Güncelleme Tarihi:
“Dünyada bir yılda 150 milyon adet tekstil numunesi üretilir. Bu numuneleri hazırlarken 3 milyar Euro enerji boşa sarf ediliyor. 3 milyar metre kumaş ise çöpe atılıyor.” Bu çarpıcı cümlelerin sahibi Tekstil İhracatçıları ve Çalışanları Derneği (TİHCAD) Başkanı Ergin Aydın... Tekstil sektörünün çevreye en çok zarar veren ikinci sektör olduğu gerçeğinden yola çıkan Aydın, dünyadaki gelişmeleri de takip ederek önce kendi firmasında başlamış değişime. Şimdi ise kurduğu yazılım firması ile tüm sektöre hatta dünyaya hizmet etmeyi planlıyor. Bilişim Vadisi’ne de kabul edildiklerini söyleyen Ergin Aydın ile tekstilde dijital devrim hamlelerini konuştuk...
EKRANDA DİKİM
9 sene önce Güney Kore’de yapılan çalışmalardan ilham aldıklarını, Prosoft VR ve Meta x Create diye iki yazılım şirketi kurduklarını belirten Ergin Aydın, “Tekstil numunesini üretmeden numuneyi önce dijital ortamda yapmaya başladık. Geliştirdiğimiz yazılımla istenilen türde (dokuma, örme, triko, ev tekstili gibi) kumaş simülasyonları yapabiliyoruz. Sanal iplik fabrikasında kumaşın örülmesi ve dokunması bile sanal olarak yapılabiliyor. Orijinal kalıpları, birebir ölçü avatarlar üzerinde gerçekte diker gibi ekranda dikiyoruz. Kısaca kalıptan başlayarak, modelleri dijital olarak üretiyoruz ve bu kıyafetleri dijital avatarlara giydiriyoruz” dedi. Aydın, ürünleri sanal gerçeklik (VR) showroom’larına yerleştirdiklerini, dünyanın herhangi bir yerinden müşterilerin, VR gözlükler ile bu showroom’ları ziyaret ettiğini dile getirdi. Bu teknoloji kullanılarak, numune üretim sürecindeki su sarfiyatı, enerji harcaması ve karbon salınımının yüzde 65 oranında düşürülmesinin hedeflendiğini belirten Aydın, “Yazılım, tekstil sektörüne daha çevreci ve sürdürülebilir bir üretim modeli sunuyor. Müşterilerimize pandemide, teknoloji sayesinde fiziki olarak bir araya gelmeden, kumaşa ya da modele temas etmeden karar verilebileceğini de göstermiş olduk” diye konuştu.
BÜYÜK TASARRUF
Peki bu atılım ile ne kadar tasarruf sağlandı? Aydın bu soruya şu yanıtı verdi: “Ortağı olduğum Blok Moda’da yılda yaklaşık 3 bin numune üretiyorduk. Son bir yılda kullandığımız teknoloji sayesinde numune üretiminde yüzde 50 tasarruf ettik. Hedefimizi yüzde 100 olarak belirledik. Dünyaca ünlü bazı markalara yaptığımız üretimlerimizde bu oran yüzde 80’i buldu. Bu tasarrufla 14 bin 400 kg daha az karbon salınımı gerçekleştirdik. 7 bin 200 ton daha az su kullandık. 36 bin Euro değerinde enerji tasarrufunda bulunduk. 72 bin metre daha az kumaş kullandık. Önceden 50 numune için 25 gün ayırıyorduk, 112 bin Euro masrafımız oluyordu. Şimdi bu 50 numuneyi sadece 5 günde ve 50 bin 400 Euro maliyetle üretiyoruz.” Yapılan teknolojik yatırımların Türkiye imajına da katkı sunduğuna dikkat çeken Aydın, “Önümüzdeki 5 yıl içinde dünya üzerinde 1 milyar adet sanal gerçeklik gözlüğü kullanan insan olacak. 10 yılda tekstil sektörü giyilebilir teknoloji üzerine şekillenecek. Yeşil mutabakat çerçevesinde karbon salımını minimize edecek önlemler gündeme gelecek. Bu yıldan itibaren her tekstil üretimi yapan firmanın karbon ayak izini ölçtürmesi gerekecek. Dünyanın geleceği için sürdürülebilir tekstil stratejisini benimsemek zorundayız” ifadelerini kullandı.
İHRACATTA YENİ MODEL
Dünyaya dijital numune servisi verdiklerini belirten Ergin Aydın, “Güney Kore, Japonya ve ABD’ye dijital kıyafet satmaya başladık. Şu anda biz dijital numune servisi talepleri alıyoruz. Lojistik yok, fiziki numune yok. Ulaşmak istediğimiz rakamlar şu anda baktığımızda, ülkemizde üretim yapan 46 bin firma varsa bunların ancak 200’ü bu teknolojiye sahip. Aktif kullananlar dersek, ancak 100 firma ön plana çıkacaktır. Bunu binli rakamlara çıkarmak hedefindeyiz. Böylece tekstil sektörü dünyadaki rakipleri arasından sıyrılarak, daha çok tercih edilen ülkelerin başına geleceğiz” dedi.
BİLİŞİM VADİSİ’NE KABUL EDİLDİ
Çalışmaları sonucunda Bilişim Vadisi’ne de kabul edildiklerini dile getiren Ergin Aydın, “Hedefimiz 7 kıtada 10 bin proje ile yola devam etmek. Çalışmalarımızı sadece tekstille sınırlandırmak istemiyoruz. Eğitim, inşaat, sağlık, gibi alanlarda sanal gerçeklik çalışmaları yapıyoruz. Örneğin tıp öğrencileri eğitimlerini alırken sanal beden ve kadavralar üzerinde çalışabilecek. Metaverse evreninde ayrı yaşam alanları oluşturmak için de çalışıyoruz” şeklinde konuştu.
90 BİN GENÇ İŞE KOSGEB İLE BAŞLADI
KOSGEB’in mikro ve küçük işletmelere yönelik hızlı destek programı ile gençlere iş kapısı açıldı. Sanayi ve Teknoloji Bakanı Mustafa Varank, gençlerin istihdamını kolaylaştıran destek programı ile 47 bin 500 işletmeye 7 milyar lira aktardıklarını açıklayarak “Meslek lisesi ya da üniversiteden yeni mezun 90 bin genç, KOSGEB’in bu programı sayesinde ilk kez istihdam edildi” dedi. Son 12 aydaki ortalama istihdamını koruyan ve alacağı ilave personeli 12 ay boyunca çalıştırma taahhüdünde bulunan işletmeler, programa başvurdu. Mikro işletmelerin 2, küçük işletmelerin de 5 personele kadar yararlanabildiği programın 3’üncü döneminde 100 bin lira olan destek tutarı, 4’üncü fazda 125 bin liraya çıkartıldı. Desteği kullanan işletmeler, ilk 24 ay bir ödeme yapmayacak. Sonraki 24 ayda 6 eşit taksitle KOSGEB’e geri ödemede bulunacak. Ödemede, herhangi bir faiz veya komisyon alınmayacak.
GİRİŞİMCİLER İÇİN E-TİCARET FIRSATI
E-ticaret altyapı sağlayıcısı IdeaSoft’un CEO’su ve TOBB E-ticaret Meclis Üyesi Seyhun Özkara, yeni ürünleri olan ‘İlk Adım Paketi’ ile işletmelerin fiziksel mağazalarına bağlı kalmadan ücretsiz olarak tüm Türkiye’ye satış yapabilme fırsatına sahip olacağını belirterek, hedeflerinin 2023’te 100 bin işletmeye ulaşmak olduğu belirtti. Özkara, “İlk Adım Paketleri ile giriş maliyetleri olmadan, komisyonsuz ve masrafsız e-ticaret sitesi açarak e-ticarete başlanabilecek. Bu proje ile her işletme e-ticareti deneyebilir. İşletmelerin kârlı, istikrarlı ve sadece pazaryerlerine bağlı kalmak zorunda kalmadan sürdürülebilir bir model oluşturmasını hedefliyoruz. Mevcut durumda KOBİ’ler ve girişimciler e-ticaret platformlarında yüksek komisyon oranlarıyla veya düşük kârlılıklarla mücadele etmek zorunda kalıyor. İlk Adım Paketlerimiz ile herkesin e-ticarete ilk adımı atmasını ve dilediğince satış yapmasını sağlayacağız” şeklinde konuştu.
ONLINE YEMEK SİPARİŞİNDE YENİ OYUNCU
OnlIne yemek siparişi pazarı son 5 yılda küresel çapta büyürken, Ticaret Bakanlığı’nın verilerine göre, Türkiye’de online yemek sektörünün hacmi 2022’nin ilk yarısında yüzde 99 artışla 12.2 milyar liraya ulaştı. Yemek siparişi konusunda sektöre hızlı bir giriş yapan yeni online yemek siparişi Acmiyiz.com hizmet vermeye başladığını duyurdu. Genel Koordinatör Hakan Özaydın, “3 yıllık bir altyapı çalışmasının sonrasında hizmet vermeye hazırız. Özyatırım vasıtasıyla inşa ettiğimiz Acmiyiz.com ile Türkiye içindeki e-ticareti hızlandırarak satıcıların daha fazla tüketiciye, alıcıların da daha fazla ürüne kolay ve güvenli bir biçimde ulaşmalarını hedefliyoruz” açıklamasında bulundu. Mevcut dijital satış modellerinden farklı olarak restoran sahiplerinden komisyon alınmadığının altını çizen Özaydın, uluslararası bir marka olmayı hedeflediklerini ekledi.