Neden faizi sert indirmedim

Güncelleme Tarihi:

Neden faizi sert indirmedim
Oluşturulma Tarihi: Haziran 03, 2014 01:17

Başçı grafiklerle Başbakan Erdoğan’a açıkladı.

Haberin Devamı

Başçı’nın sunumda yer verdiği “Fisher eğrisi” ise kendini savunurken en güçlü argümanı olmuş gibi gözüküyor. Böylece “hızlı ve yüksek oranlı faiz indirimleri yapılması halinde” olabilecekler konusunda, Başbakan Erdoğan’a doğrudan bir yanıt vermiş gözüküyor.

MERKEZ Bankası Başkanı Erdem Başçı, dün Bakanlar Kurulu’na sunum yaparak, son dönemde gündeme gelen faiz tartışmasında tablo ve grafiklerle kendini savundu. Sunuma baktığımızda, özellikle Başbakanın faiz indirimi için gerekçe olarak sunduğu büyüme, istihdam gibi gelişmelere yer verilmesi dikkat çekiyor.
Sunum için seçilen tablo ve grafikler, büyüme ve istihdamda işlerin iyi olduğunu, yatırımların milli gelire oranlarının diğer ülkelere kıyasla çok daha iyi durumda bulunduğuna işaret ediyor. Böylece hükümete, “işler iyi gidiyor, bozmamak için temkinli gitmeliyiz” deniliyor ve böylece “yüklü faiz indirimlerinin bu gidişatı tehlikeye sokacağı” anlatılmaya çalışılıyor.

Neden faizi sert indirmedim
Mevcut trendin bu yıl yüzde 4 büyümeye ulaşılacağını teyit ettiği, cari açıktaki iyileşmenin devam ettiğini vurgulayan Başçı, şu anda enflasyonun çıkış trendinde olduğu ama alınan tedbirlerle, bugün açıklanacak mayıs verisinden sonra, enflasyonun inişe geçmesini beklediklerini kaydediyor.
Başçı’nın, yatırımların tüketimi fazla olan ülkelerde daha az, tüketimi az ülkelerde daha yüksek olduğunu gösteren bir tabloya sunumda yer vermesi de , yine Başbakanın “faiz düşmezse yatırım olmaz, onun hesabını da bizden sorarlar” söylemine bir yanıt niteliğinde.
Başçı’nın sunumda yer verdiği, daha önce de gündeme getirdiği “Fisher eğrisi” ise kendini savunurken en güçlü argümanı olmuş gibi gözüküyor. Böylece “hızlı ve yüksek oranlı faiz indirimleri yapılması halinde” olabilecekler konusunda, Başbakana doğrudan bir yanıt vermiş gözüküyor. Grafiğe göre, önden yüklemeli faiz artırımları sonrasında agresif faiz indirimleri yapılırsa bu enflasyon hedeflerinden uzaklaşmaya neden oluyor, bu durum orta / uzun vadede yeni bir faiz artırım sürecini de beraberinde getiriyor.
Erdem Başçı’nın doğrudan son tartışmalara odaklı bir sunum hazırlayarak, Bakanlar Kurulu’na sunduğu ve mevcut para politikasını savunduğu çok açık.

ENFLASYON VE AVRUPADAKİ GENİŞLEME

Buna karşılık Bakanlar Kurulu’nda neler tartışıldı, Başbakan Tayyip Erdoğan bu tablo ve grafiklerle çürütülen kendi tezini savunmak için nasıl bir tavır aldı, bilemiyoruz. Büyük ihtimalle başka ülkelerden örnekler verip, daha hızlı ve yüksek oranlı faiz indirimlerini savunduğu ve bunu istediği tahmin ediliyor.
Başbakan Erdoğan’ın Almanya seyahati dönüşü faiz konusunda Merkez Bankası’na yaptığı sert eleştiriler, daha sonra eleştiri dozunu artırarak devam etmesi, Merkez Bankası Başkanı Erdem Başçı hatta Başbakan Yardımcısı Ali Babacan’a kadar uzayan bir görüş ayrılığını ortaya koymuş, bu tartışmalar piyasalar tarafından da yakından izlenmişti.
Dünkü toplantıdan sonra yapılan açıklamalar ve sunumlara bakarak, gelinen noktayı değerlendiren bankacılar, Merkez Bankası’nın sunumunun yerinde olduğunu düşünüyor. Buradan yola çıkarak piyasa oyuncuları Merkez Bankası’ nın hala, yüklü faiz indirimlerinden yana olmadığını, Mayıs ayı enflasyonu nedeniyle Haziran’da yeni faiz indirimi yapmak istemediğini düşünüyor. Bununla birlikte piyasaların beklentisi; sunumda da yer verildiği gibi; Perşembe günü AB’nin likiditenin çok genişletici kararlar açıklaması halinde, Haziran ayındaki PPK toplantısında bir indirim yapabileceği yönünde.
Daha önce de söylediğimiz gibi ; 24 Haziran’da yapılacak PPK toplantısı Merkez Bankası için kritik öneme sahip, bağımsız olup olmadığı görülecek.

Haberin Devamı


Arınç: Sunum fevkalade isabetli

Haberin Devamı

Merkez Bankası Başkanı’nın Bakanlar Kurulu’na yaptığı sunumu fevkalade isabetli olarak değerlendiren Başbakan Yardımcısı Bülent Arınç şunları söyledi:

“Biz güçlü bir ekonominin güçlü bir ekonomi yönetiminin başarısının Merkez Bankası’nın bağımsızlığında gördük. Bu ilkeye sadık kaldık. Faiz konusu Merkez Bankası’nın görevlerinden sadece bir tanesi. Biliyorsunuz AK Parti’nin kuruluşunda da hükümet beyannamesinde de ekonomik kurulumuzun ilk yaptığı çalışmalarda aldığı karara göre de Merkez Bankamızın bağımsızlığı esastır. Bu ilkeden bugüne kadar şaşmadık, bundan sonra da şaşmaya niyetimiz yok. Merkez Bankası başkanı görevinin başındadır. Olumlu bir sunum yapmıştır. Tüm Bakanlar Kurulu üyesi arkadaşlarımız bu değerlendirmelere katılmıştır. Bunun dışında söylenebilecek bir cümle veya kelime de mümkün değildir. Ne bir kanunda değişiklik yapma ne de başka bir anlama gelecek bir çabanın içinde değiliz. Herkes görevini iyi bir şekilde yapmaya çalışıyor. Türkiye’de büyümenin hız kesmesi gibi bir kırılma noktasına asla gitmeyeceğiz. Son yıllarda maliyet enflasyonundaki yükseliş kurdaki ve faizdeki artıştan kaynaklanmakta. Bunu bir şekilde engellemek gerekir. Merkez Bankası’nın bu adımlarına müdahale etme niyetinde değiliz ama faizlerin düşmesi halinde yatırımların artacağını düşünüyoruz. Tümüyle tabloya baktığımızda Merkez Bankası’nın çalışmalarında bir yeknesaklık, bir akort görmek mümkündür. Fevkalade isabetli değerlendirmeler yapıldı.”


Haberle ilgili daha fazlası:

BAKMADAN GEÇME!