Nissan, Türkiye pazarında mutluluğu yatırımla arayacak

Güncelleme Tarihi:

Nissan, Türkiye pazarında mutluluğu yatırımla arayacak
Oluşturulma Tarihi: Kasım 01, 2010 00:00

Autoshow Fuarı için İstanbul’a gelen Nissan Başkan Yardımcısı Gilles Normand, “Türkiye pazarından yeteri kadar mutlu değiliz. Bu durum kısıtlı model varlığımızdan kaynaklanıyor. Türkiye’de büyümek için her türlü fırsatı değerlendireceğiz. Yatırım da bu seçenekler arasında” dedi.

RENAULT-Nissan ittifakının Dünya Başkanı Carlos Ghosn, eylül ayında Paris Fuarı’nda Türkiye pazarının artan önemi karşısında Nissan’ın da Renault gibi büyümek için yatırımı düşünmek zorunda kalacağını açıklamasının ardından, Nissan’ın Başkan Yardımcısı Gilles Normand da, “Ghosn haklı bende mutlu değilim. Ama bu konuda Türkiye ekibi değil kısıtlı modele sahip olduğumuz için biz suçluyuz” dedi.

Renault bize örnek

Autoshow Fuarı için İstanbul’a gelen Normand, Türkiye’de büyümek için her türlü fırsatı değerlendireceklerini belirterek, şöyle konuştu: “Evet Ghosn’un da dediği gibi yatırım seçeneklerden bir tanesi. Bunun için Renault’un tecrübeleri bizim için çok iyi bir örnek. Gerekli altyapı ve işbirliği fırsatlarına bakıp bir değerlendirme yapacağız. Türkiye’de yerli üretimin ne denli önemli olduğunu Renault’dan dolayı gayet iyi biliyoruz. Bugün Nissan’ın global otomotiv pazarındaki payı ortalama yüzde 5.6-5.7 civarındayken, Türkiye’de henüz yüzde 1.5 seviyelerinde. Dolasıyla Türkiye’deki peformansımızdan mutlu değiliz ve bu konuda hızlı adımlar atacağız.”

Yatırım kararından önce Türkiye pazarında yeni modellerle pazar paylarını öncelikli olarak yüzde 3’e çıkarmak istediklerini ifade eden Normand, şunları dile getirdi: “Bu yıl gördük ki Türkiye pazarına uygun araçları yeterli sayıda verdiğimizde satışlar artıyor. Pazardan daha fazla büyüdük ve satışlarımızı 3’e katlayarak 13 bin adetlere çıkardık. Türkiye pazarına iki yeni model sunduk. Bu araçlar, Nissan için Türkiye pazarında yeni bir dönemin başlangıcını simgeliyor.”

Yeni sedan gelecek

Normand, şöyle devam etti: “Mevcut ürün yelpazemiz, Türk müşteriler ve Türkiye pazarı için kısıtlı kalmakta ve bu nedenle pazar payımız uzun bir dönemdir düşüktü. Ancak bu yıldan itibaren Nissan, Türkiye’ye yeni modeller getirerek Türkiye’deki ürün yelpazesini geliştirecek. Kasım ayıyla birlikte Juke ve yeni Micra’yı pazara sunuyoruz. 2011 yılı sonunda ise büyük bir süprizimiz olacak. Orta sınıfta yepyeni bir sedan otomobili tanıtacağız. Bu model 2012 yılı ilk çeyreğinde Türkiye’de satışa sunulacak. Bir sedan ülkesi olan Türkiye için çok doğru bir model olacağına inanıyoruz. Dolayısıyla önce yeni modellerle pazar payımızı nasıl geliştirebiliriz ona bakacağız, ardından dünya ortalaması için yatırım imkanlarına bakacağız.”

Türkiye iniş çıkışları atlattı, şampiyonlar ligine giriş yaptı

6 ay önce İtalyan Fiat Grubu’nda Sergio Marchionne’den sonra önde gelen CEO adayıyken ani kararla Alman Volkswagen Grubu’nun tüm pazarlamasının başına geçen Luca De Meo, Autoshow’da gerçekleşen yeni Jetta’nın Avrupa lansmanı için İstanbul’a geldi. Kariyeri adına Fiat’tan VW’e geçme kararı verdiğini
/images/100/0x0/55eaf2b1f018fbb8f8a10532
belirten De Meo, “Bugüne kadar pek çok markada ve 9 farklı ülkede çalıştım. Şimdi 2015 yılında dünyanın en büyüğü olmak isteyen bir şirkette çalışıyorum. Artık şampiyonlar ligindeyim. Biz araç için yaşıyoruz. VW araç mabedi gibi” dedi.

Türkiye kilit pazar

15 yıldır Türkiye’yi tanıdığını ve bugüne kadar Renault, Toyota ve Fiat’la Türkiye’de üretilen bir çok projeye imza attığını söyleyen De Meo, şöyle konuştu: “Bu dönemde ekonomik açıdan iniş çıkışlar yaşadınız. Türkiye’deki krizleri yakından görme şansım oldu. Türkiye ekonomisinin artık istikrara kavuştuğunu, iniş ve çıkışlı dönemleri geride bıraktığını görüyorum. Türkiye’nin artık evrensel olarak bir standarda ulaştığını belirtebilirim rahatlıkla. Artık üretimden pazarlamaya her şey global düzeyde. Türkiye distribütörümüz Doğuş Otomotiv ile yaptığımız toplantıda bir kez daha gördüm ki, iş ortağımız bu konuda global düzeye erişmiş. Çok ciddi, çok yenilikçi. Bizim için Türkiye kilit pazar. Şampiyonlar Ligi’nde.”

Facebook’tan tanıtım

VW’nin pazarlama stratejisi hakkında da bilgi veren De Meo, Golf GTI’ın lansmanını i-Phone üzerinden yapıp 5.5 milyon download işlemi gerçekleştirdiklerini söyledi. De Meo, şunları dile getirdi: “Polo’nun da oyununu Facebook’ta lanse ettik. i-pad’de Avrupa’da ilk uygulama yapan otomotiv firması olduk. Aynı zamanda pazarlamayı bir proje olarak ele alıyor ve buna global açıdan bakıyoruz. Markanın dijital imajına son derece önem veriyoruz. En gelişmiş dijital imajımız ABD’de yer alıyor. Ekim’de online olduk. Buradan başlayarak, bunu diğer ülkelere de yayacağız.”

Yeni Jetta 2011’de Türkiye pazarında

YENİ nesil Jetta’nın Avrupa prömiyerinde konuşan Doğuş Otomotiv CEO’su Ali Bilaloğlu, Türkiye’nin Jetta segmentinde Avrupa’nın en çok talep gören ve en büyük pazarı olduğuna dikkat çekti. 2005 yılından bu yana 40 bin adet Jetta satıldığını söyleyen Bilaloğlu, 6’ıncı nesil Jetta’nın 2011 yılının ilk çeyreğinde Türkiye’de satışa sunulacağını ifade etti.

A7’yi Kutluay tanıttı fuarda 107 araç sattı

AUTOSHOW’da yeni A1, yeni A7, A8 Long ve RS5 Coupe’yi tanıtarak dikkatleri çeken Audi, 4 yeni modelle en fazla ilgi gören markaların başında geliyor. Doğuş Otomotiv-Audi Genel Müdürü Gino Bottaro, fuarda özellikle tüketicilerle ilk kez buluşturdukları modellerin büyük ilgi gördüğünü belirterek, “Audi A7 modelimizin Türkiye lansmanını eski Milli Basketbolcularımızdan İbrahim Kutluay’la birlikte yaptık. Bunu haricinde A1 modelimiz, gençlerin yoğun ilgisiyle karşılaştı. Fuarın il üç gününde niş modellerimize yoğun bir ilgi oldu. Sergilenen RS5 ve S5 modellerimizin yanı sıra yıl sonu kadar gelecek 40 adet A7 Sportback modellerimiz de fuarda satıldı. Fiyatları ortalama 120 bin Euro olan bu araçlardan şimdi 20-30 tane daha ekstra istiyoruz” dedi. Bottaro, fuarın ilk 3 günü içinde toplam 107 aracı sattıklarını da söyledi.

Maserati, fuardaki tüm araçlarını sattı

FERRARI ve Maserati markalarının Türkiye distribütör-lüğünü yürüten FerMas, fuar kapsamında sergilediği 3 Maserati modelini 3 günde sattı. Autoshow Fuarı kapsamında sergilediği 1 Maserati GranCabrio, 1 Maserati GranTurismo ve 1 Maserati Quattro-porte’yi alıcılarıyla buluşturan FerMas, fuar sonuna satılan modelleri sergileyecek.

Dolapdere’deki tamir atölyelerinin Ford yatırımında payı var

BUGÜN Türkiye’nin en büyük otomotiv şirketi konumuna gelen Ford Otosan için 1997 yılı tam bir dönüm noktası olmuş. 80 yıl önce distribütörlükle başlayan 51 yıldır da üretimde ortaklık yapan Koç Holding ile Amerikan Ford Motor Company arasındaki işbirliği 13 yıl önce yol ayrımına gelmiş. O döneme şahitlik eden iki isim İnan Kıraç ve Ali İhsan İlkbahar, Ford Otosan’ın kurulma aşamasında yaşananları tüm ayrıntılarıyla anlattı.

Ford’a kızıyordum

Dönemin Koç Holding Otomotiv Grup Başkanı olan İnan Kıraç ve Ford Otosan eski Genel Müdürü Ali İhsan İlkbahar, 1997’nin önemli bir dönüm noktası olduğunu belirterek, o yıl yatırım kararının alınmaması halinde Ford ortaklığının bitme noktasına yaklaştığını söyledi. O tarihe kadar Ford’u Türkiye’de yatırım yapmaya ikna edemediklerini söyleyen Kıraç, şunları anlattı: “Otomotivde büyümek istiyorduk. Ancak ortaklığa bir türlü ikna olmuyor, yatırıma yanaşmıyorlardı. Ford’a çok kızdığımı hatırlıyorum. Ortaklığı bitirmeyi bile düşündük. Eğer o dönem Ford ortaklığa ikna olmasıydı, emin olun bir yıl sonra Fiat’ta Türkiye’den giderdi. Çünkü Koç iki ortaklığı birlikte büyüyerek götürebilirdi. Bugün gelinen noktada bunun ne kadar doğru bir tespit olduğunu görüyoruz.”
Ali İhsan İlkbahar ise Ford’un yatırıma ikna olmasının dönemin Ford Motor Company Başkanı Jack Nasser’in eseri olduğunu belirtti. Nasser’in Türkiye’ye gelip tanıdıktan sonra etkilendiğini vurgulayan İlkbahar, şöyle konuştu: “Jack Nasser, iki şeyden çok etkilendi. Birincisi, geliştirdiğimiz kamyon motoruydu. Dünyada 300-400 kişinin geliştirdiği motoru bizim sadece 17 kişiyle yaptığımızı gördü. Bu başarıdan ve Türk mühendislerinin çalışmasından çok etkilendi. Türkiye’nin üretimdeki kabiliyetini gördü. İkincisi ise oto sanayi sitelerindeki çalışma modeliydi. Sanayi sitesindeki tamircilerle, müşteriler arasındaki yakın diyaloğu ve bu sistemin çalışma şeklinden etkilendi. Dünyada daha önce böyle bir çalışma modelini görmemişti. Türkiye’nin otomotivde önemli bir pazar olacağını anladı.”
İnan Kıraç da, Nasser’in oto sanayi sitelerine karşı hayranlığını şöyle anlattı: “Dolapdere’deki sanayi mahallesinden çok etkilenmiş, müşteri ile güven zinciri kurulan bu sisteme devam edilmesi gerektiğini söylemişti.”

Şimdi hisseler eşit

80 yıl önce Koç Holding ve Ford Motor arasındaki işbirliği distribütörlükle başladı. 51 yıl önce üretimde ortaklığa dönüşen bu işbirliğin en büyük hamle 1997 yılında atıldı. 1997 yılında Ford Motor Company yüzde 41 ile Koç Holding ile hisselerini eşitledi. Otosan ismi Ford Otosan olarak değişerek hem üretim hem satış hem de pazarlamada tek bir şirket oldu. 1998 yılında Kocaeli Fabrikası’nın temeli atılırken, fabrika 2001 yılında açıldı.

ÖTV artışı yatırımcıyı küstürür

OTOMOTİVDE ÖTV artışı söylentilerine en sert tepkiyi, kısa bir süre önce Türk otomotiv tarihinin en büyük yatırımını açıklayan Ford Otosan’ın Genel Müdürü Nuri Otay’dan geldi. 630 milyon dolarlık dev yatırımla Ford Otosan Gölcük fabrikasında yeni Transit’i üreteceklerini hatırlatan Otay, olası bir vergi artışının otomotiv sektörünü küstüreceğini söyledi. İstanbul Autoshow’da sorularımızı yanıtlayan Otay, “Olası bir ÖTV kararı, yerli, yabancı yatırımcıyı küstürür. Türkiye, Transit’in en büyük ikinci pazarı. Bu sayede yatırım Türkiye’ye geldi. Transit’in 22’inci pazarı olsaydık, bu yatırım yapılmazdı” dedi.
Otomotivde ÖTV artışının konuşulmasını yanlış bulduğunu ifade eden Otay, şunları anlattı: “Olacağını zannetmiyorum. Ama, bütçe açığının kapatılması için sadece otomotiv sektörünün cezalandırılması düşüncesini anlamıyorum. Neden tekstilciler ve diğer sektörlere, yani herkese eşit davranılmıyor.”

2. el otomobiller hurriyetoto.com’da
Haberle ilgili daha fazlası:

BAKMADAN GEÇME!