OluÅŸturulma Tarihi: Haziran 20, 2003 00:00
Küçük ve orta ölçekli ihracatçı kuruluşlara yıllık yüzde 4-5 faizli kredi uygulaması başlatan İş Bankası Genel Müdürü Ersin Özince, ''Birçok bankamız bu işe girsin, heves etsin. Neticede doların normalinin 10 katı olan çirkin faizi insin'' dedi.Türkiye İş Bankası ile Türkiye İhracatçılar Meclisi (TİM) üyeleri arasında küçük ve orta boy işletmelere ihracat döviz kredisi verilmesine ilişkin protokol, İstanbul'da imzalandı. ''Küçük işletmeler ihracat döviz kredisi'' adı altındaki uygulama kapsamında kredi, dış ticaret sermaye şirketleri ve sektörel dış ticaret şirketleri hariç olmak üzere imalatçı-ihracatçı veya ihracatçı firmalara döviz kredisi olarak kullandırılacak.   Nihai karar İş Bankası'na ait olmak üzere, kredinin limiti, ihracatçının ödeme gücü ve moralitesi değerlendirilerek ve geçmiş takvim yılı itibariyle gerçekleştirdiği ihracat tutarı asgari 150 bin dolar olmak kaydıyla, geçmiş takvim yılı ihracatının yüzde 30'unu aşmamak koşulu ile belirlenecek. Firmalar lehine tahsis edilecek krediler, 3, 6, 9 veya 12 ay vadelerle azami 12 aya kadar vadeli ve 3 ayda bir faiz ödemeli olacak. Krediye ilişkin faiz oranları bugün itibariyle, 3, 6, 9 ve 12 ay vadeli kredilerde ABD doları cinsinden kullandırımlar için yıllık yüzde 4,
Euro cinsinden kullandırımlar için yüzde 5 olarak saptandı. 12 aya kadar vadeli aylık eşit taksit ödemeli kredilerde, ABD doları cinsinden kullandırımlar için aylık yüzde 0,30 ve Euro cinsinden kullandırımlar için aylık yüzde 0,375 faiz uygulanacak. Yeni kullandırımlar, piyasa koşullarına göre değişebilecek.     FAİZLERİN AŞAĞI İNDİRİLMESİ İş Bankası Genel Müdürü Ersin Özince imza töreninde yaptığı yaptığı konuşmada, rekabet sistemi içinde hiçbir devlet sübvansiyonu olmadan, özel sektör mantığı içinde ve daha iyi şartlarda faizlerin aşağıya indirilmesinin her kesimi dalga dalga olumlu etkileyeceğini ifade etti. Bu doğrultuda gerçekleştirilen çabaların psikolojiyi etkilediğini ve başka olumlu gelişmelerle faiz oranlarının yumuşamaya başladığını vurgulayan Özince, şöyle konuştu: ''Bunlar artarsa tasarruf sahipleri gidip de mevduatını bir bankaya yatırırken, bütün dünyada 1 küsur olan dolara (Efendim ben bunu 10 istiyorum) demeyecek bir mantığa gelinirse, o zaman Türkiye rekabet gücünü, en azından finansal maliyetlerin yüksekliğiyle kaybetmez. Arz ve talep karşılaşırken, fiyat Türkiye Cumhuriyeti'nde de makul olmak zorunda.'' ''KREDİBİLİTESİ ÖLÇÜSÜNDE VERECEĞİZ'' Özince, TİM üyelerine verdikleri krediden perakendede özellikle çok sayıda küçük ihracatçının yararlanmasını amaçladıklarını kaydederek, şöyle devam etti: ''Biz bunu tabii ki ihracatçıya kredibilitesi ölçüsünde vereceğiz ki geri dönüşü olsun ve başkalarının da faydalanmasını sağlayalım. Yüzde 98, yüzde 100 geri ödeme, fırsat eşitliği ve finansal piyasaların sığlığı açısından çok önemli. Bu ve benzeri çabaların, faizlerin makul düzeye çekilmesinde sivil topluma düşen görev olduğuna inanıyorum.   Bundan kredilendirilecek ihracatçılar özellikle perakende, özellikle çok aşırı büyük olmayan taleplerle -yani onlarca milyon doları kastediyorum- mümkün olduğunca çok firma alabildiğince yararlansın. Birçok bankamız bu işe girsin, heves etsin. Daha iyisini veren rakipler çıksın. Neticede doların, normalinin 10 katı olan çirkin faizi insin ve vergi mükellefi de 10 kat dolar faizini devlet borçlanmasına ödemekten kurtulsun. Türkiye'nin ihracatçısı, döviz kaynağını ülkeye gelir sağlamak için kullansın.''"DOLAR FAİZİ TÜRKİYE ŞARTLARINDA DÜŞÜK"Özince, işbirliği ile belli bir dönem için sabitlenmiş, ucuz ve devlet riskinin çok çok altındaki fiyatlarla ihracatçıya döviz kredisi sağlayacaklarını söyledi.    Ersin Özince, faiz oranının gelişmiş ülkelerin dolar faizinin üstünde, ancak Türkiye şartlarında düşük olacağını belirterek, ''İş Bankası özelinde büyük altyapı, kadro var. Biz herkes gibi işimizi, zanaatimizi yapmak istiyoruz. İşimizi yapmak da vatandaşlardan topladığımız mevduatı düşük faizlerle vermek'' diye konuştu. İhracatçılara düşük faizli döviz kredisine benzer bir uygulamayı, geçen yıl İzmir'de esnaf ve tüccarlara sabit faizli kredi vererek gerçekleştirdiklerini anımsatan Özince, şöyle devam etti: ''Bunda çok başarılı olduk. Hükümet bozuldu, seçime gittik, savaş çıktı tavrımız değişmedi. Sözümüzü tuttuk ve sabit faizi bozmadık. Zarar mı ettik? Hayır... 15 bin esnaf ve tüccara verdik. Yüzde 98 nispetinde sorunsuz geri ödeme oldu. Tıkır tıkır ödendi. Kalan yüzde 2'si ise faizlerin yükselmesi, ticari hayatın durgunlaşması ve savaşa rağmen gecikmeli de olsa ödendi. Vatandaşın büyük kısmı mevduatını getirip yine İş Bankası'na yatırmaya devam etti. Savaşta bile döviz tevdiat hesaplarımızda çok aşırı düşüşler olmadı.'' Ersin Özince, bu uygulamanın başarıyla devam etmesiyle perakende döviz kredisinde de benzer bir projeyi hayata geçirebileceklerini düşündüklerini kaydetti. TİM ile yaptıkları görüşmelerle ihracatçıya döviz kredisi vermeye karar verdiklerini bildiren Özince, üretilen malların dışarıya satılarak ülkeye gelir getirmesinin sağlanmaması halinde refah seviyesinde ilerleme kaydedilemeyeceğine dikkat çekerek, ''Bir ligde kendi içinde başarılı ama dünya rekabetinde en sonuncu olmanın hiçbir kıymeti yok'' dedi.     ''LİMİT KOYMADIK'' Soruları da yanıtlayan Ersin Özince, İş Bankası'nın, ihracat döviz kredisi pazarında en yüksek paya sahip olduğunu, döviz kaynağı açısından bir sıkıntıları bulunmadığını, koşulların iyileşmesiyle faiz oranlarının daha da aşağı çekilebileceğini ifade etti.    Özince, verilecek krediye limit koymadıklarını belirterek, şöyle devam etti: ''(Yüzde 4'lerden faiz olur mu?) demeyin. 1.25 Amerika'da doların faizi. Artık Amerikalının parasının faizini bizim artırmaya hakkımız yok. Bunlar istikrarla olacaktır. İstikrar arttıkça sektörün bu tür krediye yönelmesi daha da artacak. Bu nedenle bir limit öngörmedik. Müşterinin kredibilitesi ve moralitesi yani iş ahlakı ile performansına göre, TİM den onay alarak kredi vereceğiz.''    Ersin Özince, başka bir soru üzerine de Türkiye'de dövizli işlerde yüksek fiyatı tek başına devletin yaratmadığını ifade ederek, ''Devlet dışında banka ve ticari kuruluşlar öteden beri daha yüksek fiyatla döviz talep ettiler. Bunlar da etkili oldu'' dedi.    İş Bankası olarak bankacılık sektöründe çok geniş altyapısı ve istihdamıyla yaygın olarak asli işlerini yapmak istediklerini dile getirerek, ''Asli işimizi yapabilmek için de geleceği talep ediyoruz, geleceğe risk alarak giriyoruz ve faizi belli bir dönem için sabitleyeceğimizi söylüyoruz. Pek tabii ki burada hem geleceği olumlu bekliyoruz, hem de olumlu bulmak için kendi çapımızda katkımızı yapıyoruz'' ifadesini kullandı.     OĞUZ SATICI: EKONOMİNİN ATEŞTEN GÖMLEK GİYİYOR TİM Başkanı Oğuz Satıcı da, İş Bankası ile yapılan protokolün ihracatçılar açısından bir atılım olduğunu vurgulayarak, ''Ekonominin ateşten gömlek giymeye devam ettiği bir dönemden geçiyoruz. Böyle bir dönemde Türkiye'yi ayakta tutacak güç, özveriden başka hiçbir şey değildir'' dedi.  Türk ihracatçısının rekabetçi olmayan yatırım ortamı içinde işletmesini ve çalışanlarını muhafaza etmeye çalışırken uzun süre yalnız kaldığını savunan Satıcı, ''Zarar etme pahasına devam ettirdiği üretiminin bir gün gelip kolunda
altın bir
bilezik olarak parlayacağını ümit eden ihracatçı, bunun boÅŸ bir ümit olmadığını görmek istemiÅŸtir'' diye konuÅŸtu.    Satıcı, Ä°ÅŸ Bankası ile yapılan protokolün diÄŸer bankalar için bir örnek teÅŸkil etmesi gerektiÄŸini belirterek, iÅŸbirliÄŸinin bu anlamda bir çıta, faiz oranlarının da standart olmasını beklediklerini söyledi. Küçük iÅŸletmelere düşük faizle kredi verilmesi konusunda kapılarının tüm bankalara açık olduÄŸunu ifade eden Satıcı, bu tür uygulamalarla Türkiye'de serbest piyasa koÅŸullarını kendi çabalarıyla açmaya çalıştıklarını kaydetti.    Bu arada, TÄ°M'in onayıyla verilecek kredi için ekspertiz deÄŸeri en az kredi tutarı kadar olan gayrimenkuller üzerine, kredinin yüzde 25 fazlasıyla ve döviz üzerinden Ä°ÅŸ Bankası lehine 1. dereceden ipotek tesis edilecek.Â
button