O kadar da berbat değiliz

Güncelleme Tarihi:

O kadar da berbat değiliz
Oluşturulma Tarihi: Ekim 03, 2013 01:03

Bankacılar dün gerçekleşen ‘CEO Club’ zirvesinde kendilerini savundu.

Haberin Devamı

Finansbank Genel Müdürü Temel Güzeloğlu, faizlerin yükselmesinin bankalar için iyi bir şey olmadığını belirtirken, Denizbank Genel Müdürü Hakan Ateş ise “Bankacılık esas itibariyle söylendiği gibi berbat bir sektör değil” dedi.

CAPITAL ve Ekonomist dergilerinin öncülüğünde dün düzenlenen ‘CEO Club Bankacılar Zirvesi’nde, bankaların ekonominin büyümesinde ve tasarrufların artmasındaki rolü ele alındı. 6 bankanın genel müdürünün konuşmacı olarak katıldığı zirvede, son dönemde aldıkları ücret ve komisyonlarla ilgili eleştriler konusunda bankaların kendisini yeterince iyi anlatamadığı mesajı verilirken, bankaların elde ettikleri kârı yine bankanın sermayesine eklediklerine dikkat çekildi.

YÜKSEK FAİZ İYİ DEĞİL

Türkiye’nin her yıl en az yüzde 4-5 oranında büyümeye ihtiyacı olduğunun da altı çizilen toplantıda, bankacılar, Türkiye’nin hedeflediği büyüme için bankacılık sektörünün yüzde 15’ın altında bir kâr elde etmesinin sakıncalarını dile getirdi. Zirvede konuşan Finansbank Genel Müdürü Temel Güzeloğlu, bankaların çok uzun vadeli aktifleri kısa vadeli pasiflerle fonladığını belirterek, “Dolayısıyla faizlerin yükselmesi bankalar için iyi bir şey değildir. Dünyadaki faiz hareketi bankaları ters etkiliyor. Faizler yükseldiği dönemde bankalar bundan ciddi zarar görür. Bu sene de bu zararı yaşıyoruz” değerlendirmesinde bulundu.
Güzeloğlu, ekonomi büyürken birtakım değerlerin de büyümesinin gerektiğine dikkat çekerek, “Bu değerlerin başında ekonomideki kredi geliyor. Büyüyen ekonomilerde kredinin ekonominin büyüklüğüne oranının en azından sabit kalması lazım. Dolayısıyla bankacılık sektörünün en az ekonomi kadar, hatta daha da üzerinde kredi hacmini büyütmesi lazım. O zaman yüzde 12’den daha fazla bir kredi büyümesi beklememiz gerekiyor” dedi. Türkiye’de bankacılık sektörü düzenleyici kurumlarının yüzde 15’lerin üzerinde bir kredi büyümesi istediğini hatırlatan Güzeloğlu, şunları kaydetti: “Böyle bir ortamda bir bankanın sermayesini yıldan yıla en az yüzde 12 ve üzerinde büyütmesi lazım. Hatta Türkiye’nin reel olarak yüzde 4 büyümesini istiyorsak bankaların sermayesini minimum yüzde 16 büyütmesi lazım. Bankacılık sermaye getirisini yüzde 15’in altına itecek her şey Türkiye ekonomisini yüzde 4’ün altında büyümeye iter.”

SÖYLENİLEN YANLIŞ

CEO Club Bankacılar Zirvesi’nde, Denizbank Genel Müdürü Hakan Ateş, bankaların aldıkları her mal için KDV ödediğini ancak bunu diğer sektörler gibi mahsup edemediklerini belirtti. Bankaların Merkez Bankası’nın belirlediği oranlarda karşılık ayırdığını hatırladan Ateş, “172 milyar lira Merkez Bankasına yatan munzam karşılık yekünü var. Bunun içinde muhtelif oranlarda altın, döviz ve Türk Lirası var. Bunların toplam maliyetini yüzde 4 gibi düşündüm. Sistem içinde organize piyasa olan bankacılığın katkısı gerçekten yadsınamaz. Bunları toplayıp kârınız ile orantılandığımızda yüzde 60’ların üzerinde vergi yükü çıkıyor. Bu arada bankacılıkta temettüyü son zamanlarda hiç duymuyorum. Yabancı bankalar da temettü dağıtmıyor. Bankacılık esas itibariyle söylendiği gibi berbat bir sektör değil” diye konuştu.

Haberin Devamı

Çözüm, bankacılık için fırsat olabilir

Haberin Devamı

YAPI KREDİ Genel Müdürü Faik Açıkalın “Güneydoğu’daki çözüm süreci bankacılık için oradaki yatırımların artması ve daha fazla bankacılık hizmeti götürülebilmesi açısından ciddi bir fırsat olarak görülebilir” dedi. Açıkalın, orta ve uzun vadede tüm bu etkilerin marj daralmasıyla Türk bankacılığında hacim büyümesi ile telafi edileceğini anlatarak, “Çünkü bakıldığında fonlama şu anda var ama fiyatı yükseldi. Bu şu demek; kurumlar Türkiye’yi hala para yatırılacak bir yer olarak görüyor” diye konuştu.

Hep kredi reklamı yaptık, tasarruf da olmalı

HALKBANK Genel Müdürü Süleyman Aslan ise, Türkiye’de 1990’lı yıllarda ortalaması yüzde 23.5 olan tasarrufların Gayri Safi Mili Hasıla’ya oranının, 2000-2008 yılları arasında yüzde 17’ye, 2010’da ise yüzde 12.7’ye kadar gerilediğini söyledi. Aslan, şöyle konuştu: “Tasarrufları artırmanın, kaynakları büyütmenin yolunu bulmamız lazım. Bu konuda bankalar da kendilerine bakmalı. Biz bugüne kadar hep kredi reklamı yaptık. Tasarruf ve mevduat reklamı yapan banka çok az.”

Haberle ilgili daha fazlası:

BAKMADAN GEÇME!