Özince: İnternet bankacılığına dikkat edilmeli

Güncelleme Tarihi:

Özince: İnternet bankacılığına dikkat edilmeli
Oluşturulma Tarihi: Mart 30, 2007 14:29

İş Bankası Genel Müdürü Ersin Özince, internet bankacılığıyla ilgili, “Güvenlik önlemini ne kadar artırırsanız bu işin dolandırıcılığını yapanlar da o kadar yeni yöntemler buluyorlar. İnternette paramız söz konusu olduğu için çok dikkatli olmayız. Bankamatik kartının şifresini diğer kişilere söyleyen veya çok basit şifreler koyanlar oluyor. Bankaların da işi kilitlememek kaydıyla güvenliği artırması lazım” dedi.

Haberin Devamı

Özince, düzenlediği basın toplantısında, Anadolu Yaklaşımı’nın ne kadarının hayata geçebileceğine ilişkin bir soruyu yanıtlarken, Anadolu Yaklaşımı’nı İş Bankası'nın imzaladığını söyledi. Özince, “İş Bankası imzaladı demek, Bankalar Birliği, BDDK’ya göndermiş, artık taraflar imzalıyor. Taraflar, bankalar, özel finans kurumları, tüm finans sektöründe borç verenler. Bankalar buna gönüllü katılır. Tabii ki gönülsüz niye katılsın? Umulan neticeyi verecek mi? Tabii ki verecek. Burada zaten Anadolu Yaklaşımı’ndan özellikle fayda umacağı geniş kitleler, bence cevap alacaklar. Bunların çok büyük bölümü belirli adette bankamız var. İstanbul Yaklaşımı gayet başarılı oldu. Anadolu Yaklaşımı da zaman içinde oturur” diye konuştu.

“İNTERNET BANKACILIĞINDA DİKKAT EDİLMELİ”

Özince, Yargıtay’ın internet bankacılığı suçlarında bankaları sorumlu tutmasına ilişkin kararın hatırlatılması üzerine, Yargıtay’ın tekil olaya yönelik karar verdiğini söyledi. Bu konuda genelleme yapmanın doğru olmadığını ifade eden Özince, bankacılık sektöründe taraflar açısından münferit, hatalı olaylar oluyorsa, bunun genellemelerle ele alınmaması gerektiğini vurguladı. Özince, Türkiye’de birçok konuda dolandırıcılığın arttığını dile getirerek, “İnternette ne lazım? İş Bankası’nın internet sitesinden yıllarca yakınıldı. Kullanıcı ‘kolaylığı sağlanmıyor’ diye. Bugün ilgili sitelerde bizim gördüğümüz, bizden mağdur olduğunu söyleyenler çok şükür az görünüyor. Ama güvenlik önlemini ne kadar artırırsanız bu işin dolandırıcılığını yapanlar da o kadar yeni yöntemler buluyorlar. İnternette paramız söz konusu olduğu için çok dikkatle olmayız. Bankamatik kartının şifresini diğer kişilere söyleyen veya çok basit şifreler koyanlar oluyor. Bankaların da işi kilitlememek kaydıyla güvenliğe önlemesi lazım” dedi.

MÜŞTERİ ODAKLI PROJE İÇİN 500 MİLYON DOLAR

İş Bankası’nın Müşteri Odaklı Projesinin sorulması üzerine Özince, projenin ilk sonuçlarını üç yıl içinde almayı düşündüklerini belirterek, projenin hazırlanması ve altyapının kurulması aşamasında kadronun 500’ün üzerinde banka çalışanları ve danışmanlardan oluşacağını kaydetti. Bu rakamın önce artacağını ve proje oturdukça azalacağını vurgulayan Özince, yarıya yakını teknoloji olmak üzere projenin ömrü boyunca 500 milyon dolara yakın bir harcamanın söz konusu olacağını söyledi. Özince, “Dünya çapında bankacılık rekabetine ayak uydurmak için hiçbir masraftan ve hiçbir külfetten, bize zor gelecek dahi olsa, her türlü değişimi kültürümüze yansıtmaktan çekinmeyeceğiz” dedi.

Özince, yapacakları dönüşüm programıyla uluslararası anlamda kabul görecek bankacılık kültürü ortaya konulmasıyla, gittikleri piyasalarda o yöredeki Türk şirketlerine veya Türk insanlarına hizmet götürmenin ötesinde uluslararası emsallerine uygun operasyonel ve kültürel seviye elde edilmesiyle daha etkin olacaklarını söyledi. Özince, şunları kaydetti:

“Bunu, bugüne kadar yapan Türk bankası olmadı kanaatimce. Yoksa başka ülkeye gidip, banka satın almak değil, dünya çapındaki bankalar nasıl yapıyorsa kendi kültürümüzü enternasyonal anlamda bir seviyeye getirecek bir politikayı uygulayabilmek. Türkiye’deki ev ödevimizin ne kadar ciddi olduğu meydanda. Türkiye’de bu kadar bankacılık konsantrasyonundan pay almaya devam ederken, Basel 2 prensipleri doğrultusunda kıymetli hale gelmiş sermayemizi hızlı büyüyen, verimli piyasadan, rekabetin arttığı bir piyasadan başka bir piyasalara özgüleyeceğiz şeklindeki bir yaklaşım gerçekçi olmaz. Kar yaratma potansiyelimiz ortada, sermaye gücümüz ortada. Bunu, özellikle yöremizdeki ülkelerde, Türkiye’de uygulanmakta olan artık Avrupa sermaye kuralları uygulayacaklarına dair beklentiler doğrultusunda o piyasalarını değerlendirmeye devam edeceğiz. Türkiye’nin güney ve doğu tarafında gelişmelerin, Türkiye ile hiç kıyaslanmayacak kadar uygun yatırım bütçeleriyle yapılabileceği görülüyor. Eksik olan güvenlik ve diğer riskler var.”

“HİZMET KALİTEMİZDE CİDDİ ZAYIFLIKLAR OLDU”

“Müşteri Odaklı Projede geç kaldığınızı düşünüyor musunuz?” sorusu üzerine Özince, İş Bankası’nın performansının ortada olduğunu, hiçbir konuda geç kalındığını söyleyemeyeceğini kaydetti. Özince, bankacılığın muazzam bir rekabet içinde olduğunu, son dönemde pazar payını ikiye katlayanın her işin gereğini yaptığı anlamına geldiğini söyledi.

İş Bankası'nda daha kaliteli bir hizmeti, müşteri açısından da banka açısından da daha verimli kılmayı hedeflediklerini vurgulayan Özince, projeyle birlikte bazı ihtisaslaşmaların artacağını, şube tanımlarının değişeceğini ancak bunun müşteriyi etkilemeyeceğini ifade etti. Özince, kurumsal şubeler, özel bankacılık şubeleri gibi yüksek miktarda tasarrufu olan müşterilere ve firmalara hitap eden şubelerin artacağını belirterek, dünyada bankacılığı en iyi örneklerle yapan müesseseler hangileriyse onların, organizasyonel yapısına ve teknolojik imkanlarına sürekli ayak uydurur seviyede olmayı hedefleyeceklerini belirtti. Özince, “Bizim bu kadar hacmi göğüslerken, itiraf etmek gerekir, hizmet kalitemizde ciddi zayıflıklar oldu, müşterilerim İş Bankası'na ısrarla sadakatini korudu. Şubelerimizde hiç arzu etmediğimiz kuyruklar oluştu. Böyle bir proje bankayı, organizasyonel, kültürel ve teknolojik açıdan değiştirecektir. Bu kültür transfer edilebilir olmalıdır” dedi.

“CAM SEKTÖRÜNDEN ÇIKMAYACAĞIZ”

Banka aktiflerin iştiraklerin payını yüzde 12’den 6’lara indirdiklerini, 80 civarında olan iştirakleri 35’lere indirdiklerini belirten Ersin Özince, bunların bir kısmının satış ve bir kısmının grup içindeki kümelerde toplanarak sağlandığını aktardı. Özince, İş Bankası’nın esas sözleşmesinde iştirakçiliğin bulunduğunu, iştirakçiliği yeni kurallarına uygun olarak devam ettirdiklerini belirterek, cam sektöründen çıkmayı düşünmediklerini ancak tüm iştiraklerde halka açılmaları sürdürerek, iştiraklerde portföyü azalmayı sürdüreceklerini kaydetti.

“İŞ BANKASI SATILSA FEVKALEDE TEKLİF GELİR”

Ersin Özince, İş Bankası’na yabancı ilgisinin düzeyine ilişkin soruyu yanıtlarken de, İş Bankası’nın yabancı ortak veya satılma gibi bir arayışının olmadığını söyledi. Özince, “Her gün bize gelen talepleri reddeder bir durumda değiliz. Bankanın izlediği özgün politikanın herkes farkında. Israrla, ‘Gece gündüz bizim kapımızı çalınıyor’ diye bir şey söz konusu değil.

Türkiye’de bankacılığa çok ciddi talep var. Olmaya da devam edeceği aşikar. Satın alınacak banka adedi azaldığında lisans almak için birçok yabancı sermaye olduğunu biliyorum. Yalnız bankacılık değil, mali sektörün diğer alanlarında da devam edecektir. İş Bankası hiç kimsenin arzu etmeyeceği bir banka değil. İş Bankası’nın en büyük hissedarı munzam sandığı satıcı konumunu ortaya koysa, ben fevkalade teklifler geleceğinde tereddüt duymuyorum. Şu anda öyle bir teklif yok. Olsa bunu mutlaka gereğince duyururuz” diye konuştu.

 

 

Haberle ilgili daha fazlası:

BAKMADAN GEÇME!