NASA rüzgarı

ÖZGÜL Holding yenilenebilir enerji projelerine odaklanmış bir şirket. Şirketin Yönetim Kurulu Başkanı Ömer Faruk Özgül makine mühendisi. Konuşkan, heyecanlı, sözünü esirgemeyen biri. Tersanecilik geçmişi var. STFA ve Borusan gibi şirketlerde çalıştıktan sonra kendi yolunda ilerleyen Özgül, yatırımlarına da frene basmadan devam edeceğini söylüyor. 400 megavatlık (MW) RES portföyüne sahip olan Özgül Holding, rüzgâr santralleri kurulumunda hızla büyümeyi planlıyor. 2023 yılına kadar 1000 MW’lık rüzgâr enerjisi yatırımı hedefleyen Ömer Faruk Özgül, “Biz planlarımızı hiç değiştirmedik. Yenilenebilir enerji yatırımlarında alım garantisine de gerek yok” diyor. 

GELECEĞE BAKMALI

Yenilenebilir enerjiye odaklanmış bir şirketsiniz. Odağınıza yenilenebilir enerjiyi nasıl koydunuz?

Aslında ben makine mühendisiyim. STFA’da çalıştım. Gemi inşaatı işini ve ardından da enerji işini iyi öğrendim. Gelecekte daha da önemli olacağını görerek yenilenebilir enerji alanına girdim. Türkiye’nin farklı bölgelerinde 400 MW’lık rüzgâr santrallerimiz var.

Türkiye enerji alanında elzem olarak neleri yapmalı?

Rüzgâr sektörünün liderlerinden biriyiz. Rüzgâra yatırım artmalı, diyoruz. Bunu derken önce şirketimizi değil ülkemizi düşünüyoruz. Çünkü tablo şöyle; 31 Temmuz’da doğalgaz zamlandı. 1000 metreküp doğalgaz 877 liradan 1312 liraya çıktı. Rusya’dan 265 dolara dolar gaz alıyoruz, yuvarlak hesapla 1500 lira.  877 liraya verdiğinde de devlet parasını veriyor. Devlet demek Elif demek, Ömer demek. Bizim ödediğimiz vergiden ödeniyor. Ödediğimiz vergiden bir başkası zengin oluyorsa buna dur demeliyiz. Alınan vergiler adalete, sağlığa, eğitime gidiyorsa buna kimse birşey diyemez ama alınan vergiler birileri için alım garantisine gidiyorsa, birilerine teşviğe gidiyorsa bu olmaz.

Alım garantisi olmamalı mı?

- Alım garantili elektrik üretim tesisi olmamalı. Yenilenebilir enerjide de alım garantisine karşıyım. Türkiye’nin elektrik satış fiyatı 33 kuruş. Alım garantisi için talep edilen 70 kuruş. Bu olamaz! Devlet şunu demeli. ‘Benim de cari açığımı azaltacağı için yenilenebilir enerji kaynaklarından üretilen elektiriğe limit getiriyorum’ 30 kuruş limitini getirip, ‘bundan aşağı almayacağım’ diyebilir. Devlet elektriği alıyor ve satıyor. ‘Bu verdiğim alt limiti satış fiyatıma gelen zam oranıyla zamlayacağım ve her 3 ayda bir bunu güncelleyeceğim’ de demeli.

Siz yeni yatırımlar yapacaksınız. Öncelikle nerelerde olacak ve ne kadarlık bir yatırım planınız var?

Yozgat, Ordu, Tokat, Bingöl, Adıyaman, Kilis, Kocaeli, Muğla, İstanbul’da 450 milyon dolarlık yatırım yapacağız. Finansmanı için biz de bankalarla görüşüyoruz.

Kendi şirketimi kurunca da hep ileri ülkeler ne yapıyor diye baktım. NASA’dan bir yazılım aldım. Bunu Türkiye’de kullanan tek şirketiz.

Neyi sağlıyor bu yazılım?

Bu sistem Türkiye’de her 200 metre yakınsaklıktaki rüzgârın son 20 yıldaki verisini ortaya koyuyor. Bu şu demek bu işten gelirinizi öğreniyorsunuz. Hava havadır. Bu program helikopter indirmek için geliştirilmiş bir program. Datanın yanı sıra korelasyon da yapıyor bu sistem. Projelerin direklerini diktik ve aldığımız gerçek verileri, sistemin verdiği verilerle karşılaştırdık. Çok iyi sonuç veriyor.

İYİ PROJELERE HER ZAMAN İLGİ VAR

Nükleer enerji yatırımı sizce de şart mı?

Nükleer şart. Türkiye dikdörtgen bir coğrafi yapıya sahip. Bütün enerji hatları Doğu Batı ekseninde. Nükleer yerleri ise Kuzey ve Güney. Geleceğimiz için enerji damarlarımızı genişletmeliyiz.

Özgül Holding projelerini büyütmek için ortaklıklara gidebilir mi?

Portföyümüze Çinli, Alman, Amerikalı ve Ortadoğulu şirketler ilgi gösteriyor, görüşüyoruz. Bu krizde ortaklık istiyorlar. Hisse pazarlığı yapıyoruz. İyi portföylere ve projelere her zaman ilgi var.

ÇOK ÇALIŞMALI VE ÜRETMELİYİZ

Türkiye hedefler koydu yenilenebilir enerjide. Bunlara ulaşabilecek mi?�

28 Eylül’de Türkiye’nin toplam elektrik ihtiyacının yüzde 17’sini rüzgâr karşıladı. Bu iyi bir oran. Bu, 2023 yılında 20 bin MW olmalı. Toplam kurulu gücün yüzde 20’si, toplam elektrik ihtiyacının yüzde 30’unu karşılamalı. Bunu yaparsak doğalgaza ödediğimiz para çok ciddi azalır. Türkiye Rusya’dan 55 milyar küp doğalgaz alıyor. Bunun yüzde 40’ını sanayiciler, yüzde 30’unu konutlar, yüzde 30’unu da elektrik üretmek için kullanıyoruz. Yatırımlara ve üretime odaklanmalı.

Türkiye zor bir dönemden geçiyor. Konkordato ilan eden şirketlere her gün bir yenisi ekleniyor. Sizce bu süreci Türkiye nasıl atlatacak?

Çok çalışmalı ve üretmeliyiz. Gelir gider dengeniz yoksa döviz kurlarındaki oynamaların olduğu dönemde kolay makasa girersiniz. Hala teşvik mekanizmasının çalışmasını isteyen sanayiciler var. Özal döneminden beri teşvik veriliyor. Ancak Türkiye’de itekleme mekanizması olarak görülüyor, destek mekanizması olarak görülmüyor teşvik sistemi. Bu yüzden de karşılığı alınmıyor. Bunu her alan için söylüyorum, “1 koyup 3 alacağım” mantığıyla devam edilirse olmaz.

Bitmedi mi o dönemler?

Suni olarak bitti. Biz şirket olarak gitmemiz gerektiği gibi gidiyoruz. Planları değiştirmedik. Bu virajdan da geçeriz. Bu dönemde hataya tolerans yok.

ÖMER FARUK ÖZGÜL KİMDİR?

Ömer Faruk Özgül, kendi deyimiyle “Tarsuslu bir yörük.” Bankacı olan babasının görevi nedeniyle Anadolu’yu gezerek okumuş. “Ansiklopedileri okuyarak büyüdüm” diye anlatıyor o yılları. İlkokulu ve ortaokulu 6 değişik yerde okuduktan sonra liseyi yatılı okuyan Ömer Faruk Özgül, Makine Mühendisi olduktan sonra da ilk iş deneyimini STFA’da yaşadı.

EnBW, Sancak Enerji, Borusan gibi şirketlerde çalışan Ömer Faruk Özgül, gemicilikle başladığı kariyerini enerji sektöründe uzmanlaştırarak devam ettiren ve sonrasında da kendi işini kuran bir iş insanı.