzere yabancıları uyardı

Devlet Bakanı Kemal Derviş, Washington'da IMF, Dünya Bankası, ABD ve G-7'lere ilk mesajını Amerikan-Türk İş Konseyi toplantısından verdi. Derviş, ‘‘Desteğiniz tam zamanında gelmezse, kriz derinleşir. Bizim için miktar da önemli, ama zamanlama daha önemli. Hepinizden yardım istiyoruz’’ dedi.

Derviş’ten iki mesaj

FİNANS KURULUŞLARINA

Hepinizden yardım istiyorum. Dış destek tam zamanında gelmelidir. 3-4 ay sonra gelirse Türkiye'deki kriz derinleşir.

HÜKÜMETE-TBMM’YE

15 yasa değişikliğini önümüzdeki 2 hafta içinde Parlamento'ya sunacağız. Bunların çok kısa sürede çıkacağını umuyoruz.

Ekonomiden Sorumlu Devlet Bakanı Kemal Derviş, Washington'da devam eden Amerikan-Türk Konseyi (ATC) toplantısında yaptığı konuşmada, dış desteğin 3-4 ay sonra gelmesi halinde Türkiye'deki krizin derinleşeceği uyarısında bulunarak, yardımın tam zamanında gelmesinin önemini vurguladı. Türkiye'nin krizden kurtulmak için yabancı yatırımlara ihtiyacı olduğuna işaret eden Derviş, ‘‘Bu dış desteği Kore, Meksika gibi bir çok ülke aldı. Dostlarımız, uluslararası kurumlar Türkiye'deki reform paketinin iyi uygulandığını görmek isteyeceklerdir. Bu anlaşılabilir bir istek. Bu noktada hepinizden yardım istiyorum. Bu desteği hemen harekete geçirmeliyiz. Bahsettiğimiz miktar çok, ama zamanlama daha önemli’’ dedi.

Türkiye'nin 1981-1988 yılları arasında ihracat artış hızında dünyada bir numara olduğunu hatırlatan Derviş, Türk özel sektörünün dinamikliğine karşın Türkiye'nin neden büyüyemediğini şöyle özetledi:

‘‘Yıllık yüzde 50-100 arasında değişen enflasyon, iç faiz oranlarında riski artırdı. Bu düzeyde bir enflasyonda kimse koyduğu paranın ne kadarını döneceğine emin olamıyordu. Sosyal açıdan da enflasyon istikrarı bozan bir yöne sahip. Yüksek enflasyon sosyal gerilimi artırdı, bu da siyasi sistemi etkiledi. Türkiye bu süreci geçirdi. Ama hiperenflasyona engel oldu. Şu anda bir dönüm noktasına geldik aynı stratejileri sürdüremeyiz.’’

ÜÇ AŞAMA VAR

Enflasyonu düşürmek için uygulanan sabit döviz kuru uygulamasının sistemin yapısal sorunlarını su yüzüne çıkardığını söyleyen Derviş, bankacılık sektöründeki sorunlara yeterince güçlü şekilde müdahale edilmediğini belirtti.

Hükümetin önünde bundan sonra üç aşama olduğunu belirten Derviş, bunları ‘‘Finans pazarlarındaki acil krizi durdurmak, makro ekonomik dengeleri sağlamak ve yapısal reformlarla ilgili kararları bir an önce hızla hayata geçirmek’’ olarak özetledi.

15 YASA ÇIKACAK

Derviş, şöyle konuştu: ‘‘Finans piyasaları yavaş yavaş normale dönüyor. Tekrar iç tahvil piyasalarına girebilir ve borç alabilir durumdayız. Faizi düşürmenin tek yolu geleceğe güven sağlamak. Acil krizi aştıktan sonraki ikinci aşama, makro ekonomik dengeleri sağlamak olacak. Yılın ilk döneminde negatif bir büyüme görülecek, ama kısa vadede krizi aşmayı başarabilir ve makro ekonomik dengeyi orta vadede sağlayabilirsek o zaman krizi atlatabileceğimize inanıyorum. Bunu başarabilirsek yılın ikinci yarısında pozitif büyümeye geçebiliriz. Yapısal reformları ve bu konudaki kararları, kriz geçene kadar erteleyemeyeceğimizi bilmeliyiz. Yapısal reformları hayata geçirmek zaman alacak. Ama temel kararlar ve siyasi destek hemen çok hızlı sekilde alınmalıdır. 15 yeni yasal değişikliği parlamentoya önümüzdeki 2 hafta içinde sunacağız. Parti liderleri bu programa destek verdi.’’

Türkiye'nin ekonomik krizi aşması halinde yılda 8-10 milyar dolar yabancı yatırımı çekebileceğini belirten Derviş, ‘‘Kamu harcamalarının yönetiminde atılması gereken çok adım var. Kamu ve özel sektör karşılıklı birbirini desteklemeli. Hükümet, Türk özel sektörüne hem içerde, hem dısarda destek vermeli. Pazar ekonomisi, gelir dağılımının kötü olduğu bir sistemde çalışamaz’’ dedi.

Türkiye'de birlikte çalıştığı iş arkadaslarıyla uyum içinde hareket ettiklerinin altını çizen Derviş, şöyle dedi: ‘‘Türkiye'de iyi beyinlere ve büyük bir desteğe sahibiz. Eskisi gibi devam edemeyeceğimizin herkes farkında. Reformların yapılması halinde kısa vadeli yük adil bir şekilde dağıtılacak. Belli bir kesim bu yükün altında ezilir, zenginler gerekli desteği vermezse ileride sorunlar çıkar.’’

Bize 10-12 milyar dolar yeter

Devlet Bakanı Kemal Derviş, önümüzdeki iki haftanın krizden çıkılması için en kritik dönem olduğunu belirterek, dış destek konusunda, ‘‘İki-üç hafta sonra hala bir şey yoksa iş zora giriyor anlamına gelir’’ dedi.

Washington'da dün IMF başkanı Horst Köhler, Dünya Bankası Başkanı James Wolfenshon ve ABD Hazine Bakanı Paul O'Neil ile ayrı ayrı toplam 4.5 saat görüşen Derviş, Ankara'ya önemli mesajlar gönderdi. Derviş, 15 Nisan tarihine dek Meclis başta olmak üzere Ankara'nın da üzerine düşeni mutlaka yapması gerektiğini belirterek, ‘‘Bu tarihe dek hala destek konusunda bir gelişme kaydedilmemişse, ortada ciddi bir sorun var demektir’’ diye konuştu.

Türkiye'nin bundan başka alternatifinin olmadığının altını çizen Derviş, ‘‘Başka seçeneğimiz yok. İki hafta sonra beklediğimiz dış destek çıkmalı’’ dedi. Türkiye'nin krizden çıkması için gerekli ek dış finansman desteğinin 10-12 milyar dolar civarında olduğunu söyleyen Derviş, diğer abartılı rakamlar için ise ‘‘fantazi’’ deyimini kullandı.

Sorunların çözümü için Ankara'da kabinedeki tüm bakanlardan destek isteyen Derviş, üstü kapalı olarak Ulaştırma Bakanı Enis Öksüz ile Telekom'un özelleştirilmesi konusunda hálá problem olduğunu söyledi. Türkiye'nin sorunlarının çözümünün yine Türkiye'de aranması gerektiğini kaydeden Derviş, ‘‘Ancak şimdi bu bunalımdan çıkış için net bir program ve dış desteğe ihtiyacımız var. Sorunları kökünden çözmemiz lazım. Başka çaremiz yok’’ dedi.

Krizin aşılmasında ABD, IMF ve Dünya Bankası'nın oluşturulacak phrogramla ilgili samimi olduğunu söyleyen Derviş, ‘‘Onlar bu programın başarısını istiyor. Biz de nasıl başarılı olacağını anlatmaya çalışıyoruz’’ diye konuştu. Büyük dış borçların sorunları aşmaya yardımcı olmayacağını ve bu borcun Türkiye'nin gelecek nesillerinin sırtına bineceğini belirten Derviş, şimdi yaptıklarının ise toplumun tüm sınıflarına krizi aşma adına yükü adil olarak dağıtmak olduğunu söyledi.

Savaş zor olacak, ama kararlıyız

Kamu bankalarında radikal değişikliklere ihtiyaç olduğunu belirten Devlet Bakanı Kemal Derviş, sistemin yüzde 40'ından fazlasının devletin olduğuna dikkat çekerek, şunları söyledi:

‘‘Maalesef devlet bankaları içlerinde çok iyi çalışanlar da var, ama siyasi partilere siyasi nedenlerle kullandırılmışlar. Başarılı bir pazar ekonomisi, siyasetin günlük işlerin içine bu kadar girmemesini gerektirir. Devlet bankaları üzerine bir çok yük binmiş. Bazılarını kısmen, bazılarını tamamen özelleştirmemiz gerek. Tüm devlet bankalarına ortak yönetim atanacak ve yeniden yapılanma çerçevesinde radikal adımlar atılacak. Siyasi sistem için de radikal reformlar gerekiyor. Henüz savaşı kazandık diyemeyiz. Zor bir savaş olacak ama kararlıyız.’’

Özel bankaların da aniden yükselen faizler ve yüzde 40 devalüasyon yüzünden büyük zarar gördüğüne dikkat çeken Derviş, ‘‘Bu yüksek faiz ve beklenmedik oranlı devalüasyon hangi ülkede olursa olsun her bankayı zora sokar’’ dedi.

Bugün CNN’de

Devlet Bakanı Kemal Derviş, bugün CNN Internaitonal'a konuk olacak. CNN International'da, Riz Khan'ın yönettiği, ‘Q&A’e katılacak olan Derviş, Khan'ın yanı sıra, izleyicilerin sorularını da yanıtlayacak. Türkiye saati ile 23.30'da yayınlanacak programı, CNN Türk de simültane tercüme ile ekranlarına getirecek.

Haberle ilgili daha fazlası:

BAKMADAN GEÇME!