Güncelleme Tarihi:
Koronavirüs salgını tüm dünyada ekonomik ve sosyal aktiviteleri sekyete uğrattı. Çok sayıda sektörün ekonomik takvimi de bu dönemde büyük bir belirsizlikle karşı karşıya kaldı. Enerji, taşımacılık, turizm ve eğitim gibi sektörler yaralarını sarmaya çalışsa da dünya genelinde etkili olmaya devam eden koronavirüs buna pek müsaade etmiyor. Salgının olumsuz etkilerini hisseden sektörlerin başında kırtasiyeciler geliyor. Özellikle yıllık cirolarının önemli bir bölümünü ağustos ayının sonu ile eylül ayının başında yapan kırtasiyeciler kendi bayramları olarak niteledikleri bu dönemde eğitim kurumlarının normal seyrinde açılmaması nedeniyle büyük bir ciro kaybı ile karşı karşıya.
13 BİN KIRTASİYE
Türkiye’de bulunan yaklaşık 13 bin kırtasiye milyarlarca liralık ekonomik hacim oluşturuyor. Ancak bu yıl pandemiye rağmen tüm planlarını okulların eskisi gibi açılacağı yönünde yapan kırtasiye esnafı özellikle önümüzdeki aydan itibaren ödenmesi gereken vadesi gelen alacaklar için endişeli. Zira tedarikçi ve okullarla anlaşıp malzemeleri sezon öncesinde satın alan esnaf okulların online eğitime geçmesi ile satış yapamayacağını söylüyor. Sektör temsilcileri ise salgından kaynaklı bu darboğazın aşılması için öncelikli olarak sektöre bir vergi indirimi getirilmesini talep ediyor.
EYLÜL AYI KRİTİK
Bu dönemde herkesin önceliğinin sağlık olduğunu belirten Tüm Kırtasiyeciler Derneği (TÜKİD) Genel Sekreteri İrem Özkal, “Bizim için yılın en önemli zamanı geldi. Bütün ödeme planları bu bir ay içerisinde gerçekleştirilecek olan satışlara göre yapılıyor. Yıllık ciromuzun yüzde 40’ı ağustosun sonu ile eylül başında gerçekleşiyor. Ancak salgın dönemindeyiz. Bu dönemde eğitimin büyük bölümü uzaktan oldu. Bu bizi çok olumsuz etkiledi. Yeni eğitim döneminde de normal bir süreç bizi beklemiyor. Bu kırtasiye esnafının, toptancısının ve üreticisinin zor bir döneme girdiğini gösteriyor” dedi. Okulların eskisi gibi eğitime devam etmeyecek olmasının eğitim yılı başında yapılan alışverişleri de kestiğini söyleyen Özkal, “Durum sadece bununla sınırlı değil. Aynı zamanda eğitim yılı boyunca sürecek olan alışverişler de online eğitim ile beraber kısıtlanıyor” ifadelerini kullandı.
BEKLENEN HAREKET YOK
Yeni eğitim öğretim yılında kırtasiye piyasasında beklenen hareketliliğin yaşanmadığını belirten Türkiye Esnaf ve Sanatkarları Konfederasyonu (TESK) Genel Başkanı Bendevi Palandöken de yaptığı yazılı açıklamada, “Ülkemizde her yıl yaklaşık 20 milyon öğrencinin okula başlamasıyla yıllık 15 milyar liralık okul alışverişi yapılarak ülke ekonomisine katkı sağlanıyordu. Ancak bu yıl kırtasiyeci esnafımız başta olmak üzere okul araç gereçlerini satan hiçbir esnafımız okul alışverişlerinden umduğunu bulamadı. İş yapamayan kırtasiyeci esnafımız piyasadaki belirsizlik nedeniyle ne yapacağını bilmiyor. Diğer sektörlerde olduğu gibi kırtasiye esnafımız da Bağ-Kur, SSK, vergi, kira ve piyasaya olan borçlarını ödeyemiyor” değerlendirmesinde bulundu.
Kırtasiye ürünlerinde KDV indirimi yapılması gerektiğini belirten İrem Özkal, “2004 yılında bazı kırtasiye ürünlerine daha rahat ulaşımın sağlanması için yüzde 18 olan KDV oranı yüzde 8’e indirilmişti. Ancak buna bütün ürünler dahil edilmedi. Biz bu dönemde bazı ürünlerde hala yüzde 18 olan KDV’nin yüzde 8’e, bazı ürünlerde yüzde 8 olan KDV’nin ise yüzde 1’e indirilmesini talep ediyoruz. Bununla beraber yaşadığımız tüm sıkıntıları ilgili bakanlıklara ilettik. Esnaf odalarımız da bu süreçte taleplerini resmi yazılarla bakanlıklara iletti. Pandemi döneminde gelen ek vergileri ürünlere yansıtmamak imkansız. O yüzden sektörün ayakta kalması adına vergi düzenlemesi şart” şeklinde konuştu.
ONLINE SATIŞLAR VE MARKETLER ETKİLİYOR
İrem Özkal,“Bu dönemin getirdiği şartlara uygun olarak bazı oyun ve ürün gruplarını da internet üzerinden satmaya başladık. Zorlu geçen bu süreçte bizim için artı oldu” dedi. Marketlerin de kırtasiye malzemeleri sattığına değinen Özkal, “Serbest piyasa ekonomisi şartlarına göre hizmet veriyoruz. Kırtasiyeler 365 gün tüketicilere 100 bin barkotlu ürün sunarken marketler sadece 2-3 haftalık dönemde 35 ürün satıyor ve sektörde bir pazar payına ulaşıyor” diye konuştu.
HIZLAN: UZAKTAN EĞİTİM VURDU
Uzaktan eğitimin tablet ve bilgisayar kullanımını arttırdığı için kırtasiye sektörünün güç duruma düştüğünü söyleyen Hürriyet Yazarı Doğan Hızlan, “Buna ek olarak başka sıkıntılar da var. Sektör bütün yıl ders yılına hazırlanır ve stok yapar. Fuarlar da bunun için yapılır. Böyle olunca çantadan bütün kalem çeşitlerine kadar geniş bir liste sıfırlandı. Okullar açılmayınca ısmarlama ödemeleri de yerine getirilemedi. Sektör temsilcileri uzaktan eğitimin sonucunda çok sayıda kırtasiyecinin sektörden ayrılmak zorunda kalacağını söylüyor” dedi.
MERDİVENALTI ÜRETİM
Kırtasiye sektörünü besleyen yerli firmaların az sayıda olduğunun altını çizen Hızlan, “Sektörde kimi kırtasiyecilere göre bir dışa bağımlılık söz konusu. Bu yüzden merdiven altı üretim ortaya çıkıyor. Bazı marketlerin ucuz kırtasiye satışları da gerçek kırtasiyecilerin mallarının depoda kalmasına sebep oluyor. Okul zamanı kırtasiye satanlar sonra bu işi bırakıyor. Bu yüzden de ‘kırtasiye malzemeleri kırtasiyeciden alınır’ sözünü kullanıyorlar. TUKİD Başkanı Mehmet Helvacıoğlu da okul malzemeleri için 350 liranın yeterli olacağını açıkladı. Ayrıca salgın sebebiyle kırtasiye dükkanlarına gelenlerin, özellikle asıl alıcıların da azaldığını belirtiyorlar” ifadelerini kullandı.