Güncelleme Tarihi:
HAZAR Bölgesi ve Ortadoğu doğalgazının Türkiye üzerinden boru hattı ile Avrupa’ya taşınmasını öngören Nabucco Projesi’nin resmi sözcüsü Christian Dolezal, “Projeyi herkes ‘Kaynak gaz var mı, yok mu’ boyutuyla tartışıyor. Ancak biz projeyle Türkiye’yi Avrupa’ya bağlayacak bir iş modeli kuruyoruz. Bu Türk işadamlarına Avrupa’yla doğrudan ticaret yapabilmek için bir fırsat sunuyor. Tedarikçilere de Avrupa’ya erişim imkânı sunuyor. Bu tarihi bir fırsattır ve kimse bu fırsatı kaçırmak istemez. Projeye bir de bu açıdan bakılmalı” diye konuştu. Dolezal, Nabucco projesinde gelinen son noktaya ilişkin sorularımızı yanıtladı. Dolezal, “2011’de inşaata başlamayı hedefliyoruz. 2014’te de boru hattının ilk testini suyla yapacağız” dedi.
Türkiye HUB olacak
Nabucco’nun hayata geçmesiyle Türkiye’nin bir doğalgaz terminal merkezine (HUB) dönüşeceğini belirten Dolezal, şöyle konuştu: “Nabucco 70 yıl sonrasında bile işleyecek bir modeli. Aynı zamanda Türkiye’nin sadece bir geçiş noktası değil, doğalgaz terminali haline gelmesini de sağlayabilecek bir proje. Projeye doğalgaz sağlayacak ülkelerle müzakereler devam ediyor. İran’ın katılımı ise bugünkü politik belirsizlikler nedeniyle diğer ülkelere nispeten farklı. Ancak bir doğalgaz satıcısının herhangi bir yerde kontrat bağlaması durumunda Nabucco’nun kapıları kapalı olmayacak. İran konusu önümüzdeki iki veya üç yıl için gerçekçi gözükmese de 10 yıl sonra politik durumların nasıl gelişeceğini bilemeyiz.”
Mercedes de, BMW de
Nabucco hattının bir otoban gibi düşünülmesi gerektiğini kaydeden Dolezal, isteyen herkesin bu yoldan gazını taşıyacağını söyledi. Dolezal, şunları dile getirdi: “Biz burada bir otoban inşa ediyoruz, ancak bu otobandan geçecek arabanın Mercedes, Audi ya da BMW olacağına karar vermek durumunda olan biz değiliz. Biz bu otoyol üstünde gitmenin maliyetini söylüyoruz. Herkes buna göre kararını verecek. Ayrıca otoyol üzerinde gidecek bu arabaların fabrikadan ne zaman çıkacağını sorarsanız, bunun cevabını da ben veremem. Biz burada siyaset yapmıyoruz, boru hattının inşasını gerçekleştiriyoruz.”
Nabucco’da henüz ‘Bu bizim gazımız’ denilebilecek yazılı bir anlaşma yapılmadığını vurgulayan Dolezal, bunun sebebinin ise müzakerelerin tamamlanmaması olduğunu kaydetti.
2014’te suyla test edilecek
CHRISTIAN Dolezal, projenin planlanan çizgide yürüdüğünü söyleyerek, “Nabucco’da herşeyin bir gecede bitmesini beklemek yanlış” dedi. Projeyle ilgili her ülkenin mühendislik çalışmalarını neredeyse tamamlandığını anlatan Dolezal, “Ülkeler arasındaki teknik koordinasyonu bu konuda daha önce benzer projelerde yer almış olan Londra merkezli Penspen firması üstlendi. Biz 2011’de çalışmaya başlayıp 2014’te Nabucco boru hattını suyla test etmeyi hedefliyoruz” diye konuştu.
Adı Figaro da olurdu
CHRISTIAN Dolezal, ismini İtalyan Operası ekolünden gelen ünlü İtalyan besteci Giuseppe Verdi’nin Nabucco eserinden alan projenin, bu ilginç isme nasıl kavuştuğunu şöyle anlattı: “Proje ortakları ilk anlaşmayı Viyana’da imzaladıktan sonra birlikte operaya gittiler. Tesadüf eseri gittikleri opera Nabucco’ydu. Bu Figaro da olabilirdi, Karmen de olabilirdi. Operadan sonra yedikleri yemekte projenin adını tartıştılar. Herkes tarafından anlaşılabilecek, her ülkede rahatça telaffuz edilebilecek bir isim olsun istendi. Nabucco ismi üzerinde hemen karar kılındı.”
Proje maliyeti gerçekçi
TOPLAM 7.9 milyar Euro olarak hesaplanan Nabucco projesi maliyetinin oldukça gerçekçi bir rakam olduğunu söyleyen Christian Dolezal, “Hesapladığımızda çelik ve ham petrol fiyatlarının tavan yaptığı dönemdi. Tabii ki her iniş çıkışa göre bu rakamı değiştiremeyiz ama bu rakam oldukça güvenilir bir tahmin. Avrupa Yatırım Bankası (EIB), Avrupa Kalkınma Bankası (EBRD) ve çok sayıda Eximbank’la proje finansmanı ile ilgili görüşmeler yapıyoruz. Müzakereler devam ettiği için herhangi bir rakam telaffuz etmek istemiyorum, ancak bankalar finansman konusunda istekliler” dedi.