Önce ailesi için üretti talebi görünce markasını kurdu: Süper gıdayla dünyaya açıldı

Fitoterapi uzmanı ve zeytinyağı üzerine geniş araştırmalar yapmış kimyager bir anne olan Özlem Erarslan’ın girişimcilik hikâyesi ailesi ile başladı. Kanser ve birçok kronik hastalığı olan babası için araştırma yapan Erarslan, yüksek polifenollü zeytinyağını keşfetti. Erarslan, babasının sağlığında iyileşmeler gördükten sonra, besinlerin fenolik ve antioksidan bileşenleri üzerine uzmanlaşmak için eczacılık fakültelerinden özel eğitimler aldı ve yüksek polifenollü zeytinyağının farklı örneklerini dünyanın birçok yerinden temin etmeye başladı. Aynı zamanda iki bebeğinin de prematüre olarak doğması üzerine araştırmalarını derinleştiren Erarslan, önce ailesi için üretmeye, çalışmaya başladı. Sonrasını ise gelin Erarslan’dan dinleyelim...

İL İL GEZDİ

İlk etapta istediği özellikte zeytinyağını yurtdışından getirdiğini belirten Erarslan, daha sonrasında Türkiye’de de en iyi ürünü bulmak il il, ilçe ilçe gezdiğini söyledi ve süreci şöyle anlattı: “Önce ailem için yüksek polifenollü zeytinyağı üretmeye başladım. Uzun araştırmalar sonrası istediğim kalitede ürünü buldum, üretici ile anlaştım. Sonra çevremden de talepler gelince bunu profesyonel bir iş olarak yapmaya karar verdim. 2018 yılında 40 metrekare bir dükkân tutarak yola çıktım.” Henüz yolun başındayken global marka olma hedefini belirlediğini, bunun için de markasını 32 ülkede tescil ettirdiğini belirten Erarslan, ilk yılında sistemin kurulması, izinler ve gerekli altyapı için çalıştığını ifade etti.

ÜRÜNLER ÇEŞİTLENDİ

2020 yılında ise yakın çevresi dışından da sipariş alır duruma geldiğini belirten Erarslan, “Siparişler artınca lojistik ağ için adım attım ve kendi alanında profesyonel bir şirketle çalışmaya başladım. 2021’de 300 metrekarelik yeni tesisimize geçtik. Asıl hedef fonksiyonel besinleri insanlarla buluşturmak olduğu için bir tek zeytinyağı ile sınırlı kalmak istemedim. Bal, tarhana, kuru incir, besleyici şurup gibi yeni ürünler de geliştirdim. İşin en önemli kısmı doğru ürün ve doğru süreç yönetimi. Mesela önce en iyi zeytini bulmak şart. Sonra zeytinler tek tek elle toplanıyor. Toplayan kişinin sigara içmemesi, parfüm sıkmaması önemli. Sıkımı yapılan bant da bize özel. Burada ürünümüzün başka bir yağ ile karışmaması gerekli. Bal için de Istranca dağlarında bir üretici ile anlaştım. Arıcılar bizim için üretiyor, biz de gerekli analizi yapıyor ve doğru ürüne ulaşıyoruz. Sonrasında bunu hem web sitemiz hem de e-ticaret platformları ile 81 ile yolluyoruz” dedi.

YURTDIŞINDA İLGİ GÖRDÜ

Markanın bilinirliği artınca ülke sınırları da aşılmış. Birçok ülkeye ihracat yaptıklarını, en aktif oldukları ülkelerin İngiltere, Almanya, Fransa, Belçika, Avusturya, İtalya, İspanya ve Hollanda olduğunu belirtti Erarslan. Yakın zamanda Ortadoğu pazarına açılmalarını sağlayacak imzayı da attıklarını dile getiren Erarslan, “Dubaili bir firma ile anlaştık. Distribütörlük anlaşmamıza göre 2023 yılı ağustos ayına kadar 25 bin paket ürün hazırlanacak. Bunlar Birleşik Arap Emirlikleri, Kuveyt, Katar, Suudi Arabistan’da satılacak. Bu adetler ilk etapta ürünlerin tanıtımını sağlayacak. 2024 yılı için öngörüm ise 200 bin paket ürün göndermek” şeklinde konuştu.

1 YILDA CİRODA 6 KAT BÜYÜME SAĞLADI

SON bir yılda ciroda 6 kat büyüme sağladıklarını dile getiren Özlem Erarslan, üretim adetleri için de şu bilgiyi verdi: “2021’de günlük 60 paket ortalamamız vardı. 2022’de günlük 350-400 adete ulaştık. Bugün ise günlük 1000 paket için gerekli altyapı hazır.” Erarslan’ın verdiği bilgilere göre marka 2020 yılında Berlin Global Zeytinyağı Yarışması’nda gümüş madalya aldı ve ödül alan iki Türk markadan biri oldu. Aynı yıl Lonrda’dan bir gümüş madalya daha gelirken, 2021 yılında Berlin Global Zeytinyağı Yarışması’da gümüş madalya, Japonya Global Zeytinyağı Yarışması’nda altın madalyaya hak kazandı. Ravla, 2022 yılında Berlin Global Zeytinyağı Yarışması’nda da gümüş madalyaya değer görüldü.