Otomotivde devrim yaratacak adım attı, motor lastiğe girdi

GELECEĞİ elektrikte gören otomotiv firmaları son yıllarda elektrikli araç ve pil üretimi için milyarlarca doları bulan yatırımlar yaparken, geliştirilen bu araçların piyasaya sunulması için artık gün sayılmaya başlandı. Renault’dan, Nissan’a, Chevrolet’den Toyota’ya, Mitsubishi’den Audi’ye kadar bir çok şirket elektrikli araç gelişiminde artık son noktaya gelirken, şimdi gözler bu araçlarda kullanılacak lastiklere çevrildi. İşte bu noktada da Fransiz Michelin devreye girip, otomotiv sektöründe devrim yapacak bir buluşa imza attı. ‘Active Wheel’ isimli yeni ürünüyle elektrikli motoru lastiğin içine sokmayı başaran Michelin, bu yeni icadı sayesinde sektörde tüm dengeleri değiştirecek.
Otoda ön ve arka artık boş
Ar-Ge’ye yılda 600 milyon Euro’yu aşan yatırım yapan Michelin, 2008 yılında start verdiği Active Wheel projesini, Brezilya’nın Rio de Janerio şehrinde düzenlenen Michelin Challenge Bibendum organizasyonunda ilk kez tanıtıp test ettirdi. Etkinlikte Peugeot’nun BB1 ve Heuliez’in Will konsept araçlarında kullanılan Active Wheel, kaputun altındaki elektrikli motorun tekerleğe entegre edilmesiyle ortaya çıktı. Active Wheel’de tüm önemli birleşenler tekerleğe monte edilerek, ön ya da arka kaporta altında bir motor, süspansiyon, şanzıman, debriyaj ve vites kutusu gereğini ortadan kaldırıyor. Michelin tarafından yaratılan bu tekerlek, otomotiv üreticilerinin isteğine göre 2 ya da 4 tekerleğe birden uygulanabiliyor. Bu da araçların iki veya dört çekişli olmasını sağlıyor. Active Wheel, lityum iyon pille çalışan elektrikli araçlarda kullanılabiliyor.
Geleceğe hazırız
Michelin CEO’su Michel Rollier, dünyadaki en yenilikçi lastik markası olduklarını belirterek, elektrikli ve alternatif yakıtla çalışan araçlarda kullanılan lastiklerde rakiplerden bir adım önde olduklarını söyledi. Active Wheel teknolojisinin otomotiv dünyasında bir devrim olduğunu söyleyen Rollier, “Biz alternatif yakıtlarla çalışan çevreci araçlar için lastik üretmeye hazırız. Yani geleceğe hazırız. Şu anda otomotiv firmalarının harekete geçmesini bekliyoruz” dedi.
Pazar payı yüzde 20 olacak
Lastiğin kullanıldığı Peugeot BB1 gibi elektrikli araçların geleceğin şehir içi araçları olacağını söyleyen Rollier, Active Wheel teknolojisinin otomotiv tasarımlarını da değiştireceğini, bu sayede araçlarda daha fazla alan yaratma şansı olacağını kaydetti. Rollier, şunları söyledi: “2020 yılında elektrikli ve hibrid araçların payı yüzde 20’ye çıkacak. Bizde geleceğin lastiklerini tamamen emisyonu azaltacak şekilde geliştiriyoruz. Şu anda emisyonu yüzde 20’ye varan oranlarda düşüren lastikler ürettik.”

Bibendum karnavalı

MICHELIN’in 1998 yılından bu yana son teknolojiye sahip çevre dostu araçları tanıtmak amacıyla düzenlendiği, ‘Challenge Bibendum’ organizasyonunun 10’uncusu bu yıl Brezilya’nın Rio de Janerio şehrinde 80 ülkeden 5 bine yakın kişinin katılımıyla şova dönüştü. 150 çevreci aracın organizasyona katılanlar ve basın mensupları tarafından test edilebildiği Bibendum 2010 etkinliğinde, elektrikli ve hibrid araçlardan çok etanolle (bio yakıt) çalışan araçlar öne çıktı. Organizasyon otomobilseverleri farklı yakıt türlerinin ilginç tasarımlarla kaynaştığı adeta bir teknoloji karnavalıyla buluşturdu.

Pet şişe ve hindistan cevizinden otomobil

BIBENDUM 2010 etkinliğinde dünya tanıtımı yapılan araçlardan biri de Fiat’ın Brezilya’da ürettiği yeni Uno modelinin Ecology isimli konsept versiyonu oldu. Fiat’ın Brezilya’daki mühendisleri tarafından 14 ayda geliştirilen araç tamamen doğal ve geri dönüşümlü malzemeyle üretilmiş. Hindistan cevizinin dış kıllarıyla koltuk ve döşemelerin yapıldığı aracın tüm plastik aksamında ise geri dönüşümlü pet şişeler kullanılmış. Aracın tavanında ise ışığa maruz kalınca elektrik üreten güneş paneli bulunuyor. Bu sayede aracın tüm elektrik ihtiyacı bu panelden karşılanıyor.

Lula Türkiye’yle işbirliğini anlattı

MICHELIN Challange Bibendum 2010’un açılışını yapan Brezilya Devlet Başkanı Luiz Inacio Lula da Silva, çevreci araçlar ve sürdürülebilir enerjiler konusunda yaptığı 90 dakikalık uzun konuşmasının bir bölümünde, Türkiye’yi örnek göstererek, “Türkiye’yle birlikte uranyum takası anlaşması yaptık. Biz geleceği sürdürülebilir enerjilerde görüyoruz” dedi. Michelin’deki konuşmasından önce Sao Paulo’da Başbakan Erdoğan’la görüşen Lula’nın Türkiye sevgisi 5 bin kişinin katıldığı Bibendum etkinliğine de yansıdı.

Rio’da test ettik

DÜNYADA ilk kez Rio’da test ettiğimiz Peugeot BB1’da 15 kW (20 beygir) gücünde 2 adet Active Wheel lastik bulunuyor. Araç 3 saniyede 0’dan 30 km’ye çıkıyor. BB1, full şarjla 120 km yol alıyor. Alphan Manas ve Murat Günak’ın almak için uğraştığı Fransız Heuliez’in Will konseptinde ise 20 kW’lık (30 beygir) Active Wheel sistemi yer alıyor. Maksimum 140 km hız yapabilen elektrikli otomobil, 300 km gidiyor.

Elektrikli otolar için özel lastik

MICHELIN’in Challenge Bibendum 2010’da tanıttığı yenilikler sadece Active Wheel’le sınırlı kalmadı. Şirket, çevreyi daha az kirleten ve sürücülere önemli oranda tasarruf yapmasını sağlayan iki ürün daha geliştirdi. Fransız üreticinin “akıllı lastik” adını verdiği 10 inç ebatındaki ürün, 14 inçe denk performansa sahip. 14 inçe göre yüzde 15 daha ağır yükleri taşıyabilen bu lastikle yüzde 20 yakıt tasarrufu sağlıyor. Bu ürünün sadece Brezilya’daki araçlarda kullanılmasıyla yılda 728 bin ton lastik materyalinden tasarruf ediliyor. Michelin elektrikli ve hibrid araçlar için de lastik tasarladı. Normal lastiklere göre daha uzun bir çapı olan ürün, yuvarlanma direncini azalttığı için enerji tüketimini düşürüyor. Çünkü lastik belirli bir mesafeyi almak için daha az sayıda dönüş yapıyor. Böylece ısınma azalıyor ve enerji tüketimi minimuma iniyor.

Türkiye’de liderlik için her şeyi yaparız

Türkiye'yi Avrupa’ya bağlayarak ana pazarları arasına katan Fransız lastik üreticisi Michelin CEO’su Michel Rollier, Türkiye lastik pazarının 4 yıl içinde dört kat büyüyeceğini söyledi. Rollier, “Bugüne kadar Avrupa dışında ki pazarlar arasında gördüğümüz Türkiye’ye bundan sonra daha fazla odaklanacağız. Artık Türkiye bizim ana pazarlarımızdan biri” dedi. Türkiye’nin potansiyelini farkına vardıklarını belirten Rollier, şunları anlattı:
Yüzde 75 yenileme pazarı
“Bugün Türkiye’deki lastik satışlarının yüzde 25’i ana firmalara verilen lastikler. Geri kalan yüzde 75 ise yenileme pazarından oluşuyor. Bu da Türkiye pazarının büyük bir potansiyele sahip olduğunu ortaya koyuyor. Zaten bugün Türkiye’de 1000 kişiye düşen araç sayısı 120 olduğundan, bu potansiyeli daha iyi anlayabiliyoruz. Avrupa ortalaması olan 500 adetin yakalanabilmesi için Türkiye’nin dört kat büyüyeceğini öngörüyoruz. Bu belki kısa sürede olmayacak ama 10-15 yıl içinde Türkiye pazarının bugüne kadar en az 4 kat büyüyecek.”
Önceliğimiz Türkiye değil
Türkiye’de yatırıma yönelik soruları da yanıtlayan Rollier, Michelin’in hızla büyüyen Brezilya, Çin ve Hindistan gibi pazarlarda yatırıma öncelik verdiğini ifade etti. Bu nedenle Türkiye’de kısa vadede bir yatırımın söz konusu olmadığını kaydeden Rollier, “Ancak Türkiye’de büyümek ve rekabette güçlü olmak için üretim yapmanın gerektiğinin farkındayız. Türkiye’de lider olmak istiyoruz. Bu liderliği elde etmek için ne gerekiyorsa yapacağız” diye konuştu.
Kur farkıyla ikinciyiz
Krizle birlikte geçen yıl şirket cirosunun 15 milyar Euro’ya gerilediğini söyleyen Rollier, “Bu yıl ciromuzu 16 milyar Euro’ya çıkarmayı hedefliyoruz. Bu yıl 2009’da dip yapan satışlara göre daha iyi bir performans görülse de, 2007 yılını yakalayamayacağız” dedi. Bridgestone ile yarıştıklarının anlatan Rollier, Japon yeninin güçlü olması ve kur avantajı nedeniyle Bridgestone’un daha fazla ciroya sahip gözüktüğünün altını çizdi. Rollier, “İki şirketin cirolarında küçük bir fark var” diye konuştu.