Olayın beyni konuştu

İzmir'i ve iş dünyasını allak bullak eden operasyonda yakalanıp tutuklanan Orhan Benzer, çarkı tüm ayrıntılarıyla anlattı, işadamlarını suçladıİZMİR Mali Polisi'nin 6 ilde gerçekleştirdiği başarılı operasyonla yakalanan hayali ihracat şebekesinin beyni Orhan Benzer, dönen çarkı bir bir anlattı. Benzer, paravan şirketi, Ünsalan Değirmencilik'in sahibi Mustafa İriboz'un teşvikiyle kurduğunu ileri sürdü.Parasını alamamışMERSİNSPOR Kulübü Başkanı 34 yaşındaki işadamı Benzer, İzmirli işadamları Mustafa İriboz, Kiraz Gıda'nın sahibi Cihan Can ve Asya Gıda'nın sahibi Musa Seyrek'i suçlarken, kendisine vaadedilen parayı da alamadığını söyledi. İriboz'a suçlamaÜNSALAN Değirmencilik'ten Botan, Ensari, Coşkar ve Özkan şirketleine un satış ve nakliyesi yapılmadığını, İriboz'un ihraç kaydıyla yurda gümrüksüz soktuğu 5 milyon dolarlık buğdayı iç piyasada satarak yüzde 70 artı kár sağladığı bildirildi NASIL İŞLİYORİthal ettiği hammaddeyi işledikten sonra ihraç etme sözü veren firma izin alır. Ancak paravan şirket aracığılıyla ihraç edilmiş gibi gösterilen ürün iç piyasaya verilir, daha fazla kár sağlanır. Hayalici itirafıNasıl işliyorFİRMA Gümrük ve Dış Ticaret Müsteşarlığı'ndan, ‘‘Dahili işleme izin belgesi’’ alır. Bu belgeyle firma ithal edeceği hammaddeyi, fabrikalarında ürün haline getirip ihraç edeceğini taahhüt eder. Üretici firma belgeyle serbest bölgeden veya gümrüklerden ithal ettiği hammadde için ne gümrük vergisi, ne KDV, ne de harç öder, fabrikasında ürüne dönüştürür. Firma bu malı kendisi ihraç eder gibi gösterirse başına iş alacağı düşüncesiyle bir aracı firma bulur veya kurar. Bu aracı firma paravan kuruluştur, kağıt üzerindeki sahibi şirket kuracak kapasitede değildir, çoğu ilkokul mezunudur. Firma, ürününü bu paravan şirkete ihraç kaydıyla satar. Paravan aracı şirket de, sahte ya da gümrükte ilişkili olduğu suçortakları aracılığıyla kağıt üzerinde ürünü ihraç edilmiş gibi gösterir. İhraç belgeleri, tekrar ürünü ithal eden firmaya gönderilir ve defterlerine işlenir. İhraç edilmiş gibi görünen ürünler bu işlemlerden sonra firma tarafından iç piyasaya sürülür. Böylelikle firma yüzde 70 fazla kár etmiş olur. Ayrıca faturasız, irsaliyesiz mal sevketme imkanına kavuşmuş olur.MALİ Polis'in düzenlediği operasyonla yakalanan hayali ihracat şebekesinin beyni Orhan Benzer, işleyişi ayrıntılarıyla anlattı. 366 firmanın takibe alındığı hayali ihracat için paravan şirket kurulmasını İzmirli işadamı Mustafa İriboz'un istediğini söyleyen Benzer, şöyle konuştu;‘‘ÜNSALAN Değirmencilik sahibi Mustafa İriboz 1.5 yıl önce İstanbul'a gelip, dahilde işleme izin belgesiyle buğday ithalatı yapacağını, fabrikasında un haline getirdikten sonra ihraç etmiş gibi gösterip iç piyasada satmayı planladığını, bunun için ihracatçı paravan şirket ve usulsüz işlem yapacak bir gümrük kapısına ihtiyacı olduğunu, ton başına 20 dolar verebileceğini söyledi. Ekonomik sıkıntıda olan Botan Şirketi sahibi Mustafa Azgan'a konuyu anlattım, kabul etti. Iğdır'da Necdet Han da Dilucu Sınır Kapısı'ndan çıkarabileceğini bildirdi. Hayali ihracat başlıyorMUSTAFA İriboz, Botan adına düzenlenmiş 1085 tonluk un faturalarını kuryeyle gönderdi. Botan'da hazırlanan çıkış faturaları ve irsaliyeleri Necdet Han'a gönderdik. Bir süre sonra Dilucu Gümrüğü'nden Nahcıvan'a ihracat yapılmış gibi sahte onay ve tescillenmiş gümrük çıkış belgeleri Ünsalan'a gönderildi. İRİBOZ, ithal edilecek 3-5 bin ton buğdayın tamamı tek firmayla, tek gümrük kapısından çıkartılırsa dikkat çekeceğini söyleyip başka paravan şirket bulmamı istedi. Ahmet Yetkin'e durumu anlattım. O da Özkan Gıda'yı buldu. Özkan Gıda'nın sahibi Osman Solmaz berber. Almanya'ya gidebilmek için şirketi kurmuş, Ahmet Yetkin de 50 milyon liraya noter vekaletiyle almış. Özkan şirketine ton başına 3 dolar, gümrük işlerini halledecek olan Osman Kahraman'a 12 dolar vermek üzere anlaştık. Ünsalan Değirmencilik Özkan Şirketi'ne giriş yapıldığını gösteren 700 ton unun faturaları ve sevk irsaliyelerini otobüs kargosuyla gönderdi. Ahmet Yetkin bunlarla Rusya firmasına çıkış yaptı, belgeleri doldurup Osman Kahraman'a verdi. Bir süre sonra Kahraman, sahte gümrük çıkış beyannamelerinin tamam olduğunu söyledi. Beyanannameler İzmir'e Ünsalan'a gönderildi. Bu olayda para ödenme yerine, Özkan Gıda üzerinden 40 ton gerçek un ihraç edildi, elde edilen para paylaştırıldı. İade faturası almışYİNE Ahmet Yetkin hayali ihracatta kullanmak üzere Ankara'daki Coşkor Firması'nı aldı. Ünsalan Değirmencilik bu şirket üzerinden de 510 ton un çıkışı yaptı. Bu arada Osman Kahraman yakalanmıştı. Mustafa İriboz polisten korkup Coşkor'a giriş yapılan 510 ton unun iade faturasını geri giriş yapmak için istedi. İriboz, ayrıca kendisini sorumluluktan kurtarmak amacıyla adli makamlara gerektiğinde ibraz için Ahmet Yetkin'den belge aldı. Mustafa İriboz yine Özkan şirketiyle de ilgili hayali ihracat yapılan miktarda iade fatura temin etmesini isteyip, ihracatı gerçekleştiremediği veya iç piyasaya satması durumunda şirketin cezalı duruma düşeceğini belirten yazıyı İzmir'den fakslattırdı. Ünsalan Değirmencilik'ten Botan, ne Ensari, ne Coşkar, ne de Özkan şirketine un satış ve sevkiyatı yapılmadı. Bunun ihracatı da sahte evraklarla yapıldı.Diğer firmalarDevrettiğim Omeks Şirketi de Kiraz Süt Ürünleri'nden Cihan Can'dan ihraç kaydıyla mal almış, Dilucu'ndan çıkış yapılmış gibi gümrükçü Süleyman Yorulmaz tarafından sahte çıkış belgeleri düzenlenip hayali ihracat gerçekleştirilmiş. Ben sonradan öğrendim. Asya Gıda'nın paravan şirket aradığını bir arkadaşım söyledi. Bu iş için 50 bin dolar teklif edildi. Islahiye Gümrüğü'nden çıkış yapılmış gibi belgeler düzenlendi. Bu işten sadece 5 milyar lira geldi, yakalandığım için geri kalan parayı alamadım.’’ Olayın öncesiİZMİR Mali Polisi geçtiğimiz günlerde Ünsalan Değirmencilik'in sahipleri Mustafa İriboz, oğlu Şekip İriboz, ortakları Osman Uğur Ergener, Kiraz Süt Ürünleri sahibi Cihan Can ve Asya Gıda sahibi Musa Seyrek'i gözaltına aldı. İhraç kaydıyla yurda gümrüksüz soktuğu yaklaşık 5 milyon dolarlık malı sahte belgelerle ihraç edilmiş gibi gösterip iç piyasaya sattıkları önesürülen firma sahipleri tutuksuz yargılanmak üzere serbest bırakılmıştı. İriboz'lar, kendilerinin bu olaylarla ilgilerinin olmadığını, ihracatçı şirketlerin yaptıklarından da sorumlu olamayacaklarını önesürmüşlerdi.BUNUN üzerine Mali Şube Müdürü Şerafettin Bural ve ekibi paravan şirketlerin peşine döştü. İzmir, Adana, Mersin, Iğdır ve İstanbul'da operasyon gerçekleşti. Gözaltına alınan paravan şirketin yöneticileri Mehmet Demir, Şaban Korkmaz, Ahmet Yetkin, Mehmet Salih Demirel, Orhan Benzer ve Adil Işık tutuklandı. Dilucu Gümrük Müdürlüğü görevlisi Süleyman Yorulmaz hakkında da gıyabi tutuklama kararı çıkarıldı.POLİS bu operasyonda paravan olarak kullanılan şirketlerin adreslerinin ya berber dükkanı, ya çoban kulübesi, ya da sahte olduğunu, ilk kuran kişilerin de ya işsiz, ya da bu işlerden anlamayan kişiler olduğunu belirledi. Ayrıca şirketlerin malları sevketmede kullandıkları önesürülen plakalardan bazılarının otomobil, motosiklet, traktöre kayıtlı olduğu ortaya çıkmıtı. Olayla ilgili olarak Necdet Han ve Hasan Koç'da aranırken, dört yeminli mali müşavir ile, 8 gümrük görevlisi incelemeye alındı.