Ortadoğu’ya açılan en önemli kapı, ama x-ray cihazı bile yok

Güncelleme Tarihi:

Ortadoğu’ya açılan en önemli kapı, ama x-ray cihazı bile yok
Oluşturulma Tarihi: Ağustos 20, 2006 00:00

Gümrük Muhafaza müfettişlerinin hazırladığı Hatay Yayladağı Sınır Kapısı raporu, Devlet Bakanı Kürşad Tüzmen’in tüm gümrük kapılarında çağdaş alt yapı imkanlarının sağlandığı açıklamalarıyla ters düştü. Türkiye ile Suriye arasındaki iki sınır kapısından biri olan Yayladağı’nda uyuşturucu, silah ve insan kaçakçılığı riskinin yoğun olmasına karşın tek bir elektronik cihaz bulunmadığı ortaya çıktı.

YILDA 65 BİN KİŞİ GİRİYOR: Lübnan saldırısında Türk ve yabancıların büyük bölümün tahliye edildiği, Suriyeliler’in Türkiye’deki akrabalarını ziyaret için sıklıkla kullandığı, Yayladağı Sınır Kapısı’ndan yılda ortalama 26 bin araç, 65 bin kişi giriş yapıyor. Sınır kapısına 4 ay önce giderek inceleme yapan Gümrük Muhafaza Başkontrolörü İlter Kuşoğlu’nun raporu, Türkiye’nin Ortadoğu’ya açılan en önemli kapılarından birindeki durumu ortaya koydu. Rapor, suyu akmayan, elektriği yeni bağlanan, halen sobayla ısınan, eşya ve insan kaçakçılığına karşı hiçbir elektronik cihazı olmayan, telefon kabloları çam ağaçlarına bağlı olduğu için sık sık kesilen, uyuşturucu kaçakçılığının yoğun olmasına rağmen narkotik köpeği olmayan Yayladağı Sınır Kapısı konusunda vahim bir tablo çizdi. 28 Nisan 2006’da makama sunulan raporda yeralan çarpıcı tespitler şöyle:

TEKNİK CİHAZ YOK: 6 bin 879 metrekare büyüklüğünde Yayladağı Gümrük Kapısı, çağdaş gümrük kapısı anlayışına ve ülkemize yakışır bir durum arz etmiyor. İnsan ve eşyaların yasadışı geçiş güzergahı üzerinde bulunan bir bölgede faaiyet gösteren Yayladağı gümrük sahasında teknik cihaz olarak kabul görecek hiçbir ekipman bulunmuyor.

NARKOTİK KÖPEK Hint keneviri ekimine sıkca rastlanan bölgede girişleri engelleme açısından kaydırıcı olan narkotik köpekleri bu bölgede hiç kullanılmıyor. Denetime yönelik on-line, x-ray cihazı gibi hiçbir elektonik donanım mevcut değil. Eksiklikler, periyodik olarak üst makamlara iletildiği halde durumda hiçbir değişiklik olmadı. Yayladağı Sınır Kapısı, yaşadışı insan ve eşya (özellikle de narkotik ve mühimmat) giriş ve çıkışına, bu trafiği engelleyecek nicelik ve nitelikte cihaz ile personelin mevcut bulunmayışı sebebiyle oldukça müsait bir haldedir.

PASLI TANKERDEN SU: Sınır kapısında temizlik, hijyen ve tuvalet ihtiyaçının giderilmesi için gerekli su mevcut değil. Suyun aktığı tek yer VIP salonu olmasına karşın, bu da Yayladağı Belediyesi ibareli paslanmış bir tankerle taşınıyor. Binadaki tuvaletler için su, kova ile temin ediliyor.

ISINMA VE İLETİŞİM ÇAĞDIŞI: Büyük bölümü boş olan gümrük binasında, ısınma ihtiyacı soba ile temin ediliyor. Yakın tarihe kadar mum ışığı ile görevini ifa eden gümrükte, elektrik hattı sık sık arızalanmakta ve jeneratör devreye sokuluyor. Çam ağaçlarına bağlanmış olarak iptidai bir şekilde sahaya kadar ulaştırılan telefon kabloları sebebiyle iletişimin sık sık kesintiye uğruyor.

BİR MASA, BİR SANDALYE: ’Bir masa bir sandalye’ anlayışı ile ikmal edilmeye çalışılan Yayladağı Gümrük sahasında olumlu kabul edilecek hiçbir donanım ve görüntü sözkonusu değil.

Yayladağı Raporu Meclis gündeminde

Gümrük Başkontrolörünün hazırladığı rapor, Anavatan Partisi Hatay Milletvekili Züheyir Amber tarafından TBMM gündemine taşındı. Amber, dört ay önce makama sunulan rapor ile ilgili olarak bugüne kadar hiçbir adım atılmadığını belirterek, Devlet Bakanı Kürşad Tüzmen tarafından yanıtlanmak üzere soru önergesi verdi. Amber, "Teftiş raporunda yeralan eksikliklerin halen giderilmemiş olması görevi ihmal suçunu doğurmakta mıdır? Sınır kapısında hiçbir teknik cihazın bulunmamasını bakan olarak nasıl açıklıyorsunuz? Hint keneviri ekiminin yoğun olduğu ve kaçakçılığına oldukça müsait olan bölgede narkotik köpeğinin bulunmamasının nedeni nedir?" sorularının yanıtını istedi.
Haberle ilgili daha fazlası:

BAKMADAN GEÇME!