Olimpiyatları alamadık ama...

İlk zamanlar ben de sordum:
- Olimpiyat köyü ve spor alanlarını kim yapıyor?
- Asıl büyük işi Rus müteahhitler yürütüyor.
2012 yılı ortalarına doğru Sembol İnşaat ve Rixos Yönetim Kurulu Başkanı Fettah Tamince, Rusya’dan davet aldı:
- Kış Olimpiyatları’nın altyapı projeleri çerçevesinde Soçi’de 41 tesisin yapımını 2009’da Rus müteahhitler üstlenmişti. Sayın Vladimir Putin, kente son ziyaretinde işin gerçekleşme oranının yüzde 4.5 olduğunu gördü. İşi sizin devralıp bitirmenizi istiyoruz.
Böylece içinde 20’ye yakın otelin bulunduğu 2 milyar dolarlık projenin tamamlanması, bazılarının işletmesi işini Sembol ve Rixos üstlendi. Sembol’ün Soçi’de devreye girmesi, birçok Türk şirketinin yanısıra, İsveç’in dünya devi grubu Electrolux’un Proffessional bölümünün Türkiye’deki birimine de kapıyı açtı.
Electrolux Professional Türkiye Genel Müdürü Semih Orcan, Sembol ve Rixos’la profesonel mutfak ve çamaşırhane konusunda bağlantılarının olduğunu vurguladı:
- Sembol, Soçi’deki tesislerin yapımını üstlenince biz de 25 milyon dolarlık sipariş aldık ve işi tamamlama noktasına geldik.
- Siparişi doğrudan size mi verdiler?
- Evet. Mutfak ve çamaşırhane gereçlerini reeksport yaptık. Önce ithal ettik, buradan Rusya’ya gönderdik. Montajı Türkiye’deki ekiplerimiz gerçekleştirdi.
Tam işin ortasında Rusya’nın Türkiye’den giden TIR’lara sınır koyduğunu kaydetti:
- Biz de Novosibirsk’e gemiyle gönderip, oradan Soçi’ye naklettik.
Orcan, Sembol’ün Soçi Kış Olimpiyatları’nın tesis ve altyapı işlerinde devreye girmesinden memnun:
- O kapı bize Sembol’ün devreye girmesiyle açıldı.
- Profesyonel mutfak işinin Türkiye’deki yıllık cirosu ne düzeyde?
- Yakın çevredeki ülkeleri de dikkate alırsak 500-600 milyon doları buluyor.
- Electrolux’ün Türkiye’ye yatırıma gelmesi söz konusu olur mu?
- Geçmişte beyaz eşya deneyimleri olmuştu. Professional’in gündeminde Türkiye’ye yatırım yok.
Electrolux Professional örneği, dünya ikincisi Türk müteahhitlerinin Türkiye’deki şirketlere dışarıda açtığı fırsat kapılarını bir kez daha ortaya koyması açısından önem taşıyor.

Temelden 2 ay sonra Suriye karıştı, bizi uyaran olmadı

AKDENİZ Demir Çelik İhracatçıları Birliği Başkanı Adnan Ersoy Ulubaş’ın İstanbul Ticaret Odası (İTO) Başkanı İbrahim Çağlar’ın da ortakları arasında bulunduğu The İstanbul projesindeki ofisindeyiz.
Buluşmada Hikmet Tanrıverdi, Mesut Toprak, İmam Altınbaş, Coşkun Ergün, Tevfik Yamantürk, Yusuf Bulut Öztürk, Hazim Sesli, Tarkan Kadoğlu, Ahmet Öksüz, Ekrem Akyiğit ve Ahmet Arslan var.
Güriş Holding Yönetim Kurulu Üyesi Tevfik Yamantürk’e Suriye’de Türkiye sınırına yakın bölgedeki çimento fabrikalarının durumunu sordum:
- 2007’den beri orada öğütme tesisimiz var. 14 Ocak 2011’de klinker üretimi dahil çimento tesisi için Zafer Çağlayan’ın katılımıyla yeni temel attık. 11 Mart 2011’den itibaren Suriye’de iç karışıklık başladı. Şu anda fabrikamız kapalı ama maaş ödüyoruz.
Dert yandı:
- Ülkemizin ilgili birimleri Suriye’de olacakları erken hissedip bizi uyaramaz mıydı? Bakan’a “O temeli şimdi atmayın” diyemez miydi?
- Suriye’deki yatırımınızın boyutu neydi?
- 53 milyon Euro’luk yatırım yapmıştık, arkası da gelecekti.
Hükümetin Suriye politikasını doğru bulmadığını vurguladı:
- Suriye’de iç savaşı kim kazanırsa kazansın, artık halkın yüzde 50’si bize düşman.
Güriş’in kurucusu İdris Yamantürk, 2010 Şubat’ında kendi uçağıyla dönemin Devlet Bakanı Çağlayan’la Şam’a giderken şu mesajı vermişti:
- Suriye’deki çimento yatırımımız 250 milyon doları bulacak.
17 Aralık’tan itibaren “yolsuzluk operasyonları ve cemaat-hükümet savaşı”yla yatıp kalksak da Tevfik Yamantürk’ün sorusu önemli:
- Suriye konusunda birileri bizi uyaramaz mıydı?