Güncelleme Tarihi:
Farklı iklimlerin aynı anda yaşandığı Türkiye'de ülke yüzölçümünün yaklaşık yüzde 30'unu oluşturan ormanlardaki gizli hazine trüf mantarı potansiyelinin ortaya çıkartılarak ekonomiye kazandırılması için Orman Genel Müdürlüğü tarafından çalışma başlatıldı.
Orman Genel Müdürlüğü Odun Dışı Ürün ve Hizmetler Daire Başkanlığı yetkilileri, yurt dışında ekonomik değeri büyük olan fakat Türkiye'de pek bilinmeyen trüf mantarı konusunda eylem planı hazırlamak üzere harekete geçti.
Muğla Sıtkı Koçman Üniversitesi Öğretim Üyesi Doç. Dr. Aziz Türkoğlu'nun koordinatörlüğünde dünyaca ünlü trüf uzmanları ABD Oregon Üniversitesi Orman Fakültesi Öğretim Üyesi Prof. Dr. James Trappe ve Prof. Dr. Michael Castellano ile İsveç Uppsala Üniversitesi Öğretim Üyesi Doç. Dr. Christina Weden'den oluşan bilim adamı ekibi, Odun Dışı Ürün ve Hizmetler Daire Başkanlığı yetkilileri ile birlikte Türkiye'nin ormanlık alanlarında incelemeler yaptı.
Trüf mantarının dünyada Akdeniz ikliminin hakim olduğu yerlerde yaygın olarak yetiştiğini ifade eden Türkoğlu, "Her yerde belki bazı türler var ama esas ekonomik türler Akdeniz ikliminin hakim olduğu yerlerde İspanya'da, İtalya'da, Fransa'da. Türkiye de buna dahil. Üç haftalık gezide Türkiye'nin farklı yerlerinde farklı trüf türleri gördük. Trakya'dan Marmara'ya, Batı Karadeniz, Doğu Karadeniz, Doğu Akdeniz, Batı Akdeniz, farklı yerlerde farklı türlere rastladık. Batı Karadeniz'de daha önce kışlık trüf bulmuştuk, değeri 500 avro civarında, bayağı kıymetli bir trüf, fındıklarla ortak yaşıyor. Bu bölgede şimdi bulunan trüf ise yazlık trüf, onun da değeri ortalama 200 avro" dedi.
"Trüfün ekolojik olarak değeri daha fazla"
Orman Genel Müdürlüğü'nün ormanlardaki trüf potansiyelini ekonomiye kazandırma anlamında "Trüf Eylem Planı" çalışması başlattığını dile getiren Türkoğlu, şunları söyledi:
"Dünyaca ünlü trüf uzmanı bilim adamları ile ortak çalışmalar yapıyoruz. Ülkemizde ekonomik olarak hem mevcut ormanlarımızdakileri ekonomiye dönüştürme açısından bir koruma yöntemi geliştirmeyi düşünüyoruz ormanlarda hem de boş olan alanlara uygun trüf türleri yetiştirme amaçlı fidan dikmeyi düşünüyoruz. Denizli'de ilk denemeyi yaptık. Önümüzdeki yıl Muğla Üniversitesi'nin kampüsünde de 50 dönümlük yere dikmeyi planlıyoruz. Daha sonra Antalya, İzmir gibi bölgelerde peyderpey bu ağaçlandırmayı Orman Genel Müdürlüğü'nün himayesinde, onların desteği ile yapmayı planlıyoruz.
Trüfün ekonomik değerinden daha fazla dünyada ekolojik olarak, ekosisteme değeri daha fazla. Çünkü trüf mantarı bitkilerin köklerde yaşıyor. Onların kökünü bir eldiven gibi örtüp topraktan daha çok su ve mineral almasını sağlıyor. Eğer bu mantarlar olmazsa bu bitkiler bir süre sonra yeterince mineral ve vitamin alamadığı için gelişmeleri yavaşlayacak veya hiçbir zaman gelişemeyecek ve strese dayanamayacak. Mantar ve bitki, bunlar birbirine muhtaç, ikisi birlikte yaşıyor."
Domuzlar yiyecek olarak tükettiği için domuzların yoğun olduğu yerlerde ormanı çitle çevirerek bunları korumayı, insanların bunu toplayarak para kazanmasını sağlamayı amaçladıklarını vurgulayan Türkoğlu, "Ekonomik değeri yüksek. Bazı ağaçlar iki kilodan fazla trüfe sahip. Eğer biz bunları korumazsak o zaman domuzlar alacak. İnsanlar bu ormanları kiralayarak buradan topladıkları trüf mantarları ekonomiye kazandırabilirler" diye konuştu.
"Trüf ormanları ülkemizde yoğun bir şekilde kurulacak"
Orman Genel Müdürlüğü Odun Dışı Ürün ve Hizmetler Daire Başkanı Fuat Şanal da Orman Genel Müdürlüğü olarak ormanlardan çok fonksiyonlu olarak yararlanmaya çalıştıklarını vurgulayarak, şunları söyledi:
"Ormanlardaki bütün değerleri ülke ekonomisine kazandırmak, o yöredeki halkın kalkındırılmasını sağlamak amacıyla çeşitli çalışmalar yürütüyoruz. Bunlardan biri de trüf ormanlarının korunması. Trüf olarak ormanlarımızın altında büyük bir zenginliğimiz var. Bu zenginliği artık ortaya çıkarıyoruz. Bu çalışmaların yeni olması dolayısıyla, ülkemizde de yeterince bilim adamı olmaması nedeniyle dünyada bu konuda en uzman kimlerse bunları ülkemize davet ettik. Yaklaşık 20 gündür onlarla çalışmalar yürütüyoruz. Onlar da hakikaten ülkemizin bu konuda çok büyük bir zenginliğe sahip olduğunu gördüler. Ülkemizin tüm alanlarını tarıyoruz. Bu çalışmalar bittikten sonra eylem planı hazırlayacağız. Eylem planından sonra trüf ormanları ülkemizde yoğun bir şekilde kurulacak."
Biyolojik çeşitliliği korumanın yolunun ondan kesinlikle sürdürülebilir bir şekilde faydalanmak olduğuna işaret eden Şanal, "Trüf mantarı da onlardan birisidir. Vatandaş bundan para kazandığı zaman gözü gibi korur, diğer türlerde de aynı şekilde. Yani yasakla mümkün değil korumak ancak sürdürülebilir bir şekilde faydalandırabilirsek daha iyi bir şekilde koruyacağız. Artık orman köylülerini de kalkındrımak bizim temel, anayasal görevlerimizden birisi. Buradaki temel amacımız özellikle orman köylüsüne katkı sağlamak" diye konuştu.