Güncelleme Tarihi:
TÜRKİYE’nin en ‘ticaret yoğun’ semtlerinden Laleli’de ilginç gelişmeler yaşanıyor. Rus turistin azalmasından sonra yeni pazarlar arayan Laleli tüccarı, Afrika ülkelerine de yüklü mal yapmaya başladı. Erşen Triko ve Selma Kargo adlı iki şirketin sahibi Ali İhsan Şen ile eşi Selma Şen, Afrikalı müşteriye odaklandılar ve hem kendi triko ürünlerini hem de diğer firmaların ürünlerini 25 Afrika ülkesine pazarlayan bir ticaret organizasyonu kurmayı başardı. Şen çiftinin yıllık Afrika cirosu 15 milyon dolara dayandı. Şen Ailesi, Afrikalı müşteriye o kadar odaklandı ki Fransa, İspanya, Belçika ve İngiltere’deki Afrikalılara da geleneksel Afrika giysisi ‘panço’ üretip Avrupa’ya ihraç etmeye başladı. Ali İhsan ve Selma Şen, “Afrikalı anatomisine göre triko ürettiriyoruz. Çünkü kolları ve boyları uzun, renk zevkleri de çok farklı. Bu pazarlara hazır giyim gönderenlerin de ‘popo ve bacak boyu’ sıkıntısı oluyor. Çünkü Afrikalıların popoları dışa çıkık ve Türkiye’de Avrupa’da satılan bir pantolon onlara ciddi sıkıntı yaratabiliyor” diyorlar.
Öğretmen emeklisiyim
Selma Şen, çocukluğundan beri Laleli’de olduğunu söylüyor ve şöyle konuşuyor: “Eşim de ben de burada büyüdük. Mesela bizim kiradan çıktığımız daireye sonra eşimin ailesi oturdu. Annemle kayınvelidem arkadaştı. Ben ticaret lisesi ve sonra da işletme okudum. Önce muhasebeci oldum. Evlendikten sonra da öğretmenlik yapmaya karar verdim. Pedagojik formasyon aldım ve Bağcılar Yunus Emre Ticaret Lisesi’nde öğretmenliğe başladım. 3.5 yıl öğretmenlik yaptım ve emekli oldum. Eşimin dükkanı vardı. Eşim ‘gel dükkanda dur’ dedi. 2001’den sonra Laleli’de Kenyalı sayısı artmaya başladı. Biz de Afrikalılara odaklanma kararı aldık. Kart bastırdık ve Laleli’de otelleri sokakları dolaşıp Afrikalılara kartlarımızı dağıttım.”
Kenya merkezli Afrikalıların bir anda Kent Pasajı’ndaki Erşen Triko’yu adres bellediklerini anlatan Selma Şen, “Uçaktan iner inmez grup halinde dükkana geliyorlardı ve gece yarılarına kadar dükkanda mallar raftan iniyordu. İş büyüdü ve müşterilerimiz ‘malı da siz gönderin, kargo için şirket kurun’ diye baskı gelmeye başladı. Bir dış ticaret şirketi yapısı oluşturduk ve Kenya’ya kargo yapmaya başladık. Sonra Dubai üzerinden reeksport’un daha düşük maliyetli taşıma sağladığını öğrendik ve orada bir firmayla işbirliğine giriştik. Maliyetler düştü ve diğer firmalar için de cazip hale geldik. Laleli’nin kargo kaymağını yiyenler tehdit etti ama bizim de gözümüz karadır. Geçen sene sadece kendim 150 bin adet triko göndermişim” diyor.
Paris’teki Londra’daki Afrikalıya da satıyoruz
ALİ İhsan Şen, 1965’te İsparta’dan İstanbul’a geldiklerini belirtiyor ve şöyle konuşuyor: “Aile şirketi olarak trikotaj işiyle yola çıktık. Kazak, bere, eldiven, kaşkol üretiyorduk. Büyük Yıldız Han’da Nehir, Karaca, Mısırlı gibi markalara fason da yapıyorduk. 1972’de Hamarat Aykın Han yapıldı ve orada köşe başı dükkana geçtik. Kendi markamızla Yavru Triko olarak üretip sattık. Bir dönem Almanya’ya hambez ve kot pantolon ihracatı da yaptık. Sonra bu iş yürümedi. Laleli patlama yaparken 1989’da ben aileden ayrılıp kendi işimi kurdum. Ruslara çok mal sattım. Ruslar azalınca 2001’ten itibaren de Afrikalılara yöneldik. Afrikalılar için renk de anatomi de çok farklı. Sarı, kırmızı, siyah, beyaz krem ne renk seviyorlarsa onu tespit ettik ve hacimli mal satmaya başladık. Şu anda 4 tane Afrikalı elemanımız var. Afrika’da 1000’in üzerinde müşterimiz var ve 25 Afrika ülkesine ürün gönderiyoruz. Ayrıca Paris’te, Londra’da yaşayan Afrikalılara da buradan panço denilen geleneksel Afrika giysisi yapıp gönderiyoruz ki bir tanesi 2.5 kilogram. Avrupa’da daha çok Senegalliler var. Toplamda 15 milyon dolar civarında ciromuz var.”
Meyve suyu tozu da var değirmen parçası da
AFRİKA’ya haftada 100 kolilik mal sevkiyatı yakaladıklarını belirten Ali İhsan Şen, “Bunun içinde 35-40’ı bizim ürünümüz, diğeri öteki Laleli firmalarının ürünleri. Buradan Laleli tüccarına seslenmek istiyorum; artık ceplerindeki akrebi çıkarsınlar ve ürünü kaça satıyorlarsa o kadarlık fatura kessinler. Biz faturasız mal göndermiyoruz. Rabbena hep bana alışmışlar” diyor. Şen şöyle devam ediyor: “Şu anda bize triko için çalışan 3 fason atölye var. Biz her şeyi Afrikalı anatomisine göre üretiyoruz. Şu anda Laleli’den Afrika’ya diğer firmaların ayakkabı, etek, pantolon, takım elbise, gömlek hatta otomotiv yedek parçası, değirmen yedekleri, meyve suyu tozu da gönderiyoruz. Bu ürünler Kenya’dan bütün Afrika’ya dağılıyor. Ayda 1 konteyner yüklüyoruz. Her Cumartesi uçak kargomuz da var ve 3.5, 4 ton ürün gönderiyoruz.”