Otomotiv tam gaz

Otomotiv Yetkili Satıcıları Derneği (OYDER) Başkanı Şükrü Ilısal, “Sektör geçtiğimiz yılı toplamda 794 bin adetlik bir pazarla kapattı. Dünden bugüne değişen bir şey yok. Dolayısıyla geçen senenin güzel rüzgarları 2011 yılının ocak ayında da kendini gösteriyor. Ocak ayı, tempo böyle sürerse, 2010 yılının satışlarını devam ettireceğimizin işaretlerini verdi” dedi.

Ilısal, geçen yılın satış rakamlarını geçmek için çalıştıklarını ve Türkiye'nin bunu hak ettiğini bildirdi.

Haziran ayı içinde yapılacak seçimlerin sektörü etkileyeceğini sanmadığını ifade eden Ilısal, “Son 6 yıla baktığımızda abartılı bir seçim ekonomisi uygulanmıyor. Zaten başarının altında da seçim ekonomisi olmaması yatıyor” diye konuştu.

TÜKETİCİNİN RENK TERCİHİ

Ilısal, tüketicinin renk tercihinin segmentlere göre değiştiğini ifade ederek, şunları kaydetti:

“Ama Türk insanı daha çok gümüş gri rengi seçiyor. Erkeklerimiz biraz daha koyu renkleri yani siyah ve fümeyi tercih ediyor. Aslında bundan önemlisi 1600-2000 cc arasındaki araçların talebinde bir artış oldu. Bu da Türkiye'de gelir dağılımında bir dengenin ortaya çıktığını gösteriyor. En sevindiğimiz gelişmelerden biri bu.”

Türkiye'nin dünyanın en pahalı akaryakıtını kullanan ülke olduğunu anlatan Ilısal, “Bazen bir bakıyorsunuz, benzinli ile dizel araçların yakıt fiyatları birbirine yaklaşıyor. Bazen benzin arayı çok açıyor, bazen de dizel. Ancak, dizel araçlar sevildi. İnsanlar artık belirli kilometrelerden sonra dizelin faydalı olabileceğini ölçümlediler. Biraz pahalı olunca insanlar ölçümlemeyi daha iyi yapıyorlar. Çok kilometre yapıyorsa dizeli, az kilometre yapıyorsa benzinliyi tercih ediyor” dedi.

Ilısal, vergide dengeli ve adaletli olunmadığı sürece, devletin en kolay yer olan akaryakıt ve taşıt satışlarından tahsilat yapacağını belirterek, ancak bunun böyle devam etmeyeceğini, satılan araç sayısı rekora gittikçe yeni bir düzenleme yapıp adedin fazlalığından kaynaklanan gelir artışını Avrupa standartlarındaki vergi oranlarına indirerek ortadan kaldıracağını söyledi.

TÜRK MARKASI YERLİ OTOMOBİL

Ilısal, “Türk markası yerli otomobil üretimi”ni düşünmek ve yanlış hareket etmemek gerektiğini vurgulayarak, şöyle konuştu:

“Bir marka yaratmak öyle kolay bir şey değil. Bir hayal düşünülmeye başlandı, düşünme enerjiye geçecek bu bize bir heyecan verecek. Bunlar birkaç sanayicinin toplanıp, iyi fizibilite edip, ülkenin faydasınaysa yapması gereken bir şey. Ama şunu da sakın atlamayın, son iki yıldaki krizden ABD'de şu anda 30 tane, Avrupa'da 14 tane fabrika kapandı. Biz kapanan fabrikaları Türkiye'ye niye getirmeyelim ki? Amaç istihdam değil mi? Yerli üretmek değil mi? Bunları kolayca Türkiye'ye taşıyıp, iç istihdamı, dolayısıyla ithalattan ihracata dönen bir değişimi de sağlamış olabiliriz.”

ELEKTRİKLİ OTOMOBİL

Ilısal, elektrikli otomobilin de diğer otomobillere göre daha ilgi çekici ve gündemde olduğunu ifade ederek, şunları kaydetti:
“Ancak elektrikli otomobilin haricinde şu an ithalatı yapılan araçlarda da artık çevreye duyarlılık üst seviyede. Elektrikli otomobilde motor olmadığı için bunun vergilendirilmesiyle ilgili bir muamma var. Devlet bunu çözecektir. Ama elektrikli otomobilden devasa, sihirli bir şey beklemeyiz. Önümüzdeki 10 yılda sanıyorum, toplam pazarın yüzde 10'u gibi bir satış hedefleniyor. Küçük olan tarafı destekleyelim ama büyüğü de kaçırmayalım.”