Güncelleme Tarihi:
SÜRÜCÜLER modern bir otomobile bindiklerinde bazen kendilerini uçak pilotu gibi hissedebiliyorlar. Çünkü onlarca tuş, ekranlar, karmaşık bir navigasyon menüsü ve altında bin tane alt-menü bulunuyor. Yapılan bir çalışmaya göre, sürücülerin örneğin navigasyon sistemini kullanırken, havalandırmayı ayarlarken, ya da telefona cevap verirken sık sık dikkatleri dağılıyor ve bu tür dikkatsizlikler de trafik kazalarının başlıca nedenlerini oluşturuyor. İşte dev teknoloji şirketleri son dönemde bu sorunu çözmek için büyük çaba sarfediyor. Bunun çözümü de sesli asistanlardan geçiyor.
ŞİVELİ KONUŞUYOR
Bugün Siri, Google, Cortana ve Bixby gibi sesli asistanlar akıllı evlerin başına geçerek aydınlatmayı ve elektrikli süpürgeye kumanda ederken, artık direksiyona da geçiyor. Kokpitteki tuş karmaşasına son veren Alman Bosch, bunun yerine ‘Casey’ isimli sesli asistanı yolcu konumuna getiriyor. Yani Alman firma otomobile sürücüyü tıpkı başka bir insanın anladığı gibi anlayacak sesli asistan yerleştirmiş. Casey için geçmişte olduğu gibi artık belirli sözcükler içeren komutlar gerektirmiyor. Ses tanıma sistemi doğal tümce yapılarını, hatta şive ve aksanları bile algılıyor ve bunu dünyada 30’dan fazla ülkede yapıyor. Yetenekli dilbilimci yeni asistan için İngilizce yalnızca İngilizceden ibaret değil; İngiliz İngilizcesi, Amerikan İngilizcesi, Yeni Zelanda veya Avusturalya şiveleriyle konuşabiliyor.
30 FARKLI DİL
Sürücü asistana seçtiği bir ismi verdiğinde otomobildeki konuşma daha da kişisel bir hal alıyor. Sesli kumanda sisteminin yalnızca üreticinin koyduğu ada yanıt verdiği günler artık geride kaldı. Adı ister “Casey”, isterse “Can” veya “Ayşe” olsun, bu ses tanıma sistemi toplam 44 kadın ve 9 erkek sesiyle 30 farklı dili anlıyor ve konuşuyor. Sürücü “Hey, Ayşe diyerek veya verilen yeni ismi kullanarak asistanı aktive ediyor. Her yeni diyaloğu da yalnızca doğruca asistana seslenerek başlatıyor; artık konuşmaya başlamadan önce bir bip beklemesine gerek kalmıyor.