Otel mutfağında zam tehlikesi
Güncelleme Tarihi:
Mehmet ÇINAR/ANTALYA, (DHA)
Oluşturulma Tarihi: Nisan 10, 2010 10:50
TÜM Gastronomi Yöneticileri Derneği Başkanı Aydın Özdemir, et fiyatlarında yüzde 40, sütte ise yüzde 80'e yakın artışın beş yıldızlı otel mutfaklarında tehlikeye yol açtığını söyledi. Özdemir, zamların Türk turizmini tehdit eder noktaya geldiğini iddia etti.
Aynı zamanda Akdeniz Üniversitesi'nde Sosyal Bilimler Meslek Yüksekokulu'nda öğretim görevlisi olan Aydın Özdemir, 2010 yılı turizm sezonunun hareketliliğinin artmaya başlamasıyla, et, süt, tahıl ve içecek fiyatlarındaki zamların etkileriyle ilgili uyarılarda bulundu.
Kırmızı et ve etin doğru kullanımının Türk mutfağının vazgeçilmez temel öğesi olduğunu dile getiren Özdemir, kemiksiz et fiyatının yüzde 30'a varan zamlarla kilogramının 35 TL'ye yükseldiğini söyledi. Türkiye’de et fiyatlarının artmasının Türk turizmini tehdit eder noktaya geldiğini vurgulayan Özdemir, “Çünkü et olmadan Türk mutfağında bazı yemeklerin servis edilmesi mümkün değildir. Yemeklerimizin mutlaka doğru kırmızı etle yapılması gerekir. Bugün kırmızı etin kilogramı 35 TL’ye çıktı ve bu da otellerimizde kişibaşı tüketim oranına göre çok büyük maliyet ortaya çıkartıyor. Eğer bu fiyat artışları böyle devam ederse otellerin birçoğu kırmızı et tüketimlerini azaltmaya başlayacak veya içinde sebze ve kıyma ağırlıklı karma yiyecekler kullanılacak. Bu durum gelen misafirin Türk mutfağından memnun kalmamasına sebep olacak” diye konuştu.
“Bunu turizmimiz için önemli bir tehdit olarak görüyorum” diyen Özdemir, “Bu anlamda et fiyatlarının düzeltilmesi gerekir. Türk mutfağını doğru uygulayan belli bir tonajın üzerinde et kullanan otellere devlet teşvik de verebilir” dedi.
KAÇAK KESİM UYARISI
Et fiyatlarının aşırı şekilde artmasının, birçok tesisin farklı arayışlar içine girmesine neden olacağına dikkat çeken Özdemir, eğer fiyatlarda düzenleme yapılmaz ise bu kez Türkiye’de kaçak kesimlerin çoğalacağını veya kullanımı uygun olmayan etlerin Türk mutfağına girebileceğini kaydetti. Bazı tesislere şoklu olarak gelen etlerin ne eti olduğunun saptanmasının çok zor olduğunu söyleyen Özdemir, “Onun için kesim noktasında denetim yapılmalıdır. Fiyatlar yükseldikçe, içki fiyatlarındaki artışla birlikte ortaya çıkan sahte içki kullanımı ve insan hayatlarının kaybedilmesine benzer olayları ette de yaşayabiliriz” diye konuştu.
SÜTE İKİ KEZ SU KARIŞIYOR
Süt fiyatlarının 1.3 liradan 2 liranın üzerine çıktığını kaydeden Aydın Özdemir, günlük 1000 kişi kapasiteli bir otelde en az 100 litre süt tüketildiğini belirtti. Özdemir, “Sabah kahvaltıları ve pastanelerde çok yoğun kullanılıyor. Ancak fiyatlardaki aşırı artış nedeniyle hem satıcı süte su karıştırıyor, hem de otelde su karıştırılıyor ve böylece süte iki kez su karıştırılmış oluyor. Su karıştırılmıyor diyemeyiz. Geçen yıl 9 liraya alınan kaşar peyniri bugün 16- 17 TL'ye yükseldi. Tahıl gruplarında yüzde 30'u bulan arışlar var. Sebze ve meyve fiyatları değişken ancak tarla ürünleri çıkıncaya kadar artışlar sürecek” diye konuştu.
İÇKİDE SAHTE VE KAÇAK UYARISI
En büyük tehlikenin sahte içki olduğunu vurgulayan Aydın Özdemir, içki fiyatlarındaki artışın sahte ve kaçak içki kullanımını artırdığını söyledi. Bira fiyatlarında da yüzde 30'luk artış olduğunu belirten Özdemir, “Sahte içki, gıda boyalı, kontrolsüz içki tehlikesi hala devam ediyor. En çok korktuğumuz nokta budur. Denetimler artırılmalı ama son tüketim anında yapılıyor. Otele gelene kadarki aşamalar ise hiç incelenmiyor. Kimden nasıl alındığı, nasıl taşındığı da kontrol edilmeli. Türkiye yiyecek içecek kalitesiyle de tercih edilen bir ülke” diye konuştu.
BEYAZ ET 9 TL'YE YÜKSELİR
Beyaz ette de zam beklediklerini dile getiren Özdemir, Rusya'ya olan ihracat ve turistik tüketimin artacak olması nedeniyle geçen yıl 3 lira olan beyaz etin 6 liraya yükseldiğini ve önümüzdeki süreçte 9 liraya kadar çıkabileceğini belirtti. Özdemir, beyaz ette ise hormon ilaçları verildiğini ve erken kesim yapılmasının da büyük tehlike oluşturduğunu öne sürdü.
ZAMLAR İSTİHDAMI OLUMSUZ ETKİLER
Özdemir, otel mutfaklarının yüzde 40'lık kapasitesini oluşturan et ürünlerinin yanı sıra süt, tahıl, içki, sebze ve meyve gibi ürünlerdeki fahiş artışların ilk olarak mutfaklarda küçültmeyi başlatacağının altını çizdi. Özdemir, “Bu durumda ilk olarak mutfakta personel azaltmaya gidilecektir ve bu durumda Türk mutfağının kalitesini düşürecektir. İyi otellerimizin yanısıra kapısında 5 yıldız asılı olup da içi 5 yıldızlı olmayan otellerimiz de var. İyi otellerimiz ise bu kötü otellerimizin tehdidi altında” dedi.
Kırmızı et ve etin doğru kullanımının Türk mutfağının vazgeçilmez temel öğesi olduğunu dile getiren Özdemir, kemiksiz et fiyatının yüzde 30'a varan zamlarla kilogramının 35 TL'ye yükseldiğini söyledi. Türkiye’de et fiyatlarının artmasının Türk turizmini tehdit eder noktaya geldiğini vurgulayan Özdemir, “Çünkü et olmadan Türk mutfağında bazı yemeklerin servis edilmesi mümkün değildir. Yemeklerimizin mutlaka doğru kırmızı etle yapılması gerekir. Bugün kırmızı etin kilogramı 35 TL’ye çıktı ve bu da otellerimizde kişibaşı tüketim oranına göre çok büyük maliyet ortaya çıkartıyor. Eğer bu fiyat artışları böyle devam ederse otellerin birçoğu kırmızı et tüketimlerini azaltmaya başlayacak veya içinde sebze ve kıyma ağırlıklı karma yiyecekler kullanılacak. Bu durum gelen misafirin Türk mutfağından memnun kalmamasına sebep olacak” diye konuştu.
“Bunu turizmimiz için önemli bir tehdit olarak görüyorum” diyen Özdemir, “Bu anlamda et fiyatlarının düzeltilmesi gerekir. Türk mutfağını doğru uygulayan belli bir tonajın üzerinde et kullanan otellere devlet teşvik de verebilir” dedi.
KAÇAK KESİM UYARISI
Et fiyatlarının aşırı şekilde artmasının, birçok tesisin farklı arayışlar içine girmesine neden olacağına dikkat çeken Özdemir, eğer fiyatlarda düzenleme yapılmaz ise bu kez Türkiye’de kaçak kesimlerin çoğalacağını veya kullanımı uygun olmayan etlerin Türk mutfağına girebileceğini kaydetti. Bazı tesislere şoklu olarak gelen etlerin ne eti olduğunun saptanmasının çok zor olduğunu söyleyen Özdemir, “Onun için kesim noktasında denetim yapılmalıdır. Fiyatlar yükseldikçe, içki fiyatlarındaki artışla birlikte ortaya çıkan sahte içki kullanımı ve insan hayatlarının kaybedilmesine benzer olayları ette de yaşayabiliriz” diye konuştu.
SÜTE İKİ KEZ SU KARIŞIYOR
Süt fiyatlarının 1.3 liradan 2 liranın üzerine çıktığını kaydeden Aydın Özdemir, günlük 1000 kişi kapasiteli bir otelde en az 100 litre süt tüketildiğini belirtti. Özdemir, “Sabah kahvaltıları ve pastanelerde çok yoğun kullanılıyor. Ancak fiyatlardaki aşırı artış nedeniyle hem satıcı süte su karıştırıyor, hem de otelde su karıştırılıyor ve böylece süte iki kez su karıştırılmış oluyor. Su karıştırılmıyor diyemeyiz. Geçen yıl 9 liraya alınan kaşar peyniri bugün 16- 17 TL'ye yükseldi. Tahıl gruplarında yüzde 30'u bulan arışlar var. Sebze ve meyve fiyatları değişken ancak tarla ürünleri çıkıncaya kadar artışlar sürecek” diye konuştu.
İÇKİDE SAHTE VE KAÇAK UYARISI
En büyük tehlikenin sahte içki olduğunu vurgulayan Aydın Özdemir, içki fiyatlarındaki artışın sahte ve kaçak içki kullanımını artırdığını söyledi. Bira fiyatlarında da yüzde 30'luk artış olduğunu belirten Özdemir, “Sahte içki, gıda boyalı, kontrolsüz içki tehlikesi hala devam ediyor. En çok korktuğumuz nokta budur. Denetimler artırılmalı ama son tüketim anında yapılıyor. Otele gelene kadarki aşamalar ise hiç incelenmiyor. Kimden nasıl alındığı, nasıl taşındığı da kontrol edilmeli. Türkiye yiyecek içecek kalitesiyle de tercih edilen bir ülke” diye konuştu.
BEYAZ ET 9 TL'YE YÜKSELİR
Beyaz ette de zam beklediklerini dile getiren Özdemir, Rusya'ya olan ihracat ve turistik tüketimin artacak olması nedeniyle geçen yıl 3 lira olan beyaz etin 6 liraya yükseldiğini ve önümüzdeki süreçte 9 liraya kadar çıkabileceğini belirtti. Özdemir, beyaz ette ise hormon ilaçları verildiğini ve erken kesim yapılmasının da büyük tehlike oluşturduğunu öne sürdü.
ZAMLAR İSTİHDAMI OLUMSUZ ETKİLER
Özdemir, otel mutfaklarının yüzde 40'lık kapasitesini oluşturan et ürünlerinin yanı sıra süt, tahıl, içki, sebze ve meyve gibi ürünlerdeki fahiş artışların ilk olarak mutfaklarda küçültmeyi başlatacağının altını çizdi. Özdemir, “Bu durumda ilk olarak mutfakta personel azaltmaya gidilecektir ve bu durumda Türk mutfağının kalitesini düşürecektir. İyi otellerimizin yanısıra kapısında 5 yıldız asılı olup da içi 5 yıldızlı olmayan otellerimiz de var. İyi otellerimiz ise bu kötü otellerimizin tehdidi altında” dedi.